Yemek yiyelim mi translate French
140 parallel translation
- Yemek yiyelim mi?
Le spectacle fait un bide.
Eve gidip yemek yiyelim mi?
Avez-vous faim?
Takigawa'da yemek yiyelim mi?
Si on allait manger?
Bak, West End'e dönüp yemek yiyelim mi?
Et si nous allions dîner dans le West End?
Yemek yiyelim mi?
Si on cassait la croûte?
Beraber yemek yiyelim mi?
Nous dînons ensemble?
Yarın akşam yemek yiyelim mi?
Tu aimerais dîner avec moi demain?
Yemek yiyelim mi?
Si nous mangions?
Birlikte yemek yiyelim mi? Olmaz.
Dites, vous voulez déjeuner avec nous?
- Planım yok. Yemek yiyelim mi?
Dînons ensemble.
Gidip yemek yiyelim mi?
Je pensais que peut-être tu aimerais sortir dîner.
Şehir dışında bir yerde yemek yiyelim mi?
Allons dîner dans une petite auberge.
Mum ışığında yemek yiyelim mi?
Et si on se faisait un dîner aux chandelles?
Yemek yiyelim mi?
Est-ce qu'on va manger?
Yemek yiyelim mi?
On mange?
Dinle bak, yarınki duruşmalarımızdan sonra yemek yiyelim mi?
Demain, après le tribunal, ça vous dit de dîner avec moi?
Yine böyle bir yemek yiyelim mi?
Je sens que ça va être gratiné.
Yemek yiyelim mi? Hadi. - Peki.
Allons dîner.
- Yemek yiyelim mi?
- Merci. Tu manges un morceau?
Çıkıp yemek yiyelim mi?
Bon, on peut aller dîner?
Yemek yiyelim mi?
Vous êtes libre à déjeuner?
Uçağıma iki saat var. Yemek yiyelim mi?
J'ai deux heures avant mon vol. On déjeune?
- İşe başlayalım. Yemek yiyelim mi?
- Le devoir m'appelle.
Buluşup yemek yiyelim mi?
A plus tard, on déjeune?
Yemek yiyelim mi?
On dîne ensemble?
- Yemek yiyelim mi? - Olur.
c'est pour moi.
Aç mısınız? Konuşmadan evvel yemek yiyelim mi?
Vous voulez déjeuner avant que nous parlions?
- Bu akşam yemek yiyelim mi?
- On dîne ensemble?
Yemek yiyelim mi?
Prêtes? J'ai les crocs.
Birlikte yemek yiyelim mi?
J'ai une idée, allons dîner à "l'Ours".
Birlikte yemek yiyelim mi?
On dîne tous les deux, d'accord?
Çocuklar açlıktan ölüyor, gidip yemek yiyelim mi?
Les enfants ont faim. On va manger? Oui.
- Birlikte yemek yiyelim mi?
On mange ensemble? Je ne peux pas, ni même t'emmener chez moi.
Yemek yiyelim mi?
On va dîner?
Bu gece yemek yiyelim mi?
Tu veux qu'on mange ensemble, ce soir?
- Yemek yiyelim mi?
Je t'invite à déjeuner?
Yemek yiyelim mi?
Tu veux qu'on aille manger un morceau?
- Döndüğümde yemek yiyelim mi?
- Un repas quand je rentre? - Ouais.
Anne, gidip biraz yemek yiyelim mi?
Maman, on peut aller manger?
Bu akşam birlikte yemek yiyelim mi?
Tu veux sortir dîner avec moi, ce soir?
Hey, gidip yemek yiyelim mi?
Tu veux venir chercher le dîner?
Yemek hazır. Yiyelim mi?
Si nous passions à table.
Yemek yiyelim mi?
Passons à table...
Gidip Monte Mario'da yemek yiyelim mi?
Déjeunons à Monte Mario.
Saat 5 mi dedin? O zaman biz bir yemek daha yiyelim.
Si vous avez dit 5 heures, on va pouvoir déjeuner aux frais du gouvernement.
Yalnız yemek yerine yemeği beraber yiyelim mi?
Plutôt que de diner seule, pourquoi ne dinerions-nous pas ensemble?
Yemek yiyelim mi? Yemek.
Tu veux manger?
Yemek yiyelim mi?
Si on allait dîner?
Yemek yiyelim mi?
On mange ensemble?
Haydi hep birlikte yemek yiyelim ve geleceğimizi plânlayalım. Altı kişilik masa yeter mi?
Dînons tous ensemble et planifions l'avenir.
- Yemek yiyelim mi?
- Ouais.