Yüzde translate French
7,263 parallel translation
Diyelim ajansın değeri 65 milyon dolar olsun. Adamlar bunun yüzde 51'ini satın alacaklar.
Disons qu'ils ont évalué l'agence à 65 millions de dollars et qu'ils en ont acheté 51 %.
Bu da demektir ki senin yüzde 5 hissen 1,5 milyon dolardan biraz daha fazla ediyor.
Votre part de 5 % vaut environ 1,5 millions de dollars.
Yüzde 25'i imza aşamasında peşin. - Aman tanrım!
Dont 25 % à la signature.
Benim yüzde 10'um var!
J'ai 10 %!
Yüzde 20'lik hissen en az 6 milyon dolar edecek.
Tes 20 % d'actions vaudront au moins 6 millions de dollars.
Yüzde yüz.
À 100 %.
Yüzde yüz sıvı nitrojen.
10 contre 1 que c'est de l'azote liquide.
Zamanımızın yüzde 18'inde beni delirtiyorsun.
18 % du temps, tu me rends fou.
Ama yüzde 82'sinde ise seninle herkesle eğlendiğimden daha çok eğleniyorum.
Mais 82 % du temps, je m'amuse plus avec toi qu'avec n'importe qui.
Yüzde 79.
79 %.
Josh zamanınızın yüzde 79'unda mı seni mutlu ediyor?
Josh te rend heureuse 79 % du temps?
Zamanımızın yüzde 79'unda seninle mutluyum.
- No 79 % du temps je suis heureuse avec toi. Attends, 79 %?
Bekle, yüzde 79 mu? Ben sana 82 verdim, be kadın.
Je t'ai donnée 82, femme.
Bir de, Irak'tan hiç bahsetmediğine neredeyse yüzde yüz eminim.
Et je suis pratiquement sûr qu'il n'a jamais parlé de l'Irak.
Yüzde 40'ı doluymuş gibi davranıyorum.
Je parle comme s'il était rempli à 40 %.
Yüzde yüz masum. Doksan sekiz de olabilir.
Je suis sure à 100 % qu'il est innocent.
Yüzde yüz suçsuz.
Innocent à 100 %.
Yüzde 99 eminim.
Sûr à 99 %.
Yüzde 99 mu harbiden?
Vraiment? 99 %?
Tamam. Yüzde 75.
OK, 75.
Yüzde 24 gitti.
On a perdu 24 %.
Yüzde 99 eminim adam deveye iple öncülük ediyor.
Je suis sûre à 99 % que l'homme tient le chameau avec une corde.
Ve o bıkkınlık verecek şekilde yüzde bire karşı ve hepsinin cehennemde nasıl yanmasıyla alakalı.
Et il poussait des coups de gueule ad nauseam contre le 1 % et comment ils devraient tous aller brûler en enfer.
Patronu, milyarder vali işte o yüzde bir. - Söylentilere göre kullandı.
Il l'aurait utilisé.
Yani, yüzde toprak bükücüden sadece biri metal bükebilir.
Un maître de la terre sur cent peut maîtriser le métal.
Buradaki baharatçılar yüzde üç ve malın üçte biri kadar ödeme yapar.
Ces épiceries versent plus de trois pour cent.
Bir yüzde on oradan, bir yüzde on şuradan götürüyorsun.
Bouger une décimale ici et là.
Yüzde dört başarı oranına geriledik.
On est descendu à 4 % de chance de réussite.
Yüzde birden daha düşük orana geriledik, Walter...
On est à moins d'un pourcent.
Şerif, departmanının o su götürmez ününü sorguladığımdan değil ama bunun o olduğundan yüzde yüz emin misiniz?
Shérif, sans contester l'incontestable excellente réputation de votre département, mais êtes-vous absolument sûr d'avoir attrapé la coupable?
Bu paranın ne kadarı şu Travis Hall denen pisliğe gidiyormuş? Yüzde beşinden az. Hall sadece bir paravandı.
Elle était censée flirter, faire croire qu'elle était seule, rencontrer le plus de mecs possibles.
İşte, arayacağımız zaman süresini yüzde 80 oranında azalttık.
Voilà. On a juste diminué le nombre d'heures de recherche de 80 %.
Binanın yüzde 20'si kalır.
Il restera 20 % des personnes dans le bâtiment.
Yüzde 80.
80 %
Yüzde 80? Evet.
Oui.
Evet, Gretchen'la birlikteyken senin etrafında olmak eğlenceli sayılırdı ama şimdi bana asla okumayacağım aptal bir kitap yazabilmen için yüzde yüz gıcık bir adam olacağını söylüyorsan...
Ouais, eh bien... avec Gretchen c'était plutôt marrant de trainer avec toi, mais si tu me dis que tu vas redevenir un connard à 100 %, juste pour écrire un autre livre débile que je ne lirai pas?
Evet, sen ve senin geri kalan yüzde onluk kankaların rahat ve büsbüyük evlerinde otururken, ben hayatıma baştan başlamak zorundayım.
Oui, pendant que vous et vos copains les nantis vous vautrez dans vos grandes maisons confortables j'ai du tout recommencer ma vie.
3 haftadır duyduğunuz sesin bu kıza ait olduğuna yüzde yüz emin misin?
Êtes-vous sûr que c'était sa voix à la radio tout ce temps?
Yüzde 90 temiz, yani...
- Elle est à 90 % naturelle...
Giriş noktalarının yüzde seksenini eledim.
Je viens d'éliminer 80 % des points d'entrée.
Yani Amerika'nın en büyük ikinci şehrinin yüzde yirmisi söz konusu, kolaymış.
Donc nous devons seulement nous concentrer sur 20 % de la deuxième plus grosse ville des Etats-Unis. Facile.
Ama ben de yüzde yüz yanındayım.
Mais je suis d'accord à 100 %.
Gençler, yazılıma göre yüzde 82 ihtimalle kurbanımız şuna benziyor olabilir.
Les gars, selon le logiciel, il y a 82 % de chance que la victime ait ressemblée à ça.
Zırvalık yüzde on beşi yine zırvalıktır.
15 % de merde, c'est toujours de la merde.
Bu yüzde yüz o!
Sûre à 100 %!
Acil servise gelenlerin yüzde 20'si panik atak yüzünden.
Aux urgences, on a 20 % de crises d'angoisse.
Sence buraya gelmesi yüzde kaç şans?
Quelles sont les chances qu'il sorte vraiment de là dedans?
Bu yüzden baştan çıkarmanın yüzde doksanı dinlemektir.
Écouter, c'est 90 % de la séduction.
- Kullandığımız yabancı bankaların yüzde yüz yasal olduğunu sanmıyorum.
Je suis pas sûr que ces banques offshore soient légales.
Tek istediğimiz herhangi çalıntı bir şeyin yüzde 10'u.
On te prend juste 10 % de tes chapardages.
Neden konuşmalarımızın yüzde doksanı sabotaj planları üzerine kurulu?
Pourquoi toutes nos discussions parlent de sabotage?