English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Z ] / Zevkine

Zevkine translate French

334 parallel translation
Onlarla geçen yaz tanışma zevkine erişmiştim.
- J'ai fait sa connaissance cet été.
Umarım bir gün, yeteneğimi sizin üzerinizde de gösterme zevkine erişirim.
J'espère avoir un jour le plaisir de pouvoir les exercer sur vous.
Bay Carmichael, dün sizinle tanışma zevkine eriştiğimde Şanghay Zambağı hakkında şaşılacak derecede doğru bir teşhiste bulunmuştunuz ve şimdi bu görüşünüzü değiştirmenizin nedenini anlayamıyorum.
M. Carmichael, dès notre rencontre, vous m'avez fait un diagnostic des plus perspicace de Shanghai Lily. Vous n'avez aucune raison d'en changer.
Bugün kendi zevkine göre giyinmesine izin verdim ve neye benzediğini görüyorsun.
Aujourd'hui, je l'ai laissé s'habiller à son goût et regardez à quoi il ressemble!
Sanırım daha önce size hizmet etmek zevkine nail olmadık madam...
Nous n'avons pas eu le plaisir de vous servir auparavant, madame...
Maalesef onunla tanışmak zevkine nail olmadım.
Je n'ai jamais eu le plaisir de le rencontrer.
Gelecekte bir zaman onunla tanışma zevkine nail olacaksınız.
Vous aurez le plaisir de la rencontrer, dans le futur.
Bu mücevher senin zevkine ve uzmanlığına bir övgü niteliğinde, Pépé.
Ce brillant fait le plus grand honneur à votre discernement... Vous êtes orfèvre, Pépé.
Artık Haziran gelmeden İngiltere'de denize girme zevkine eremiyorum, ya siz?
Je ne pense pas m'être déjà baignée avant juin en Angleterre.
Bu gece küçük Bayan Fairfax'i görme zevkine kavuşacak mıyım?
Aurai-je le plaisir de voir Miss Fairfax ce soir?
En azından rakibimin kalbine kurşun sıkma zevkine ulaştım.
J'ai au moins eu le plaisir d'abattre mon rival.
Yağmur durdu. " " Oyun yeniden başladı ve yaklaşık 50.000 kişilik kalabalık yağmurluklarını ve şemsiyelerini kaldırıp, kendilerini, bütün dünyanın İngiltere ile özdeşleştirdiği bu güzel oyunun zevkine verdiler. "
La pluie a cessé, le jeu recommence, et la foule de 50000 personnes a rangé les impers et les parapluies et se prépare à apprécier ce jeu qui partout sur la planète représente le mieux l'Angleterre.
Etkileyici yeteneğinizi alıp, kitlelerin zevkine sunacaksınız.
Vous soumettrez votre immense talent au goût du public.
Bu onun zevkine uygun mu?
Est-ce son goût personnel?
Kaçığın biri emekli olana kadar iliğini kurutmuş, şimdi de zevkine çalıştırıyordur.
Un cinglé. Il a assez de fric pour sa retraite et il bosse pour le plaisir.
Rio de Janeiro'yu zevkine uygun bulamayabilirsin.
Peut-être que Rio de Janeiro ne vous plairait pas.
Senin gibi editörlere. Bir yayıncının zevkine.
Aux rédacteurs comme toi qui enchantent leurs patrons!
Pek senin zevkine uymuyor, ama ben beğendim.
Ce n'est pas vraiment votre style, mais ça me plaît.
Güzel Lola Lavery'yi mikrofonlarımıza konuk etme zevkine ulaştık.
Nous avons eu le plaisir d'accueillir la belle Lola Lavery...
Tanışma zevkine sahip oldum.
Nous nous connaissons.
- Senin renk zevkine sahip olmak isterdim.
Je t'envie tes couleurs, ton allure.
Size bir içki sunmanın zevkine varmama izin verin. Çok sevinirim.
Me permettez-vous de vous servir un verre?
Zevkine hayran kaldım.
Tu as bon goût.
Bir ya da birkaç kadın istersen Ernst, artık orası senin zevkine kalmış. Burada bulursun.
Et si tu veux une femme, ou plusieurs, si tel est ton goût, tu es bien tombé.
Gerçekten istediğim hiçbir şeyim olmadı ki. Her şey senin zevkine göreydi!
De toute ma vie avec toi, je n'ai rien eu!
Küstah olmak istemem ama siz karılarla daha önce tanışma zevkine ermiş miydim?
Je ne veux pas vous importuner, mais n'ai-je pas déjà eu le plaisir de vous rencontrer?
Keyfine, rahatına, zevkine düşkün yaşama felsefelerine göre yaşıyorsun, Yunanistan'ın çöküşünden sonraki felsefeler.
Tu vis selon Ies philosophies stoïïciennes et épicuriennes qui ont suivi Ie déclin de Ia Grèce. C'est très clair.
- Zevkine bir iki el oynayayım.
- Deux parties, pour le plaisir.
Zevkine güveniyorum.
Je te fais confiance.
- Zevkine hayran kalırdı.
- Il admirerait votre choix.
Bu savaşta çok sayıda İngiliz subayıyla tanışmanın zevkine eriştim.
J'ai connu pas mal d'officiers anglais.
Evini de kendi zevkine göre yapmış.
Il l'a construit à son image.
Yeni tablosunu dostlarına göstereceği bir parti veriyor sen de mutlaka gelmelisin. Senin zevkine güvenirim.
Il compte montrer ses tableaux à des amis proches, alors tu dois venir pour me montrer quoi acheter.
Sence zevkine mi adam öldürdüm?
Toute réussite exige le crime.
Duyularının zevkine var.
Contente tes sens. Profite de la vie...
Senyor sizi tanıma zevkine sahip değilim.
Je n'ai pas l'honneur de vous connaître.
Hepinizi düğünüme davet ettim. Ki her birinizin kılıcını en az bir kez tatma zevkine ulaşmışımdır, elbette öldürülmeden.
Je vous ai invités à mon mariage... vous tous avec qui j'ai croisé le fer et que je n'ai pas tués.
Kiminle konuşma zevkine varıyorum, bayım?
A qui ai-je le plaisir de parler, monsieur?
Evi zevkine göre düzenle.
Arrange-le à ton goût.
Biwa'yı ben zevkine çalıyorum.
Non, je joue du biwa pour le plaisir.
Bundan böyle, onun zevkine göre hareket etmeliyiz.
Désormais, il serait sage de se montrer plus conciliant.
Ve her dakikanın zevkine varmak için orada bulunacağım.
Et je serai là pour vous voir tomber.
14 kurşun. Bir gün şu Fransız istihbaratındaki heriflerin sırtındaki 14 deliği sayma zevkine nail olacağım.
Un jour, j'aimerais en compter autant sur ces assassins des services secrets.
Zevkine davranabileceğinizi ve her şeyi yapacağınızı mı sanıyorsunuz?
Vous croyez pouvoir agir à votre guise et commettre n'importe quel péché?
Zevkine göre lezzet katılmış bir aşk
L'amour parfumé à votre goût
Amazon'da yakalanan yeni kelebek türlerinin keşif zevkine eşit bir keyifti bu. "
C ´ était presque identique à ces ravissements que j ´ ai ressenti aprés chaque capture de nouveaux papillons en Amazonie. "
Ee, genç bayan, her şey zevkine uygun mu?
Mademoiselle, l'endroit te plaît?
Sadece güzelliğin zevkine varıyorum.
On peut apprécier la beauté pure.
Ama ben sizinle tanışma zevkine erişemedim.
Je n'ai pas le plaisir de vous connaître.
Kızınızı eve getirme zevkine erişemedim.
Vous vivez par ici?
Sizinle tanışma zevkine erişmeyi ne kadar uzun süredir arzuladığımı anlatamam.
J'ai toujours voulu connaître les grands espaces.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]