Zouk translate French

Jakob Zouk?

Jakob Zouk?

Seni tanıyorum Zouk. Eski bir sabıkalısın. Evet, sadece uzak duruyorsun.

Un vieux récidiviste hors du circuit.

Biraz olsun çeneni kaparsan Bay Zouk, dediklerim içinde de ilgini çeken birşey varsa, anlatmaya çalıştığım şeyi kendin çözmeye başlayacaksın.

Zouk, si vous la fermez une minute... ce que j'essaie de vous dire!

Sophie Almanya'da mı? Hazırlanacak mısınız Bay Zouk... ki sizi güvenli bir yere götüreyim ve hikayeyi tamamlayayım.

Habillez-vous correctement... vous saurez la suite quand nous serons en sécurité.

Birde Almanya'da Jakob Zouk adında biri var.

Jakob Zouk en Allemagne,

Zouk güvenli bir yerde Mr. Arkadin. Hapiste şu an.

Zouk est en prison.

Jakob Zouk ve şu tahta bacaklı arkadaşı.

Jakob Zouk et...

Artık dinle beni, Zouk.

Ecoutez!

Jakob Zouk. Çıkmış.

Sorti de prison.

Şimdi geride sadece Jakob Zouk kaldı. Sadece bir kişi.

Il ne reste plus que Jakob Zouk.

- Bu taraftan. Dinle, her ne istersen iste... alacağım sana Zouk.

Tout ce que vous voulez... j'irai vous l'acheter.

Zouk yukarıda, çatıda yaşıyor.

Zouk habite au-dessus.

Ve Jakob Zouk'la mı konuşmalısın?

Pour voir Zouk?

Uyan hadi Zouk. İstediğin şeyi getirdim sana.

Réveillez-vous, M. Zouk.

Garip, öldürücü, kafası karışık... İşte sen.

Le zouk, sauvage et confus... c'est toi.

- Gayet iyi biliyorsun adını.

- Jakob Zouk?

Zouk otel odamda öldü.

Zouk est dans ma chambre.

Futbol oynamayı bilgisayarda oyun oynamayı güzel kızlarla takılmayı Karayipler'de tatil yapmayı kızarmış patatesi, Zouk ve Dancehall müzik dinlemeyi MTV izlemeyi ailem ve kardeşimle vakit geçirmeyi tüm gece arkadaşlarımla birlikte takılmayı köle ticaretinin yapıldığı diziler seyretmeyi mahallemi, İç Güvenlik'le ilgili dizileri izlemeyi restoranda yemek yemeyi ve çılgınca şeyler yapmayı severim.

- J'aime jouer au foot. J'aime jouer sur l'ordinateur. J'aime jouer avec les jolies filles.