English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Z ] / Zurna

Zurna translate French

295 parallel translation
Zil zurna sarhoşsun.
T'es plein comme un œuf.
Zil zurna sarhoş halde eve geldi.
Il rentre complètement imbibé, on dirait une éponge.
- Bay Green, zil zurna sarhoş.
Je ne peux toujours rien faire de lui. M. Greene.
Pudingin zil zurna sarhoş etmesini istiyor.
Elle veut nous saouler.
Zil zurna.
Îvre mort.
# Dedem zil zurna sarhoş olmuş
Le vieux ivre mort, est tombé par terre.
Matsunaga'yı zil zurna sarhoş etmiş.
Même Matsunaga fait petit à côté.
Bu gece ne yapacağım biliyor musunuz? Zil zurna sarhoş olacağım.
Je vais me souler cette nuit.
Eve zil zurna sarhoş gelir, annemin canını sıkardı.
Il rentrait ivre mort à la maison, et il rendait maman folle.
o hep zil zurna sarhoştur.
Ils l'auraient jamais appelé.
Sarhoştum. Zil zurna.
J'étais complètement rétamé.
Bilirsin, Leo'nun evine gittik. Zil zurna sarhoştu.
Nous sommes allés chez Leo, elle s'est soûlèe.
! O deli kızlar zil zurna etrafta dolanıyorlardı.
Ces folles courent partout, fin soûles.
Sabahın 8.30'unda zil zurna sarhoş!
Ivre! Ivre-mort! A 8h30 du matin!
Sabah dışarı adım attığım anda... karşıma zil zurna sarhoş biri çıktı.
La première chose que j'ai vue en sortant ce matin... c'est un rouge-gorge croisé, soûl comme une chouette... d'avoir mangé des cerises fermentées.
Sonuna kadar görevinin başında, ama zil zurna sarhoş!
À son poste jusqu'à la fin... mais soûl!
Erkek kardeşimin bana eşlik etmesi gerekiyordu. Ama dün gece festival için içip zil zurna sarhoş oldu.
Mon frère devait m'accompagner... mais il a bu hier le saké de la fête et il était trop soûl pour m'amener.
Zil zurna sarhoş olurum, sonra da iyi olup, kurtarılırım.
D'abord je prends une cuite, puis je prie pour mon salut.
Zil-zurna sarhoş olup eski şarkıları mı çığıracaksın?
Te saouler tranquillement et brailler des chansons?
Yüzünü bir yıka. Zil zurna sarhoşsun.
Va te laver la figure, ça passera.
Her altı ayda bir kendimi zil zurna sarhoş etmeye hakkım var diye düşünüyorum.
Tous les six mois, je sens que je me dois une cuite.
Bay Peabody, Meksikalı barında zil zurna sarhoş.
M. Peabody est plus ivre que jamais.
Zil zurna sarhoş. Hem ilk vukuatı da değil.
Pas grand-chose : une cuite.
Zil zurna sarhoş.
lvre mort.
Zurna gibi sarhoşum.
Je suis rond comme une barrique.
Zil zurna.
Il est ivre mort.
Zil zurna sarhoş!
Il est trop saoul!
Doğruyu söylemek gerekirse, çok erken saatte zil zurna sarhoş oldum.
Pour tout vous dire, j'ai commencé à boire très tôt, dans la soirée.
Çok az içti ama zil zurna sarhoş oldu.
Un petit verre, et iI est ivre.
Demek bunun için zil zurna sarhoş oldunuz. Bu harika.
Et vous vous êtes cuité.
Önce zil zurna sarhoş olmalıyım.
D'abord, faut que je me soûle à mort.
Kocam zil zurna sarhoş.
Mon mari est ivre mort.
- Zil zurna sarhoşlar.
- Ils sont ronds comme des barriques.
8 gün önce basit bir nefrektomi için geldiğinde zil zurna sarhoştun. Adamı kestin ve öylece bırakıp gittin. Hasta neredeyse ölecekti.
II y a huit jours, vous êtes arrivé défoncé à une simple néphrectomie, vous l'avez foirée, mis le patient en syncope en le tuant presque.
Zil zurna olup kasabayı birbirine kattılar.
Ils ont bu, ont pris des femmes, ont tiré à droite et à gauche. Des jeux de cow-boys.
Önceki gece zil zurna sarhoş olmuştum.
Je me suis soûlé à mort la veille.
Zil zurna sarhoşsun!
Vous êtes ivre aveugle!
O gece beni ne halde bulduğunu da anlattı mı? Odamda yığılmışken, zil zurna sarhoş, bir elimde Sauternes şişesi ve...
Qu'elle m'avait trouvée cette nuit-là, gisant, saoule comme une grive, une bouteille de Sauternes dans une main et...
Dünyadaki diğer tüm belalardan daha bela bir şey bir sürü kadını rezil etmiş bir sürü hayatı parçalamış, bir sürü erkeği zil zurna sarhoş etmiş bir bela bu.
Il a ruiné plus d'hommes... anéanti plus de vies... et déshonoré plus de femmes... que tout autre fléau sur cette terre.
"Zurna"
Zazou.
Çok gürültü var. Hans zil zurna sarhoş, yatırmak zorunda kaldık.
Hans était si bourré que nous avons dû le ramener chez lui.
Zil zurna sarhoş olup, harika davranırdı.
Elle était fantastique. Vraiment!
Zil zurna sarhoştum. Yoksa asla cesaret edemezdim.
J'étais complètement parti, sinon j'aurais jamais osé me dire :
Zil zurna sarhoş olmuş olmalıyım.
J'ai dû boire pas mal!
"Arkadan becer beni zil zurna sarhoşsun zil zurna sarhoşsun ve betin benzin atmış."
"Encule-moi... je suis pété mais... je suis pété mais je suis blanc comme un linge."
Bomba düşecek olursa, zil zurna sarhoş olup altında kalmak isterim.
Si la bombe explose, je fais le voeu d'être complètement bourré.
Evet zil zurna oldum ve sızdım. Uyudum.
J'avais trop bu, j'étais ivre, je me suis couchée.
Ondan sonrasını pek hatırlamıyorum. Çünkü... ondan beri, Körkütük, zil zurna sarhoştum!
Après, je ne me rappelle plus parce que... j'ai pas arrêté de boire.
Zil zurna sarhoşsunuz.
- Vous êtes complètement soûle.
Zil zurna sarhoştu.
Ce n'est pas vrai.
[DAVUL ZURNA ÇALAR]
On y va.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]