Zus translate French
34 parallel translation
Zus?
Zus!
Canım Zus.
Zus!
Dışarı çık Zus.
Viens, Zus!
Ama Zus iyi olduğumu söylüyor.
Zus dit le contraire.
Zus bir dakika dinle beni.
Un petit moment!
Yapma Zus.
Viens!
Victor'un Zus ile ilişkisi varmış.
Victor a eu une liaison avec Zus.
Zus'a sor.
Demande à Zus.
Bir şeyler içelim mi Zus?
T'as rien à boire, Zus?
Her neyse. O çeyreği ulaşmak üzereydim ki... dilek havuzunun yosunlarına basıp kaydım ve kafa üstü alışveriş merkezinin tanrıçası "Yarı-Fiyatına-Zus" a daldım.
Quoi qu'il en soit, cette pièce de 25 cents était à ma portée quand j'ai tout à coup glissé sur de la vase et plongé tête la première sur la statue de granit de la déesse des centres commerciaux :
Koos teyzeniz, Wea teyzeniz ve Zus teyzeniz.
Tenez, tante Koos, tante Wea et tante Zus.
- Zus.
Zusia.
Tamara, kardeşim Zus'u hatırlarsın.
Tamara, tu te souviens du cousin Zusia?
Bunu gerçekten sen yapmak ister miydin, Zus?
Qui t'a dit ça? - Alors, tu fais le travail de Dieu, Zusia?
- Dün gece yaptığımız neydi, Zus?
Comme la nuit dernière, Zusia?
Zus, nefes alamıyorum.
Zusia, je peux pas respirer!
Merhaba. Ben, Zus.
- Salut, moi c'est Zusia.
- Melbin, cephanenin gayet sağlam olduğunu söyledi ama en azından iki silaha daha ihtiyacımız var. Peki kim almaya gidiyor? - Zus.
- C'est à qui d'y aller?
- Sana âşık mı, Zus?
- Est-ce de l'amour Zusia?
Zus'a katılmalıydık.
- On aurait dû se joindre à Zus.
- Sen neye inanıyorsun, komünist ve nazilere mi, Zus?
- C'est ce que tu crois. Oui? - Que dis-tu?
Komünizm, nazizim, faşizim ilaçları almamızı sağladığı sürece ne farkları var ki?
Te voilà communiste, Zus? - Communiste, Sioniste, Fasciste... Quelle différence si tu as tes médicaments?
Zus, onları bastırırdı. Evet, biliyorum.
Zus aurait tabassé ces insensés.
Zus. Bize katılsana.
Zus, joins-toi à nous.
Zus, onu görmezlikten gel.
Ignore le.
Zus, göç ettiği New York City'de küçük bir kamyon taşımacılığı işi kurdu.
Zus émigra à New-York où il créa une petite entreprise de transports
O ve Zus 30 yıl boyunca birlikte çalıştılar.
Zus et lui travaillèrent ensemble pendant 30 ans.
Lütfen Zus.
Je t'en prie!
Zus!
Zus!
Haydi Zus.
Viens!
Zus lütfen.
S'il te plaît!
Özür dilerim, Zus.
Désolé Zusia.
Zus, taarruz yaklaşıyor.
L'attaque est proche.
Zus, ne yapıyoruz?
Que devons-nous faire?