Üçtü translate French

- Bir ay önce sayı üçtü.

- On en était à trois le mois passé.

Numaram, ikiyüz yetmiş üçtü. Beni bu numara ile çağırırlardı.

J'avais le numéro 273 sur mes photos.

İş başı yaptığımda saat üçtü.

J'ai pris mon service à 15 h.

Dört. - Üç demiştik. Anlaşma üçtü.

On avait dit trois.

Uh, belki de üçtü.

Non, peut-être trois.

İki de olabilir. Yok, üçtü.

Ou deux, non trois ans.

Hatırladığım kadarıyla oylar dörde üçtü.

Et le vote était de 4 voix contre 3.

İletişimin yeniden kurulduğunu söylemek için beni aradıklarında saat üçtü.

J'ai reçu l'appel à 3 heures du matin me disant que la communication avait été ré-établie.

Saat gece üçtü ve onun hiçbir sorunu yoktu.

Elle est venue à 3h du matin, ayant aucun problème.

# Açıkcası, benim düşüncem üçtü #

♪ Je pensais que trois serait suffisant ♪

Gerçekte sadece üçtü.

Trois, plutôt.