Üşüteceksin translate French
56 parallel translation
Anne, burada üşüteceksin.
Tu vas prendre froid.
Haydi, robunu giy yoksa üşüteceksin.
Mets ton peignoir, tu vas prendre froid.
Fena üşüteceksin.
Tu vas prendre froid.
Giy şu ceketi, yoksa üşüteceksin.
Mets ton manteau ou tu vas prendre froid.
Dikkatli ol, yoksa üşüteceksin.
Tu vas prendre froid.
Acele edin. Hey, Matt, suda dikilmeye devam edersen üşüteceksin.
II n'y a rien à voir.
Bugünlerde çok kötü üşüteceksin.
Un de ces jours, tu vas tomber malade.
Apu, üşüteceksin.
Apu, tu vas prendre froid.
İçeri gir, üşüteceksin.
Aller, rentre, tu vas prendre froid. Non!
Burada üşüteceksin.
Non, je vais attraper le feu.
Orada üşüteceksin!
Tu vas attraper la crève!
İçeri gel, üşüteceksin.
Rentre. Tu vas attraper froid.
Ölümüne üşüteceksin.
Tu vas attraper la mort.
Elini çabuk tut, yoksa üşüteceksin.
Dépêchez-vous, vous allez prendre froid.
Küçük çocuk, üşüteceksin.
Fiston, tu vas prendre froid!
- Hey, üşüteceksin.
Tu vas prendre froid. Hé!
Küçük kuşum, üşüteceksin! Hadi, içeri gel!
Mon pinson, tu vas prendre froid!
Pekâlâ, hadi içeri gir. Yoksa üşüteceksin.
Tu vas attraper froid.
Üstünü ört yoksa üşüteceksin.
Couvre-toi, tu vas prendre froid.
Bu soğukta üşüteceksin.
Tu vas attraper la mort, toi.
Ayakkabısız üşüteceksin.
Tu vas prendre froid sans chaussures.
Bu ıslak şeyleri çıkarmazsan fena halde üşüteceksin.
Allons, tu vas attraper la crève
Git yatağa otur. Yoksa üşüteceksin.
Va t'asseoir sur le lit ou tu vas attraper froid.
Islanmışsın, üşüteceksin.
Tu es trempé. Tu vas prendre froid.
Giy! Yoksa çok kötü üşüteceksin!
Enfile ça, tu vas chopper la grippe!
Gel, üşüteceksin.
Vous allez attraper froid.
Onu sırtına al yoksa üşüteceksin.
Mets-le ou tu vas prendre froid.
Hadi kalk üşüteceksin orda.
- Allez, Didi, lève-toi, tu vas prendre froid.
Üstün çok ince çıkmışsın... üşüteceksin.
Et il fait très froid... et t'as pas assez pour te tenir chaud.
Kendini üşüteceksin.
Tu vas attraper froid
Burada kalırsan üşüteceksin.
Tu vas finir par attraper froid.
Islak giysileri çıkar yoksa üşüteceksin.
Enlevez ces vêtements humides ou vous allez attraper du mal.
Varsayım ürete, ürete kafayı üşüteceksin.
Tu vas devenir dingue avec tant d'hypothèses.
Yatağa gel, üşüteceksin.
Reviens au lit. Tu vas prendre froid.
Ama, sen üşüteceksin.
Mais tu auras froid. Non.
Bu mantoyu giy, üşüteceksin.
Prends ça. Ça te tiendra chaud.
Kafayı üşüteceksin.
Ça va te rendre fou.
Çoraplarını giy, üşüteceksin.
Mets des chaussures, tu vas attraper froid.
Kai, üşüteceksin!
Tu vas t'enrhumer!
Bu halde burada tekrar üşüteceksin.
Vous voulez attraper froid dans votre état?
Tanrı aşkına, kurulan, üşüteceksin.
Pour l'amour de Dieu, séchez-vous vous allez attraper un rhume.
Eve gir. Dışarıda üşüteceksin.
Tu vas prendre froid.
- Soğuk, anne. Mideni üşüteceksin.
- Du calme, maman.
İçeri gir, üşüteceksin.
( Ben rentre! Tu vas attraper froid. )
Sen anlamıyorsun, yaz bitti, üşüteceksin!
Tu n'as pas compris? L'été est fini, tu vas attraper un rhume
Yatağa gel, üşüteceksin.
Couches-toi, tu vas prendre froid.
Ayakkabını giy, üşüteceksin.
Mais tu es pieds nus. Tu vas prendre froid, idiot.
Şu ıslak elbiseleri çıkartalım yoksa üşüteceksin.
Enlève-moi tout ça, tu vas prendre froid.
Bu kel kafayla, üşüteceksin.
Vous allez vous enrhumer avec votre crâne en "boule d'escalier".
Toparlan, üşüteceksin.
- Et vous, qui êtes-vous?
hadi, gel, yoksa üşüteceksin. - Aman, lütfen!
Encore une fois, laisse-moi t'essuyer... viens ici sois tranquille pour un instant.