English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ 1 ] / 1650

1650 translate Portuguese

23 parallel translation
Langley'den arıyorum, parola 1650.
É o Langley, código 1650.
500 metreyi geçiyoruz!
A ultrapassar 1650.
525 metre geçiliyor.
Passando os 1650 pés.
- Hiç ev görüyor musun? - Evet, bir sürü.
VOO SEABOARD 1650 WASHINGTON PARA BOSTON
Geçen gece Washington'dan Boston'a saat 20 : 50'de kalkan 1650 sefer sayılı uçağın yolcu listesini rica edecektim.
Fala o agente especial Fox Mulder, do FBI. Quero a lista de passageiros do voo 1650 de Washington National para Boston, às 8 : 50 de ontem à noite.
"Düşünüyorum, öyleyse varım." - Descartes, 1596-1650
"Penso, portanto existo." Descartes, 1596-1650
Yerden yüksekliği, 1650 metre.
Altitude, 1650 acima do solo.
Patlama yüksekliği, 1650 metre.
Altitude de detonação, 1650.
Bu bağ, İngiltere'den gelen gerçek bir asma halatı. 1650 dolaylarında yapılmış.
Esta corda é realmente de uma forca da Inglaterra por volta de 1650.
1650 m derinlikte.
São 9.300 braças.
Devriye 5533, 1650 Batı Harlem'e destek istiyoruz.
Unidade 5533 solicita reforços na West Harlem, no 1650.
Müsait birimler 1650 Batı Harlem'e gitsin.
Unidades disponíveis, para West Harlem, no 1650.
Müsait birimler 1650 Batı Harlem'e.
Todas as unidades disponíveis para West Harlem, no 1650.
Ekip 10-1. 1650 Batı Harlem.
Central, polícias em perigo, West Harlem, no 1650!
Güvenlik görevlileri 1650'de geçiyor.
Os seguranças passam às 16 : 50.
1650.
16 : 50.
Bir F-1650 milyon, bir İHA ise 30 milyon tutuyor.
Um F-16 custa 50 milhões e um drone custa 30.
1650 yılında İrlandalı başpiskopos James Ussher bu soruyu cevaplamış gibi görünen bir hesap yaptı.
Em 1650, o arcebispo James Ussher da Irlanda fez um cálculo que parecia resolver a questão.
Oda numarası 1650.
Quarto 1650.
1650 yıllarında buraya gelene kadar, kuzeyde avlanmış.
Trabalhava mais na região norte, até vir para cá em 1650.
O ayarı bilen tetikçi taklit mermiyle olsa bile, en az 1.650 metreden... iyi bir atış yapabilir.
Se o teu atirador tinha esse desvio e uma cópia da minha bala, podia disparar até 1650 metros.
Asıl şunu dinle, gökyüzünde o kadar hızlı ilerliyorlar ki Dünya'nın atmosferine çarptıkları anda 1650 derece falan sıcaklığa ulaşıyorlar.
Mas atenção : eles vão tão depressa no céu que, quando atingem a atmosfera da Terra, ardem a uns 1650 graus.
- 1650 yap.
- Meta só 1650.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]