1897 translate Portuguese
51 parallel translation
Bob Fitzsimmons. Carson City Nevada'da.. .. 1897 Ekimi'nde Amerikan ağırsiklet şampiyonu..
Bob Fitzsimmons derrotou Jim Corbett... campeão de pesos pesados dos EU A, em Carson, Nevada, Outubro de 1897.
Bu kararı kaldırmak için yukarıda sıralanan iddialara ek olarak... Paris Yüksek Mahkemesi'nin 5 Ağustos 1897'de Montenegro Hükümetine karşı... Prenses Marishka'nın davası için... verdiği kararı bildirmek isteriz.
Além dos argumentos enumerados para anular esta injunção, desejamos citar a decisão do Supremo Tribunal de Paris no caso... da Princesa Marishka contra o Governo de Montenegro... no dia 5 de Agosto de 1897.
1897'de yapılmış. 15 milyondan fazla insan görmüş.
Foi construído em 1897 e mais de 15 milhões de pessoas já o visitaram.
Bizi içeri tıktıklarında yıl 1897 idi.
Prenderam-nos em 1 897.
Nikolai Ustyuzhanin, Bir Bolşevik. 1897-1932
NIKALAI USTIUJÁNINE 1897-1932. BOLCHEVIQUE.
Mars'la ilgili en korkutucu düş, 1897'de Dünyalar Savaşı'nı yazan H.G. Wells'e aittir.
O mais espantoso sonho de Marte, foi o de H.G. Wells, que em 1897 escreveu A Guerra dos Mundos.
.. Çar Nicholas tarafından 1897'de Moskova'da kullanılmış.
.. usado pelo Czar Nicolau em 1897 em Moscovo.
LONDRA 1897
Londres 1897
LONDRA, 1 897 4 YÜZYlL SONRA
LONDRES, 1897 QUATRO SÉCULOS DEPOIS
Günlük. 30 Mayıs, 1897.
Diário. 30 de Maio de 1897.
27 Haziran 1897.
27 de Junho de 1897.
Oniki maç daha başarırsa 1897'de tüm zamanların rekorunu Baltimore Orioles formasıyla kıran Willie Keeler'in rekorunu kıracak.
Mais 12 e chega ao recorde de Keeler, que atingiu essa marca com os Baltimore Orioles.
1897 tarihin en büyük''Atına Hücum''larından biri Çeyrek milyon insanı buraya çekmiş, Bu insanlar karla kaplı Klondayk altın yataklarına doğru hücum etmiştirler.
Em 1897, uma das maiores corridas do ouro da história atraiu 250.000 aventureiros através das passagens nevadas do Alasca até os campos de ouro de Klondike.
İlk büyük grup, 1897'de Port Henry'yi geçip, Skagway, Chilkoot Pass ve Yukon altın yataklarına yol aldı.
E, em 1897, a primeira onda de caçadores de fortuna... chegou a Port Henry, a caminho de Skagway... da Passagem de Chilkoot e dos campos de Yukon.
Tesla tarafından 1897'in Eylül ayında alınan bu patent, radyo için temel teknolojiyi teşkil etmektedir.
Esta patente, tirada por Tesla em 1897 é a tecnologia fundamental para a transmissão rádio.
1897, Münih doğumlu.
Nascido em Munique, 1897.
1897'de ölen Sarraguemines doğumlu kitapçı Desrochelles, Paul'ün oğlu.
Filho do livreiro Paul Desrochelles, nascido a Sarreguemines, morto em Fevereiro de 1897.
güzel bir masal yazmış ama ta 1897'de olduğunu söylediği olaylar Tanrım, mozaiğin sadece minicik bir parçasıymış.
escreveu uma bela história, mas os eventos que descreveu ocorreram antes de 1897... Jesus! Era apenas uma pequena peça do mosaico.
Borden'in 3 Nisan 1897 tarihli yazısı Orpheum Tiyatrosu'ndaki bir gösteriyi anlatıyor.
O diário do Borden no dia 3 de Abril de 1897 descreve um espectáculo no Orpheum Theatre
1897'de, William Spinks adlı biri "Spinks Bilardo Tozu" diye bilinen bir ürünün patentini aldı.
Em 1897, o William Spinks recebeu uma patente, do que mais tarde veio a ser chamado o "Spinks Billiard Chalk" ( Giz de bilhar do Spinks ).
1897 yılında, yanına 41 cesur denizciyi de alarak, Kuzey Kutbu'na doğru yola çıktı.
Em 1897, ele levou 41 marinheiros corajosos para a calota polar do Árctico.
Planlara göre 1897'de tımarhane su besleme sistemine bağlanmış.
De acordo com estas plantas o asilo estava ligado a um sistema de fornecimento de água em 1897.
1897'de, James Atkinson fare kapanını icat etti.
Em 1897, James Atkinson inventou a ratoeira.
1897 yıIında, Marie Curie, nadir bulunan metallerin yaptığı garip ışımaları çalıştı.
Em 1897, Marie Curie estudava estranhos raios que emanavam de metais raros.
1897'de, Siyonist hareket Avrupa'da bulustu ve Filistinde Yahudiler için bir devlet kurmak istedigini ilan etti.
Em 1897, o movimento sionista na Europa, reuniu-se e declarou que queria fundar um estado judeu na Palestina.
1897'deki toplantidan sonra, iki haham ülkeyi görmek için Filistine gönderildi.
Depois da reunião em 1897, foram enviados dois rabinos para a Palestina para ver como era o país.
Bir gün bu tehlikelere atılan kişinin 1897 yılında Mary Kingsley olduğunu öğrenirsin.
Acho que descobriste Mary Kingsley, arriscou tudo em 1897.
Yukon'da altın bulunmuş. - Kanada'da. Haklısın.
Veja, era 1897 e ouro havia sido descoberto em Yukon.
Yazar Seamus Wiles, 1897.
Por Seamus Wiles, 1897.
1 Mayıs, 1897.
Dia do Trabalhador, 1897.
Edward Henry'ye kadar dayanır. Bengal Genel Müfettişi'ydi.
Vai até Edward Henry, Inspector Geral em Bengala, que em 1897...
1897'de fakir ama gururlu bir ailede doğdum.
1897, muito pobre mas com pais orgulhosos.
Yapımı 1897de başladı, Kükreyen Dan ile aynı dönemde.
A construção começou em 1897, no mesmo período em que o Dan "Rugidor" andava por aqui.
" 21 Mayıs, 1897.
" 21 de Maio de 1897.
Chilkoot Geçidi, Güney Alaska 29 Haziran, 1897
Chilkoot Pass, Southern Alaska, 29 De Junho, 1897
Colorado Springs, Colorado 7 Mayıs, 1897
Colorado Springs, Colorado 7 de Maio, de 1897
Dyea, Güney Alaska 19 Haziran, 1897
Dyea, Sul do Alaska 19 De Junho de 1897
Chilkoot Geçidi 29 Haziran, 1897
Desfiladeiro de Chilkoot 29 de Junho, 1897
Chilkoot Tepesi 2 Temmuz, 1897
Cume de Chilkoot 2 de Junho 1897
Bennett Gölü 5 Temmuz, 1897
Lago Bennett 05 De Junho de 1897
Yukon Nehri 8 Temmuz, 1897
Rio Yukon 8 de Junho de 1897
Dawson City 10 Temmuz, 1897
Cidade de Dawson 10 de Junho, de 1897
Kış, 1897
Inverno de 1897
New York Posta Servisi bu tüplerin ilkini 1897'de faaliyete geçirdi.
Os Correios de Nova Iorque colocaram a funcionamento o primeiro em 1897.
Sanırım 1897 yılıydı, yakın bir arkadaşım modern psikoanalizin babası diyebileceğimiz birisi Viyana'da bir kafede çay içerken çok benzer bir şey söylemişti.
Um grande amigo meu, creio que em 1897, vamos chamá-lo o padrinho da psicanálise moderna, mencionou-me alguma coisa parecida enquanto bebíamos chá no café Viennese.
1987'de Belarus ve Litvanya arasındaki ilk savaş, Belarus Hükümeti tarafından açık bir saygısızlık addedilen bir durum nedeniyle patlak vermişti.
Em 1897, a primeira guerra entre a Bielo-Rússia e a Lituânia eclodiu depois de um desrespeito ruidoso - contra a Bielo-Rússia.
Orijinal bina 1897'de, ama çoğu bölümü yenilemişler.
Foi construído em 1897, mas a maior parte já foi remodelada.
1897'deki Karadeniz katliamını duydun mı hiç?
Alguma vez ouviram falar do Massacre do Mar Negro em 1897?
İLKBAHAR – 1897
PRIMAVERA 1897
Yıllardan 1897'ymiş.
- Tudo bem.
New York 1 Mayıs, 1897
Cidade de New York 01 De Maio 1897