225 translate Portuguese
252 parallel translation
- Adresin? - 225.
- Estava a espreitar pela janela...
- Şu adamın nerede öldürüldüğünü gördün?
225, Holt Street.
- 225. Holt Sokağı.
Onde vivem eles?
5. katta oturuyorlar. Oturduğum dairenin hemen üst katında.
225, Holt Street, no quinto andar.
Bana yardımcı olması için bir polis otosu talep ediyorum. Onu şeye gönderebilir misiniz...? - 225.
Mandem um carro para ajudar para... 225, Holt Street.
- Çeyrek kilo verdim. - İyi.
- Perdi 225 gramas desde 3ª feira.
Bu ofis için teklif 225.000 dolar. Lütfen önerilerinizi bildirin.
Informo-lhe que recebemos... uma oferta de $ 225.000.
Russell Marvin 225.6 MHz'den arıyor.
Russell Marvin a chamar a 225.6 megaciclos.
Dr. Russell Marvin istendiği üzere 225.6 MHz'den arıyor.
Dr. Russell Marvin chama a 225.6 megaciclos para instruções.
Dr. Russell Marvin 225.6 MHz'den arıyor.
Dr. Russell Marvin chama a 225.6 megaciclos.
- 0,225 litre, efendim.
- Meia caneca, senhor.
Vergileri düşünce eline 225.000 dolar nakit para geçecek.
São $ 225,000 somente para ti, depois de pagar impostos.
- 225 Wellington Caddesi.
- 225 Wellington Street.
"Bal" zac 70-01 diye de söyleyebilirdin.
225... Não se pode dizer Balzac?
Saatte 225 km yapıyor, dört saat sürer.
. Dá 230. Chego a Paris em quatro horas.
Ve yörünge dışına çıkmak için, yükümüzü en az 250 kilo hafifletmeliyiz.
Se quisermos chegar a órbita, teremos de nos livrar de 225 quilos.
225 diyebilir miyiz?
Posso dizer 225?
225. 225 dendi.
225. Vai em 225.
241... 225... 208... 183...
150... 140... 130... 120...
225 km kuzey, 3 derece doğu olarak hesaplıyorum.
Está a cerca de 225 Kms para norte e três graus para este.
225 km, 3 derece doğudan uçakların yaklaştığını gösteren büyük bir sinyal alıyoruz.
Aproxima-se uma grande formação de aviões, a 225 Kms e três graus para este.
Kişi başı haftalık 225 gram şeker düşüyordu, her iki ayda bir, bir paket kurutulmuş yumurta, her hafta 225 gram peyir, 225 gram yağ, 100 gram civarı pastırma, ve yaklaşık yarım kilo et.
Cada pessoa recebia 230g de açúcar por semana, uma embalagem de ovos liofilizados de dois em dois meses, 230g de queijo por semana, 230g de banha, 120g de bacon e cerca de meio quilo de carne.
225 dolarla daha iyisini yapabilirim.
Eu lego topo que com $ 225.
Seni aradığımda saatte 240 kilometre yapıyordum.
Quando liguei, estava a 225 km / h.
Hiçbir kahrolası Rolls Roys'u saatte 220 km. yaparken görmemiştim.
Nunca vi um Rolls Royce a 225 km / h.
225 05 63 "Bayan Claude" ismine kayıtlı.
2250563, como "Sra. Claude".
Haftada 225 değil miydi?
Devia receber 225 por semana, não?
- 225 kilometre. - Yani bir saat tutar.
Cerca de 100 quilómetros.
Sonraki bir buçuk saat boyunca, 8 ons beyaz şarap tüketmiş.
E na hora e meia que se seguiu, consumiu 225 gramas de vinho branco.
Dün bizi arayan sekizinci kişiydi ve büyük Para Anıları Çekilişimizde 225 dolar kazandı.
Ela foi a oitava ouvinte ontem, e ganhou 225 dólares no nosso Jogo da Memória.
Bir atı yiyebilirim, fakat eve gidene kadar, yapmamak zorundayım.
É por isso que só pedi café para mim. Sim, já fiz as contas. Dá $ 225.57.
Dünyadaki her ülkeyi davet ediyorum'u dinliyordum, Biliyorsun, Bu Guns N'Roses'ın, bir şarkısı.
Pode ser uma má altura para falar nisto, mas lembras-te que me deves $ 225.57?
evet onu kendi başıma çözmüştüm zaten, hepsi 225.57 dolar.
Não podemos deixar que ela acabe assim.
ne kadar tutuyor, Al? 225.57 dolar.
Bate, enrola, muda.
o 3.95 dolar içindi. 225 dolar için sana dilini yuttururlar.
Tenta dizer alguma coisa agradável à Directora Wicker.
dinle, bunu konuşmak için kötü bir zaman olabilir, bana 225.57 dolar borcun oldugunu hatırla?
A vaguear pelos montes com o resto dos búfalos.
Bir emlakçı olağanüstü büyük para teklif etti bana... 225,000.
Uma agência imobiliária apresentou-me uma proposta invulgar : 225.000.
$ 225,000?
225.000 dólares?
- 225 dolar.
- $ 225!
Haftada 225 dolar!
$ 225 por semana!
Bilgisayarlı, saatte 140 mil ( 225 km ) yapar.
- É computorizado.
Sahne 225, Kennedy trafik levhasının arkasından çıkıyor.
Fotograma 225 ; Kennedy reaparece a seguir à tabuleta.
- Bu kasabada yaşayan hiç kimse- - - 5 raunt ve 225 gramlık eldiven.
Ninguém mora na cidade. Vinte e quatro horas e esquece o teu combate.
- 225.
Onde vives?
Holt Sokağı.
225, Holt Street.
225.
225, Holt Street.
Holt Sokağı. - 225. Holt Sokağı'na.
... 225 Holt Street.
225.
- 225.
Sadece onu pataklamak zorunda kalacaksın diye korkuyorum
- $ 225.57.
İtiraf etmek zorundayım,
Por $ 225, deixam-te engolir a língua antes de chamarem uma ambulância.
- 1965, 8-silindir Ford Mustang 225 PS.
Ford Mustang 65, 8 cilindros.