507 translate Portuguese
44 parallel translation
"Gibson, 507. Adam öldürme."
"Gibson, 507, homicídio involuntário."
Endonezya için, Borneo'suz nakliye 507 iki numaralı kapıya şimdi yaklaşmaktadır.
Remessa 507, I de Indonésia, ex-Bornéu, a chegar ao portão número dois.
Parmak izi alındıktan sonra, Endonezya için, Borneo'suz nakliye 507-I düzenlenen kafes 90'a doğru ilerleyecektir.
Depois de tiradas as impressões digitais, a remessa 507, I de Indonésia, ex-Bornéu, deverá prosseguir directamente para a jaula 90.
Endonezya için, Nakliye 507-I, üç orangutan ve bir şempanzeden oluşmaktaydı.
A remessa 507, I de Indonésia, continha três orangotangos e um chimpanzé.
Borneo'suz 507.
O 507, ex-Bornéu. Sim, inspector.
Borneo'suz 507.
507, ex-Bornéu. Sim, senhor.
507 00 : 52 : 49,399 - - 00 : 52 : 51,867 Şu anda Newark adında bir yere gidiyorum.
Deseja-me sorte.
Hoşuna gitmiyorsa beni solla! ... New York Borsası'ndaki işlem hacmi şu an itibariyle... 56 milyon hisse düzeyinde, Dow Jones endeksi 4 puan yükselerek 1507'ye çıktı.
Se não lhe agrada, ultrapasse-me! a 56 milhões de acções em troca média, com o Dow Jones 4 pontos acima, a 1.507.
'86 Mercedes. Plakası CRL 507.
Mercedes, matrícula CRL 507.
CRL 507 plakalı, siyah bir Mercedes-Benz'iniz var mı?
Tem um Mercedes-Benz preto, matrícula CRL 507?
- 507 mi?
- 507?
Terry ve Linda Davies'in Evi 507 Cooper Sokağı Salı, 9 Kasım
CASA DE TERRY E LINDA DAVIES TERÇA-FEIRA, 9 DE NOVEMBRO
Terry ve Linda Davies'in Evi 507 Cooper Sokağı Perşembe, 11 Kasım
CASA DE TERRY E LINDA DAVIES QUINTA-FEIRA, 11 DE NOVEMBRO
507 salonunda.
507, Oba Hall.
507 yard vurup, rekor kırdığın gün oradaydım.
Eu estava lá quando fez aquele 507 - Footer por cima do muro da extrema esquerda... bateu o recorde.
Şüpheliler metroya bindi. 507 numaralı trenle 7. ve Figueroa'ya gidiyorlar.
Os suspeitos seguiram no comboio 507 em direcção a 7th e Figueroa.
Er Lynch ile Mart'ın 23'ü civarında konuştuğumuz şey civarında konuştuğumuz şey,... saldırıya uğrayan 507 şirketti.
Na situação que mencionámos do soldado Lynch... Em 23 de Março, a sua companhia de manutenção 507, foi emboscada.
- Artı 20, hesap yap! - 507.
- Eu é que decido isso.
Evet. 507 milyon, brüt.
Sim. 507 milhões, brutos.
507.
507.
Numaram, 555-7507.
Estarei no telefone 5 5 5-7 507.
Temmuz 2007 Scrubs - 507
- Temporada 5, Episódio 7 "My Way Home" - versão aumentada
DANİMARKA - M.S. 507
DINAMARCA 507 d.C.
Sınırdan İspanya'ya giden bej renkli Audi, plakası 507VTD64,
Audi bege, placa 507 VTD64... a cruzar a fronteira com a Espanha.
Bizim orada gelenek böyledir.
É como nós lutamos na 507, otário.
507... 5.kat.
- 50... Quinto.
Bir kaza. 507 numaralı odada.
Houve um acidente... no quarto 507.
Bu... 507 yapar.
E vão... 507.
507, efendim.
507, senhor.
507 numara, Raj Palace Oteli.
Quarto 507, Hotel Raj Palace.
Newton bölgesindeki birimler.
A qualquer viatura em Newton. 507, numa festa.
507 partisi. 3645 Trinity Sokağı.
Trinity Street, 3645.
Bu halk Obama'nın Hindistan gezisi için Tac Mahal'de 507 oda 40 uçak günlük 200 milyon dolar harcıyor.
507 quartos no Taj Mahal, quatro... 40 aviões, 200 milhões de dólares por dia que esta nação gastará na viagem de Obama à Índia.
507 sterlin altı şilin ve üç pens.
507 libras, seis xelins e três moedas.
Mesele dövüş değil adam öldürmek.
Isto não se trata de lutar. Tem a ver com assassinatos. 507 01 : 00 : 33,504 - - 01 : 00 : 37,065 OCTB?
O da sayfanızı son 6 ayda 2.507 kez tıklamış.
Bem, ele visitou a sua página 2.507 vezes nos últimos seis meses.
470 00 : 28 : 05,840 - - 00 : 28 : 07,507 CeCe Rhys'i tuzak olarak işe aldı.
Ele é a sério.
507, lütfen.
507, por favor.
Templeton Hotel'de 507 numaralı odada buluşalım.
Hotel Templeton, quarto 502.
M.S. 507 yılında, Britanya olarak bilinen ufak bir adada.
Numa pequena ilha chamada Britânia no ano de 507 DC.
Yıllar yıllar önce 507. kata bir keşif gezisi yapıldı. - Güneş enerjisi tarlalarının en büyüğü.
Há muitos anos houve uma expedição para o andar 507, a maior das fazendas solares.
- 507 oturan var.
507 no total.
Şu, Parkford'un, şeyine, karısına, Grant'in 243 00 : 15 : 04,507 - - 00 : 15 : 05,674 Durant'te olduğunu bile bilmiyordu.
A esposa do Parkford nem sabia que o Grant estava em Durant.