Amerikalıyım translate Portuguese
467 parallel translation
" Ben de en az senin kadar Amerikalıyım.
" Sou tão americano quanto você.
Hayır, babam İskoç, annem Kanadalı ve ben de sıradan bir Amerikalıyım.
Não... o meu Pai é escocês, a minha Mãe é canadiana, e eu sou simplesmente americano.
Dönmek beni hep mutlu eder delikanlı, ben bir Amerikalıyım.
- Sempre estou, sou americano!
Ben Amerikalıyım.
Eu sou americano.
Ben de Amerikalıyım, Chicago'da doğdum.
Nasci em Chicago.
Bilin diye söylüyorum, ben de Amerikalıyım.
Só para que conste, eu também sou americano.
- Amerikalıyım.
- Americana.
Ve ben de burada yaşayan bir Amerikalıyım.
E eu sou um americano que vive aqui.
Bana gelince, ben yüzde yüz Amerikalıyım!
Mas eu sou 100 % americano!
Ben de Amerikalıyım, bana bir ayrıcalık yapar mısınız?
Um minuto para um colega americano, Sra. Emery?
Tabii ki benim derdim : ben bir Amerikalıyım, değil mi?
Não é da sua conta, Sr. Benson. - É, sou americano.
Ben Amerikalıyım, Tanrı aşkına!
Eu sou americano, por amor de Deus.
- Amerikalıyım, bunu kastettiyseniz.
- Sou americano, se se refere a isso.
- Birisine Amerikalıyım ve zenginim derseniz her zaman Teksas'lı olduğunuzu düşünürler.
Diz para alguém que é rico e é da América... e sempre pensam que é do Texas.
Madem o konuya girdik, ben Amerikalıyım.
Está muito claro, eu sou um americano!
Ben Amerikalıyım.
Eu sou americana.
Ben bir Amerikalıyım.
Eu sou americano.
Ben Amerikalıyım.
Sou uma americana.
Ben bir Amerikalıyım ve, Sicilya'da saklanıyorum.
Sou um americano, escondido na Sicília.
Ben sadık ve dürüst bir Amerikalıyım.
Sou apenas um americano honesto e leal.
Amerikalıyım, ben de çaldım.
Sou americano, e toquei-o.
Hayır, gerçek Amerikalıyım.
Não, só americano.
- Amerikalıyım kumandan.
- Sou americano, Comandante.
Ve ben de Amerikalıyım!
E eu sou Americana!
Ben Amerikalıyım.
Sou da América.
Ben de bir Amerikalıyım ve yapmak zorunda olduğum şeyler var.
Eu também sou americana. Tenho de fazer muitas coisas.
Ben Amerikalıyım!
Sou americano.
Ben bir Amerikalıyım.
Sou Americano.
Sorun yok. Ben Amerikalıyım.
Esta tudo bem eu sou Americana.
Ben Amerikalıyım.
Eu sou. Eles
Ben Amerikalıyım.
Eu sou americana!
Kubo'nun sana nasıl baktığını gördüm. Baban haklı. Ama ben de Amerikalıyım.
Vi como o Kubo olha para ti, o teu pai tem razão, mas... sou americano, é impossível.
Amerikalıyım, ne yapacağımı bilmiyordum.
Sou americano, não sabia o que fazer.
Ben Amerikalıyım.
Sou americana.
- Amerikalıyım.
Sou Americana. Não.
Hayır, aslında Amerikalıyım.
- Sou americano.
Adım Fran. Amerikalıyım.
Chamo-me Fran.
Hey, Ben Amerikalıyım, ahbap.
Ei, sou americano.
Afrikalı bir mızrak atıcıdan daha iyiyim, Asyalı birinden daha iyiyim, çünkü ben bir Amerikalıyım.
Melhor do que um africano da selva, melhor do que um amarelinho, porque sou americano!
Amerikalıyım.
Sou americano.
Bugün, geçmişte ve gelecekte sadece tek bir şey olacağım : - Charles Foster Kane... 1895 - 1941 arası Bütün bu yıllar boyunca yaptığı haberlerin çoğu savaş haberleriydi. Bir Amerikalı. "
"Eu sou, fui e serei apenas uma coisa : um americano".
Otur Montalvo. Şimdi hatırladım da birkaç yıl önce insanlar Montalvo ve bir Amerikalı kıza dair çene çalmıştı.
Agora me lembro que há uns anos se falou de Montalvo... e uma rapariga americana.
Buradaki her Amerikalının hakkını korumalıyım.
Tenho de proteger os direitos de todos os americanos.
- Amerikalıyı mı?
- No americano?
Uyuşuk görünümleri için kusura bakmamanızı rica ediyorum ancak onları koşullandırdım ya da, Amerikalıların yeni tabiriyle, beyinlerini yıkadım... Öyle ki, şu an New Jersey'de bir otelin lobisinde,.. ... Kadınlar Bahçecilik Kulübü toplantısı sürerken dışarıdaki fırtınanın geçmesini beklediklerine inanıyorlar.
Peço-vos que lhes perdoem os seus modos algo descontraídos, mas eu condicionei-os, ou lavei-lhes o cérebro, que, creio, é a nova expressão americana, para acreditarem que estão à espera de uma tempestade no átrio de um pequeno hotel, em Nova Jersey,
- Amerikalı'yım, efendim.
- Não, sou americano.
Kararlı Amerikalı pilot ve Japon Izo Yamura için büyük bir zafer bu. Takım, köklü Formula 1 takımlarının yıllardır süren tecrübesi ve arka plandaki gelişimlerine rağmen onlara karşı büyük mücadele verdi.
Um grande triunfo, para este determinado piloto americano e para Izo Yamura cujos carros desafiaram e venceram as fortes equipas de Fórmula 1 sem respeito pelos muitos anos de experiência e desenvolvimento que elas têm.
Amerikalıların yerinde olsaydım, uçak taşıyıcılarımı konuşlandıracağım yer :
Aquela em que colocaria os meus porta-aviões, se fosse americano :
İki Amerikalı esirim var ve bir an önce bir araç almalıyım.
Tenho dois prisioneiros americanos. E preciso de um novo carro, imediatamente.
Bir dahaki sefere de, o iki Amerikalıyı mı öldüreceğiz?
E vamos matar os dois americanos de seguida?
Son derece uzun süren... ve tarihte bir eşi daha görülmemiş değerlendirmelerin ardından... doktorlarımızın, kendilerini bekleyen uçuşlarda... mükemmel uyum göstereceklerini düşündüğü... tümü de birer beyefendi... yedi Amerikalıyı... sizlere takdim etmekten zevk duyarım.
Após uma longa... série de testes sem precedentes, que revelou aos nossos cientistas... a sua extraordinária adaptabilidade ao voo que se avizinhava, tenho o prazer de vos apresentar... sete americanos,
amerika 2119
amerikalı 196
amerikan 72
amerikalılar 135
amerikalı mısın 27
amerika birleşik devletleri 72
amerikalı mısınız 19
amerika mı 23
amerikan ordusu 21
amerikalı mı 24
amerikalı 196
amerikan 72
amerikalılar 135
amerikalı mısın 27
amerika birleşik devletleri 72
amerikalı mısınız 19
amerika mı 23
amerikan ordusu 21
amerikalı mı 24