Ape translate Portuguese
213 parallel translation
Aslında ben de yarın bir evi gezdirecektim.
Amanha, vou mostrar um ape.
Joey ve Chandler. Dr. Greene'i sizin eve götürme zamanı geldi.
esta na hora de levarem o Dr. Green ao seu ape.
Bunu da yanlış eve asmışız.
- Isso, exatamente. - Isto esta no ape errado.
Ev annemde kalacak. Babam kardeşimin hasırla döşediği dairede oturacak.
ela fica na casa, ele, no ape decorado com vime.
Oh, hayır, hayır! Korkma! Ape dostumuz.
O Mono é amigo, fez pequeno-almoço.
Bu da kardeşim Ape.
Aquele é o meu irmão Mono.
Ape Primate.
Mono Primata.
Ape? George'a Ursula'ya duygularını nasıl göstereceğini anlat.
Mono diz ao George o que fazer para a Ursula ser sua companheira.
Böyle mi, Ape?
- Assim? - Muito bem!
Ape kaçırıldı mı?
O Mono foi raptado?
Ape Kaçırıldı mı?
O George vai salvar o Mono!
Tabelada Ape nehrina kestirme yol yazıyor. "
A tabuleta dizia "Atalho para o Rio dos Macacos".
Ape?
Mono?
Neden Ape'in başının üstünde yıldızlar dönüyor?
Por que é que o Mono tem estrelinhas à volta da cabeça?
Ape, sıkı tutun.
- Aguenta.
Bunu bir daha söyle, lanet ape.
Repete o que me disseste agora? Repete, seu macaco!
"Maymundan Kaçış" oynanır, ama N-64'de değil.
Mas dá para jogar Ape Escape, que não dá na Nintendo 64.
Haung Nguyen, Mekong Delta, with a web-footed ape.
Hung Nhu e o Mekon Delta e o macaco de pé de barbatana.
George ağaçtan aşağı kayarken, Goril, Las Vegas'ta gününü gün etmeye... devam ediyordu.
Enquanto o George escorregava pela árvore, o Ape tem estado em Las Vegas a baloiçar por outras andanças.
Bu arada intikam aşkıyla yanıp tutuşan Van de Groot... Goril'in kumar oynadığı kumarhaneyi satın almıştı.
Parece que o venenoso e vingativo Van de Groot comprou o casino onde Ape costuma jogar.
O tapuyu Goril'in elinden aldıktan... ve George'u topraklarından sürdükten sonra... buldozerler Ursula'yı onu bekleyen kollarıma getirecek.
Assim que conseguir convencer o Ape a dar-me a escritura e expulsar aquele idiota do George da sua terra, as máquinas vão empurrar a Úrsula para os meus braços expectantes.
George, Tuki'yi çok iyi anlıyor. Ama Goril kardeşiyle konuşması gerekiyor.
George sabe que Tookie tentar, mas precisa falar com mano Ape.
Tuki gidip Goril kardeşini çağırabilir mi?
Talvez Tookie ir buscar mano Ape?
Goril kendi sorunlarıyla boğuşuyordu.
O Ape enfrentava os seus próprios problemas.
Goril, poker arkadaşını boğmakla meşgulken... Tuki'nin aklı fena halde karışmıştı.
Enquanto o Ape estrangulava o seu parceiro de póquer pestilento, a mente cansada do Tookie começava a divagar.
Goril'den tapuyu alabildin mi?
Já conseguiste tirar a escritura ao Ape?
Oyun kızışmış, odada garip şeyler dönmeye başlamıştı. Tapu, Goril kardeşin elinden uçup gitmek üzereydi.
Porque à medida que o jogo progredia, havia uma estranha sensação na sala de que o Ape iria ser enganado e ficar sem a escritura.
Parası kalmadığı için George'la konuşmaya gelemiyor mu? Başı mı belada?
Ape não poder falar com George porque estar liso?
George Vegas'a yardım etmeye gidecek.
Com problemas? George ir a Las Vegas ajudar Ape.
- Goril kardeşine yardım etmek için... şehre gelen George, göze batmamak için kılık değiştirdi.
Las Vegas. Ansioso por conversar com o seu familiar falido Ape, mas não querendo parecer um símio selvagem,
Sonunda tekrar karşılaşan iki eski dost arasında duygusal anlar yaşandı.
Emocionados pelo encontro estimulante, George e o seu irmão Ape tiveram uma grande e emocionante reunião.
George, Goril kardeşini gördüğü için çok mutlu.
George muito feliz por ver irmão Ape.
George, Goril'in iyi olduğuna çok sevindi. - Keşke George da iyi olsaydı.
George feliz por Ape estar óptimo.
Ursula çok yalnız... hem Goril kardeş gibi iyi yemek yapıp, ortalığı temizleyemiyor.
Ela sozinha e preocupar por não cozinhar nem limpar como Ape.
Goril kardeş de hazırdı.
- Estou preparado. E o Ape também estava.
Ve şimdi de karşınızda, eşi ve benzeri olmayan ünlü goril...
O Hotel e Casino Conrad Júpiter tem o prazer de apresentar o talento musical do fantástico Ape!
Ve şimdi de karşınızda Tony Orlando.
O Ape volta daqui a pouco com o seu tributo a Tony Orlando.
George'u öldürmeye, Goril'i kaçırmaya ve benimle evlenmeye çalışıyordun.
A última vez que te vi, tentaste matar o George, prendeste o Ape e raptaste-me para casar contigo.
- Şimdi ne olacak? - Nereden bileyim?
E agora, Ape?
Hadi çabuk atla, hadi.
Ape! Salta! Vá lá!
Goril kardeşim var.
Ter irmão Ape.
Goril kardeş mi?
Ape.
Sonunda karısına kavuşan George, oğlunun yanına koştu. - Oğlum.
Deixando a dormente adorada com o Ape, o George baloiçou nervosamente para ver se o seu filho ainda se lembrava dele.
Goril kardeşin çocukken George'a öğrettiği numara olmasaydı... bu dövüşün sonu farklı olabilirdi. Kulağı, George.
E a luta teria sido realmente muito dura se não fosse aquele truque secreto que o Ape lhe ensinara em criança.
Ape sana kahvaltı hazırladı. Ne istiyor? Ne istiyor?
Que quer o coiso?
- Ne oluyor?
- É ape-Qeese piasssas?
Tuki Goril zor durumda dedi.
Tookie dizer Ape ter problemas.
Hemen geri dönmemiz lazım.
Ter dois dias para chegar? ! Ape!
Eve döndüğümüzde Goril Bukuva bankasından kredi alabilir.
George pensar que pode ser muito tarde. Quando chegar ao Bukuvu, Ape pode pedir empréstimo à União de Crédito.
Goril!
Ape!
Goril ne diyor?
O que Ape achar?