Bano translate Portuguese
53 parallel translation
Scarlett, Bn. Suellen'la Bn. Carreen terlerini sildirmek için yalvarıyor.
Miss Scarlett, Miss Suellen e Miss Carreen as suas irmãs estão a refilar por causa do bano.
İhtiyacın olan tek şey sıcak bir banyo.
O melhor a fazer é tomar um bano quente.
Ayrıca bir çita ve üç erkekle banyo yaptım.
E tomei bano com uma chita e três homens.
Nehre yıkanmaya gidiyorum.
Vou tomar bano ao rio.
Hem silah taşıyıp hem yıkanamam. Biri benimle gelecek, kısa çöpü çeken.
Não posso segurar numa arma e tomar bano, alguém tem de vir comigo - quem tirar o pauzino mais curto!
Tembo'yu yıkamaya gidiyordum ve onu buldum.
La levar o Tembo ao bano e encontrei este.
Gelin yavrularım, yıkanalım.
Anda, pequeno. Vamos tomar um bano.
Sana sıcak bir banyo yapayım mı?
Queres que te dê um bano quente?
Sıcak banyo mu?
um bano quente?
- Filleri yüzmeye götürüyor.
- Vai levar os elefantes ao bano.
Gümüş kupa.
Bano de prata.
Tuvalete gitmem lazım.
Teno de ir à casa de bano.
Başka kimin tuvalete gitmesi lazım? Benim de.
- Quem vai à casa de bano?
Kimse tuvalete gitmeyecek!
Ninguém vai à casa de bano.
Tuvalete gitmen gerekiyordu, değil mi?
Quem vai à casa de bano?
Bir süre banyoya ihtiyacım olmayacağı kesin.
Pelo menos, não preciso de tomar bano por uns tempos.
- Banyo havlusu.
- Toalhão de bano.
Banyo havlusu.
O toalhão de bano.
- Banyo havlusu.
- O toalhão de bano.
Marge, banyo için aldığın kokulu sabunları ben yedim.
Marge, comi os sabonetes que compraste para a casa de bano.
Mini-bar, el bano, banyo.
O mini-bar, el baño, a casa-de-banho.
Sahip olduğum kötü güçlerle asıl ben sizi kovuyor, lanetliyorum.
Pelos poderes profanos que adquiri, eu bano-o com uma maldição.
Seni sürüyorum. Yeraltına geri yolluyorum, Hecate.
Eu te bano... para o sub-mundo Hecate.
Çekçe "tuvalet" demek.
É casa de bano, em checo.
Şimdi nerede? El bano.
- Onde está ela agora?
- Tuvaleti kullanabilir miyim?
- Posso ir à casa de bano?
Hayır, eşim tuvaleti kullanıyor.
Näo, a mina esposa foi à casa de bano.
Mayoyla aşağıya kayıIan?
Deslizas por elas de fato de bano?
Hamamdaki kadın tellaklar gibi.
Parecia uma mulher gorda na casa de bano.
Uyanırsa Bano'ya gittiğimi söylersin.
Se acordar, diz que fui ver o Bono.
Bano ile mi tanışacaksın?
- Vais ver o Bono? Eu quero ir!
Yangın Demon, ağrı iblis astral sizi kovmak...
Demónio de fogo, demónio de dor, Eu bano-te para o plano...
O numarayı tuşlarsan yemin ederim ambargoyu yersin.
Fazes essa chamada, E eu juro que te bano.
Bugün burada onu destekleyen grup sayısı hızla artmakta.
Um grupo pequeno mas crescente de apoiantes estão se reunindo aqui hoje... e não mostram sinais de revolta. Bano, vem depressa!
Bayan Bano'nun bahçesinden biraz gül çalmış.
Ele roubou rosas do jardim da Srª. Bano.
Ben sizi sürüyorum!
Eu... vos bano!
Babamın adına ve onun babası adına, ben, herkesin atası Odin, seni sürgüne gönderiyorum!
Em nome do meu pai! E do seu pai antes dele! Eu, Odin Allfather, bano-te daqui!
Thanos, Asgard'ın bana verdiği güç ile seni ebediyete dek Kara Diyar'a sürüyorum!
Thanos, pelo poder de Asgard, bano-te para o Reino Negro por toda a eternidade!
- Ona nasıI söyleyebilirdim diyor?
- Diz que como ia dizer-lhe Ella estaba dándose un baño
Temizlik yapmaya devam ediyoruz.
Vamos voltar ao el baño.
- Tuvaletinizi kullanabilir miyim?
- Posso passar ao baño?
Koca Ronnie, paspas ve kovayla erkekler tuvaletine lütfen.
Big Ronnie, ao baño de homens com trapo e cubeta.
Buralarda baño var mı?
Tem um baño por aqui?
- Baño yok.
- Não tem baño.
Bano, gel çabuk! Rizvan Khan serbest bırakıldı.
Rizvan Khan foi libertado.
İşe yaradı.
Donde est "la" cuarto de baño?
Tuvalet yok, anladın mı beni Rodrigo?
Sem banheiros, percebes-me Rodrigo? No baño.
Seninki ve "El Baño Presidente."
A tua e a El Baño Presidente.
ÂDonde esta el... bano?
Onde é a casa de banho?
Banyo ne tarafta?
Dónde es el baño?
El baño, acaba ben...
El baño, posso ir?