Başçavuş translate Portuguese
788 parallel translation
İzin verilmiştir, Başçavuş O'Rourke.
O Sargento Mor O'Rourke tem permissão.
Başçavuş O'Rourke, efendim.
Sargento Major O'Rourke, senhor.
Başçavuş, bir birliğin takımını hazırla.
Sargento Mor, reuna uma patrulha de tropas A.
Emirleri uygulayın başçavuş.
Cumpra as suas ordens, Sargento Mor.
Başçavuş O'Rourke bir subayın kartını bıraktıktan sonra uğraması gerekmiyor mu?
Este é o seu cartão, não é? Não é apropriado, Sargento Mor O'Rourke... um Oficial fazer uma visita depois de deixar o seu cartão?
Başçavuş O'Rourke, açık konuşacağım için beni bağışlayın.
Sargento Mor O'Rourke, perdoar-me-à por falar francamente.
Başçavuş bunu biliyor, oğlu da öğrenmeli. Ordu bütün hayat değildir efendim.
O Sargento Mor sabe isso, e o filho devia saber isso.
Başçavuş, bu akşamı nasıl iple çektiğimi bilemezsiniz.
Oh, Sargento Mor, Não calcula como tenho esperado por esta noite.
- Başçavuş beni dansa davet eder misiniz?
- fará o favor de me convidar para dançar? - Com o maior prazer, minha senhora.
Şimdi de Başçavuş O'Rourke albayın sevgili kızı Bayan Philadelphia Thursday'i kaldıracak.
E agora, o Sargento Mor O'Rourke abrirá com a senhora do Coronel... neste caso, a sua adorável filha, A Mna. Philadelphia Thursday.
Başçavuş dansı durdurun.
Sargento Mor, mande parar o baile.
Emirlerimi uygulayın başçavuş.
Você tem as suas instruções, Sargento Mor.
Başçavuş O'Rourke, özür dilerim.
Sargento Mor O'Rourke, as minhas desculpas, senhor.
- Sağol başçavuş.
- Obrigado, Sargento Mor.
- Başçavuş. Acemilerin hafif istihkam zamanı. Hepsi bu kadar.
Sargento Ajudante, a partir de agora, os recrutas farão trabalho de campo.
Başçavuş, işareti siz verir misiniz?
Quando queira, Sargento Major...
- Günaydın başçavuş.
- Bom dia, Sargento.
Kocam senden çok söz etti başçavuş.
O meu marido falou-me muito a seu respeito, Sargento.
Becerikliliğinin sırrı nedir başçavuş?
O que o torna tão eficiente?
Pekâla, hoşçakal başçavuş.
Bom, adeus Sargento.
Hep iş olmaz başçavuş.
A vida não é só trabalho, Sargento.
Bravo başçavuş.
Muito bem, Sargento.
- Merhaba başçavuş.
- Olá, Primeiro Sargento.
G bölüğü, ben başçavuş Warden. Evet komutanım.
Companhia G, fala o Primeiro Sargento Warden.
Sağol başçavuş.
Obrigado, Primeiro.
Daha ne kadar onu mevcut göstereceksin başçavuş?
Até quando o vai encobrir, Primeiro?
- Her şey yolunda mı başçavuş?
- Tudo bem? - Óptimo.
Bu adamı tanıyor musun başçavuş?
Conhece este homem, Sargento?
Bunlar sende kalsın başçavuş.
É melhor ficar com isto, Sargento.
Anlıyorum. Çok üzüldüm başçavuş.
Lamento, Sargento.
Başçavuş!
Sargento major!
Başçavuş Kulab'ın el yazısı kusursuzdur.
O sargento Barco escreve com uma letra perfeita.
Bu söylentiyi yaymak iyi olur. Başçavuş bize yardım eder.
Achei que este seria um bom rumor a espalhar, com a ajuda do sargento...
- Başçavuş Mitchell hastanede, efendim.
Sargento Mitchell está no hospital, senhor.
Ne kadar kaldı, Çavuş? Başçavuş.
Quanto mais, sargento?
Ben Başçavuş Strachwitz.
- Sim. Sou Hauptfeldwebel Strachwitz.
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı'ndan Başçavuş Michael Patrick Gilhooly için onur ve cesaret madalyası.
Do Presidente dos Estados Unidos da América para o Primeiro Sargento Michael Patrick Gilhooly, por bravura além do cumprimento do dever.
Astsubay Başçavuş.
Sargento-mor de cavalaria!
- Ben, Astsubay Başçavuş, Cruchot.
Não me espanta. Sou o Sargento-mor de cavalaria Cruchot.
Astsubay Başçavuş Cruchot.
Sargento-mor de cavalaria Cruchot.
- Senin baban başçavuş mu?
Tenho de ir para casa.
Ne kadar kibarsınız, Başçavuş.
Sargento-Ajudante, é muito gentil. Olá.
Başçavuş.
Primeiro sargento.
Başçavuş.
Sargento Major.
Başçavuş bile karısını götüremiyor.
Nem o sargento-ajudante leva a mulher! Ordens são ordens!
O yöntem, Astsubay Başçavuş Cruchot'nun fikriydi.
Todo esse mérito se deve ao sargento-mor de cavalaria Cruchot.
- Başçavuş Troy, hanımefendi.
- Sargento Troy, minha senhora.
Buna gerek yok başçavuş.
E com licença do Coronel, vou pedir a minha aposentação.
Başçavuş, evinize davetsiz olarak girdiğim için beni bağışlayın.
Sargento Mor, peço-lhe desculpa por entrar em sua casa sem ser convidado.
Başçavuş halime acıdı.
Deram-me uma ajuda.
Ben, Astsubay Başçavuş Cruchot.
Quem fala? Fala o sargento-mor de cavalaria Cruchot.