English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Besbelli

Besbelli translate Portuguese

631 parallel translation
Besbelli.
Evidentemente.
Bir hastayla özel olarak ilgilendiğin besbelli bana göre.
É óbvio que examinavas uma doente em privado.
Birbirimizi görmeye devam etmemizin karısına haksızlık olacağını söyledi ; çünkü... Besbelli ki bu tür şeyleri fazla ciddiye alan bir kızım.
Disse que era injusto para a mulher dele andarmos a encontrar-nos porque... ele sabe que sou daquelas raparigas que leva isto muito a sério.
Odasında yatanlar, besbelli.
Aqueles do seu quarto pelo que parece cometeram o crime.
Besbelli, Vittorio... ve çetesi bu kayıp vadide henüz sizleri bulamamış.
É óbvio que Vittorio e os seus renegados ainda não encontraram este vale.
- Besbelli öyle, ben getiririm makbuzları.
- Agora eu trago os recibos para vc.
- Besbelli.
- Com certeza.
Besbelli.
Realmente.
Besbelli öyle Pepe, ama onlara ulaşamadık.
Quase de certeza, mas não conseguimos alcançá-los.
Bir kişi daha gördük... ama besbelli ölmüştü.
Vimos mais um homem, mas de certeza que estava morto.
Besbelli içinde başkaları da vardı.
É claro que deviam estar mais homens lá dentro.
Bununla çok eğleneceğim besbelli.
Estou a ver que vou divertir-me imenso com isto.
Anlıyorum, o zaman, şu besbelli Bayan Purdy, bu delikanlıdaki seni etkileyen şey neyse çok iyi gizlemiş olmalı.
Estou a ver. Então, Menina Purdy, é claro que seja o que for que vê nesse jovem, deve estar muito enterrado.
Besbelli yüksek miktarda oksijen üretmek için kullanılan bir tür cihaz bu.
É algum tipo de mecanismo para gerar oxigênio... em larga escala.
Besbelli Selenit'ler için bu, dinlenme zamanı demek.
Esse, obviamente, é o período de descanso dos selenitas.
Evet, besbelli öyle.
Evidentemente, sim.
Besbelli diyoruz ama hiçbir şey belli değil.
Dizemos "evidentemente" e as coisas não são nada evidentes.
Ve Elsa, besbelli ki kızgın olmanın onun için neredeyse imkansız olması durumundan hoşnuttu.
E óbviamente ela divertia-se tanto que era difícil ficar irritado com ela.
Doda yazıyor, besbelli.
É o Doda, então!
Besbelli sarhoş!
Já se vê que esta bebâdo.
- Besbelli.
- Evidentemente.
Öyle çok basit olmadığı da besbelli.
Claramente, não assim tão simples.
Besbelli ki satın almaya niyetlendiğin arazilerin değeri yakında iki katına çıkacak.
Estás obviamente interessado em comprar terras que em breve duplicarão o seu valor.
Eh sadece kızlar için burada olmadığınız besbelli.
Vocês obviamente não vieram aqui pelas miúdas.
Pekala, elin besbelli ölü,... ve elinde ne varmış bakalım.
Bem, ficaste obviamente sem mão,... e vamos lá ver o que tu tens.
Besbelli ki sen beyinlerini kullanan kadınlardan olmadın hiçbir zaman.
Você evidentemente não está acostumada com mulheres assim.
Besbelli ki, Komiser yanılıyor.
O tenente está simplesmente enganado.
Besbelli ki, astroid fırtınası esnasında olmuş olsa gerek.
Evidentemente deve ter ocorrido durante a passagem dos asteróides.
Besbelli ki onları yutmuş ama kimse nasıl olduğunu bilmiyor.
Evidentemente ele devia tê-los ingerido mas ninguém sabe como.
Düsme srasnda kendini kaybettigi besbelli.
É óbvio que a queda o deve ter deixado inconsciente.
Kocanzn öldürüldügü besbelli.
Há um bêbedo afogado.
Besbelli, ona ait.
Talvez seja a dele.
Besbelli, Allen bilmeden kapıyı açıp onu içeri almış.
O Alan deve tê-lo deixado entrar. Abriu a porta sem saber.
Mean Machine'nin bu davranışı penaltı ile cezalandırılacak ve bu pasın bir kaza olmadığı da besbelli.
Aquele passe n = ao me pareceu nada acidental.
- Besbelli. Hepinizin nesi var böyle?
O que se passa convosco?
Üşüyorum, ıslağım ve besbelli korkuyorum.
Olha, pois eu tenho frio, estou molhada, e tenho medo!
Besbelli ki, aklın niteliği, miktarından çok daha önemli!
Evidentemente, a qualidade do juízo é mais importante que a quantidade. Senadores, nada farei de inconstitucional.
Claudius ona söylemiş, besbelli.
Não, mas Cláudio contou-lhe.
- Ama sen yüzlerini güldürmüşsün, besbelli.
Mas não convosco, claramente. Convosco, não.
Besbelli ki yollanacak kişi o.
Ele é a pessoa óbvia para ir.
- Besbelli anlayamadınız.
- Evidentemente que não.
Hayatın başlangıcında bitkilerin mevcut olmadığı ise besbelli.
É óbvio que aqui não havia plantas antes da origem da vida.
Besbelli ki her zaman mikrofonlarını kullanmadılar.
Evidentemente nem sempre usavam microfones.
- Besbelli ki biz.
- Obviamente, nos. - Maldito seja!
Bu, besbelli ki "güvende" kelimesinin daha önce duymadığım tuhaf bir kullanılışı.
Ah, é então uma interpretação livre da palavra "seguros", que eu desconhecia.
Besbelli!
Está claro.
Besbelli!
Obviamente!
Besbelli anlamıyoruz.
É óbvio.
- Bunların bir anlamı olduğu besbelli.
É óbvio que há um significado.
Oysa onlar da besbelli deli.
Já que eles são mesmo loucos.
Macbeth geliyor besbelli! Selam sana Macbeth!
Salve, Macbeth!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]