Bleek translate Portuguese
114 parallel translation
Bleek!
Hey, Bleek!
Bleek! Maçı kaçıracağız.
- Hei, Bleek!
Bleek dışarı gelebilecek mi öğrenmek istiyorduk.
Desculpe Sra. Gilliam! Queremos saber se Bleek pode sair.
Bleek.
Bleek!
Bleek!
Bleek!
Bleek!
Bleek! Bleek!
Ty, size o konuda ne demiştim?
Bleek! - Já falamos sobre isso.
Oyunu sensiz kazanacağız, Bleek
Bleek!
Bleek, babanla konuşuyorsun. Bu enstrüman da arkadaşın.
Vamos, este trompete também pode ser seu amigo, não acha?
Kulübeden atış için geldi, Bleek.
Ele sai do banco atirando! Bleek!
Her gece 3 saat solo. Bleek, nasılsın?
Toda noite, três horas de solo, Bleek.
Benim adım, Bleek Gilliam. En iyisi demek?
Meu nome é Bleek Gilliam.
Sinirlenme, Bleek.
- Não se zangue, Bleek!
Kırık kalplerden söz açılmışken, Bleek annem bana hep ne derdi biliyor musun?
Falando em corações despedaçados... sabe o que minha mãe costumava me dizer?
Sen iyi bir kardeşsin, Bleek ama hâlâ ne yapmak istediğini bilmiyorsun.
Você é um bom sujeito, Bleek. Mas ainda não sabe o que quer.
Bleek, geciktin.
- Hei, Bleek, está atrasado.
Moe ve Joe Flatbush ve Beneath the Underdog dinleme zevkiniz için gururla sunar. Bleek Quintet!
Moon jar Flackmans e o Club Ming Underground... orgulhosamente apresenta The Bleek Quintet!
Bleek sürekli mekânı dolduruyor.
Bleek sempre deixa este lugar cheio!
Bleek, Elvis mi?
- Só existe um Elvis. - Um Elvis.
Sana ne oldu Bleek? Bana ne mi oldu?
- O que houve com você Bleek?
Eğer daha fazla çalamasaydın ne yapardın Bleek?
O que faria se não pudesse tocar mais, Bleek?
Bu nadir bir kuştur.
Bleek pediu emprestado há anos. Este disco é raro.
Bunu duymak istemiyorum. Ben elçiyim. Problemin varsa Bleek'le konuş.
Só um cara que faz entregas... qualquer reclamação, fale com Bleek.
Bleek'e gerçekten ilham geldi.
Bleek está realmente inspirado.
"Dog" u dolduruyoruz, doğru mu? Moe, Josh, ve Bleek paraları götürüyor.
Moe, Josh e Bleek estão ganhando muito dinheiro.
Diyor ki "Bleek" 2 "E" 1 "K" "Quintet".
É Bleek com dois E, e um K. Quinteto.
Bleeky.
Hei, Bleek.
Bleeky.
Bleek.
Puro? Puro istemem.
- Quer um cigarro, Bleek?
Bu Bleek Gillum'un... Gilliam'ın menajeri.
Ele é o empresário do Bleek Gillan.
Indigo, Bleek burada olduğunu biliyor mu?
- O Bleek sabe que você está aqui?
Bleek'te ne buluyorsun sen? Ne?
O que você vê no Bleek?
Elbisesini çok sevdim Bleek.
Eu gostei do vestido dela, Bleek.
Bleek, Bleek'ten başkasını düşünmüyor.
Importante para o Bleek, é o Bleek.
Ben bu siktiğimin şeyin lideri olacağım sözde,
Eu deveria ser o líder dessa coisa, não o Bleek.
Neler oluyor Bleek?
Como está? E aí, Bleek?
Evet. Tamamen haklısın Bleek.
Você está absolutamente certo, Bleek.
Adın ne? Çekil Bleek!
- Hei, qual é o seu nome?
Bleek nasıl olur da bana onun adıyla seslenirsin?
Bleek, como você pôde me chamar pelo nome dela?
Senin yatağındayım Bleek, Clarke, İndigo değil!
Eu estou na sua cama, Bleek. Índigo e não Clarke.
Dinle beni Bleek, Bunu sevmiyorum.
Escuta aqui Bleek.
Bir de beni sevdiğini mi söylüyorsun?
E ainda diz que me ama, Bleek?
Sakın bana bunun bir sik meselesi olduğunu söyleme!
Não me venha com é coisa de homem... Bleek. Olha para mim!
Bana bak. Bana bak Bleek!
Olha para mim, Bleek!
Bleek, herifle konuş.
Bleek, apenas fale com ele, certo?
Bleek, beyin cerrahıyım demiyorum.
Bleek.
Bırak, Bleek.
Por que ela não pode vir aqui?
Bleek bunu bir sene önce ödünç almıştı.
Já estava na hora.
Cüce gitmeli, Bleek.
- O empresário deveria sair, Bleek.
Bu çok üzücü bir şey.
Bleek?
Biliyorsun...
Sabe... eu sei que você ama o Bleek e acho isso lindo. Pessoas se amando.