English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Blog

Blog translate Portuguese

789 parallel translation
ALACAKARANLIK KUŞAĞI
Além da Imaginação. Blog com novo episódio Traduzido semanalmente
ALACAKARANLIK KUŞAĞI BAY DENTON'IN HESAP GÜNÜ
Além da Imaginação "Mr Denton On Doomsday" Blog atualizado semanalmente com novo episódio.
13 KASIM 1959
Blog com novo episódio Traduzido semanalmente
ALACAKARANLIK KUŞAĞI "YÜRÜME MESAFESİ"
Além da Imaginação "Distância para caminhar" Blog com novo episódio Traduzido semanalmente
İLK YAYIN TARİHİ 19 ŞUBAT 1960
Blog Twilight Zone BR alemdaimaginacaobrasil. blogspot. com
İLK YAYIN TARİHİ 12 ŞUBAT 1960
Blog Twilight Zone BR alemdaimaginacaobrasil. blogspot. com
Blog yazarlarindan nefret edersin, Twitter'la alay edersin.
Odeias bloggers, gozas com o Twitter.
Bu bir Fenike gemisinin seyir defteri.
É um página do blog de um navio fenício.
Geminin seyir defterine ek.
Blog navio, suplementar.
- Lütfen babamın ilişkisini sitene koyma.
Por favor não ponhas no blog o caso do meu pai.
- Siteme seninle ilgili hiç bir şey koymayacağım.
Não vou pôr nada no meu blog sobre ti.
Blog yazmaya basladigimdan beri, elime geçen bütün bilgilerin üzerinden geçtim.
- Tem automóvel? - Não. - Nem dinheiro, verdade?
- "Biyog" diyebilirim.
- Podia dizer "blog".
"Biyografik" yerine "biyog" diyebilirim.
Em vez de "biográfico". Podia escrever "blog".
"Dutch Schultz'un biyogunu bana verin, Bayan Longfellow".
"Dê-me a'blog'do Dutch Schultz, Sra. Longfellow".
Neden blog yazmayı düşünmüyorsun?
Porque não tentas um blog?
Sadece blog'umu güncelliyorum.
Não, estava só a actualizar o meu blog.
Çektin takımı! Bunu da blog'uma yazmazsam!
Isto vai para o meu blog.
Sen hastanedeyken, Everglades yakınlarında bulduğun bir iskeletten bahseden bir blog atmıştın.
Quando estiveste no hospital, vocês tinham acabado de descobrir um esqueleto nas águas de Glades.
- Blog'uma göz atıyorum.
- Estou a actualizar o meu blog.
- Tamam. Ben de Blog'uma göz atacağım.
- Está bem, eu também estou a actualizar o meu.
Senin Blog'un yok.
- Tu não tens um blog.
- Dün gece Blog'unu okudum.
- Li o teu blog de novo a noite passada.
Dış dünyayla bağlantım geçici olarak kesildiğinden, eğer arkadaşlar ve okuyucular bu mesajı alabilirse.
Uma vez que fui temporariamente separado do mundo exterior os amigos e leitores do blog podem levar esta mensagem por mim.
Hey, Blog okuyucuları.
Olá, leitores do blog.
Evet, size bir webcam ayarlarız, orada görüşür, Ryan Atwood'un neler yapmakta olduğu konusunda bilgilendirirsin onu.
É, quem sabe vais ter um pouco de acção via webcam? Criar o teu próprio blog, para a manteres actualizada sobre o que acontece na vida do Ryan Atwood.
Bir ahmakla onun forumunda kavga ediyorum.
Estou a batalhar com este idiota no seu blog.
Onlar çoktan benim bloğumda hadi ama!
É tarde demais, Rusty. Já publiquei no meu blog. Qual é, meninas!
Blog mu?
- Blogue?
Burası hakkında blog yazılsa ne söylerlerdi acaba?
O que será que diria um blogue sobre este escritório?
Blog yazmaya başlamak için sahici olması gereken bir ayrıntı vardır. - E-mektup adresi.
Mas há um pormenor que tem de ser verdadeiro para se iniciar um blogue, a morada de e-mail.
Cooper, blog mu yazıyorsun Tanrı aşkına?
Cooper, andas a escrever um blogue?
Neden odana gidip blog'una yazmıyorsun?
Porque não vais para o teu quarto escrever no teu blog?
Pekâlâ, Dave, hala onların uzaylı olduğunu bilmiyoruz, ve eğer Larkin'i tehdit olarak görebilecek birisi varsa bu senin aptal bloglarında bütün aileyi afişe etmendendir.
Dave! Nós não sabemos se eles são aliens! E a única razão que leva alguém a pensar que a Larkin é uma ameaça, é porque tens falado de toda a família naquele teu blog estúpido.
Bir ahmakla onun forumunda kavga ediyorum.
Apenas a chatear um idiota no blog dele.
Herkes bu bloga takılır Hayır.
- Todos lêem o blog dele.
Blog yüzünden yanlış kişilerle bozuşmuş olmalı.
Deve ter irritado as pessoas erradas no blog.
Malone'nun bloguna bakındım.
Estive a ver as entradas no blog do Malone.
Parastone'nun son çizgi-romanında Malone'nun blogu baya yıkım yaptı.
O blog lançou as críticas que arrasaram o último filme baseado numa BD da Parastone.
Malone'nun blogunu tekrar kontrol ettim.
Voltei a consultar o blog do Malone.
Malone'nun blogunda gerçek kimliğiyle ilgili ipucu aradın.
Leu o blog do Malone em busca de pistas para a sua identidade.
İnternet'te "blog" lar var, "podcast" yayınları var.
Temos blogs, podcasts..
Ona tehdit e-postaları gönderdi, blog'unda bana hakaretler etti.
Enviou e-mails ameaçadores, ela insultou-me no Blog.
- Blog mu?
"Blog"?
O nedir?
O que é um "Blog"?
- Blog işte. Bilirsiniz.
Um... blog, você sabe.
Ben onu "blog" diye biliyorum ama sizin dilinizde hep hata yapıyorum.
Pensei que isso fosse um "blog", mas meu inglês está, às vezes, confuso.
Sarah McGee, o kıza ve amigolara orada hakaretler yağdırmış.
Sarah McGee escreveu no blog que iria livrar-se dele e das cheerleaders.
Geminin seyir defterine ek. Komuta, Yüzbaşı La Forge'da.
Blog navio, suplementar.
İddialar?... sıradan bir'blog'sitesinde ; askerleri "affına sığınarak" sömüren iktidar sözcüsü David Murch'e bir soru vardı.
Alegações?
- İnternet günlüğümden.
Do meu blog.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]