Bolonya translate Portuguese
36 parallel translation
45 bine Bolonya'da kendine bir kontes bulursun!
Não seja tolo, com 45.000 pode ir a Bolonha e te pilhar uma condessa.
Guido, Bolonya'daki Apollon tiyatrosunu anımsıyor musun?
Lembras-te, no cine-teatro Apollo em Bolonha?
Bayan, acele Bolonya'yı bağlayın.
Menina, Bolonha urgente! Urgentíssimo, Bolonha! 544221.
Bolonya'dan iş için geliyor.
Vai demorar-se um pouco.
Neden benimle Bolonya'ya gelmiyorsun?
Jamais sairei daqui.
Bolonya'ya gidip evlenebileceğim bir kadın bulacağım. Sayın hanımefendi...
Amável senhora...
Evet, evet burası 577000 Bolonya.
Estou? 577000. Bolonha?
Bolonya'da heykelinizi yaparken elinize kılıç yapmamı kendiniz istediniz.
Quando eu o moldei em Bolonha, disse-me para lhe pôr uma espada na mão.
Bolonya kuşatmasında 2000 kişilik bir ordu işime yarardı.
Poderia ter usado um exército assim no cerco a Bolonha.
İşte bu yüzden Bolonya'daki askerlerimizi desteklemeli ve Kilise'ye ait Papalık topraklarını bölerek.. ... bizi parçalamak isteyen düşmanlara müsamaha etmeyeceğimizi göstermeliyiz!
É, por isso, que é necessário apoiar os nossos exércitos em Bolonha... e nos mostrarmos às pessoas... demonstrando que não vamos tolerar o inimigo... que deseja separar os Estados Papais da Igreja e destruir-nos.
Ta Bolonya'ya ilk gelişinde.
Quando veio pela primeira vez a Bolonha.
Bolonya'da bir kadın vardı. Bir fahişe. Çok güzel bir kadındı.
Em Bolonha, houve uma mulher, uma cortesã.
Ferrara ve Bolonya Papa cenaplarına karşı müttefiklere katıldı.
Ferrara e Bolonha juntaram-se à aliança contra Vossa Santidade.
Benim için yaptığın, Bolonya'daki bronz heykele ne yaptıklarını biliyor musun?
Sabe aquilo que fizeram... com aquele bronze que fez da minha pessoa, em Bolonha?
- Bolonya'da dönebilir.
- Pode mudar de direcção em Bolonha.
Bir düşün, Bolonya'ya vardığımızda, orayı geçip, sola dönüp, Milano'ya gidebiliriz.
Imaginemos que, quando chegarmos a Bolonha, conseguimos passar e ir pela esquerda, para Milão.
Bolonya'ya varınca, Milan'a gitmesi söylensin, orada gizli talimatlar alsın, kimden, Gruppenführer...
À chegada a Bolonha, é-lhe dito que siga para Milão, onde lhe são dadas instruções confidenciais do Gruppenführer...
Bolonya'dan mesaj var, efendim.
Uma mensagem de Bolonha, capitão.
Bolonya istasyon komutanı, lütfen.
O comandante da estação de Bolonha.
Bolonya, Milano treninin yolunu çevirme emriniz olduğunu belirtti.
Bolonha confirma a sua ordem especial para desviar o comboio de Milão.
- Bolonya'dan dönerken çakılmış.
- Despenhou-se ao voltar de Bolonha.
Artı bir Bolonya mandolini, bütün telleri tamam, ya da azı eksik.
Mais, um alaúde de Bolonha, com todas as cordas, ou quase.
Şuursuz Baldrick pantolonuma sıkışmış bir haldeyken Bolonya'ya kadar yüzmek zorunda kaldım.
Fui forçado a nadar até Boulogne e Baldrick inconsciente preso às minhas calças.
Ah, şeker puflu salça güveç Marine edilmiş domuz eti içerisinde aşırı Bolonya cevizii bulamaç.
Ah, são sopros de açúcar com molho de caçarola... com apenas um cuwcah de noz-Bolonha lorota em um escabeche de carne de porco.
Bu bolonya dişime yapıştı.
Esta porcaria pega-se-me aos dentes.
Sırada bolonya sandviçi servisi var.
Vamos servir sanduíches de bolonha.
- Zeytin ezmeli bolonya sandviçi.
É salsichão e azeitona Kalamata. Caviar dos gregos.
Ben olsam oraya girmezdim, Bolonya salamı.
Eu não ia lá, bafo de linguiça!
Bolonya'ya gidip Papa ve İmparator'u ziyaret etmeni istiyorum.
Quero que visites o Papa e o Imperador em Bolonha.
Bolonya'daki Maggiore hastanesinden aldıkları rapora göre 32 numaralı araba sürücüsü... MTV Simtek Ford ROLAND RATZENBERGER Imola'daki pistte 30 Nisan pazar günü antreman sırasında meydana gelen talihsiz bir kaza sırasında almış olduğu ağır yaralar nedeniyle hayatını kaybetmiştir.
Centro de Imprensa de Imola recebeu um relatório do Hospital Maggiore em Bolonha que diz que o piloto do carro número 32, Roland Ratzenberger, da MTV Simtek Ford, sucumbiu a ferimentos provocados pelo acidente que ocorreu no circuito de Imola
Bolonya, İtalya
BOLONHA, ITÁLIA
Hepsi sırt çantamda ve sattıkları şeyler Bolonya gömlekleri gibi.
- A sério? Só trouxe a minha mochila e só se vê camisolas
Prag, Bolonya, Marsilya, sonra da Bay Brockhurst'un bizi alıp getirdiği yer olan Blackpool'a.
Praga, Bolonha, Marselha, e então para Blackpool, onde o Sr. Brockhurst nos comprou e nos trouxe para aqui.
- Boloneze bolonya mı koyuyorsun?
- Pões mortadela na bolonhesa?
Bir şişe meşrubat alayım dedim- - 40 derece falan hava- - ve BJ içeride oturma odasında... ayakkabılarını çıkarmış, ayakları koltukta... kızarmış bir bolonya sandviçi yiyip Mike Douglas izliyor.
Fui lá dentro buscar uma garrafa de refrigerante, deviam haver umas 110... e lá estava o BJ na sala de estar, descalço, pés em cima do sofá, a comer uma sandes de mortadela, a ver o Mike Douglas.
Bolonya!
Bolonha!