English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Boşaltın

Boşaltın translate Portuguese

2,110 parallel translation
Suç mahallini boşaltın.
Isto é o cenário de um crime.
Salonu boşaltın.
Saiam da sala do Conselho!
Ceplerinizi ve çantalarınızı boşaltın.
Esvaziem os vossos bolsos e bolsas.
Sadece ceplerinizi boşaltın, efendim.
Esvazie os bolsos, senhor.
Bu alanı boşaltın, daha gelenler olacak!
Desocupem esta área. Podem vir mais pessoas!
Köprüyü boşaltın.
Evacuar a ponte.
Bölgeyi boşaltın.
Evacuar imediatamente a área.
Lütfen dans pistini gelin ve damatın ilk dansı için boşaltın.
Por favor, desimpeçam a pista de dança para a primeira dança dos noivos.
- Yolu boşaltın, lütfen. Sağolun.
Com licença.
Çıkışları tutup etrafı boşaltın.
Fecha as saídas e esvazia a estação.
Boşaltın çantalarınızı. Kuzeye gidiyoruz, 15 dakikamız var, kalkın, kalkın.
Despejem-nas, vamos para o campo!
Rayları boşaltın, çünkü yük treni geliyor.
saiam da frente que lá vem o trem.
O benim değil. Bunu biliyorsun. - Önümüzü boşaltın!
Tu sabes, não é meu.
Ofisini de derhal boşaltın!
Limpem o escritório dele agora.
Lütfen binayı boşaltın.
Por favor evacuem o edifício.
Morgu boşaltın.
Saiam da morgue!
Ardından güney merdiven boşluğunu da boşaltın.
E depois, caminho livre através da escadaria a sul.
Herkes geri çekilsin! Kapıyı boşaltın!
Todos para dentro do celeiro, afastem-se das portas!
Herkes geri çekilsin! Kapıyı boşaltın!
Estão todos cá dentro, Afastem-se das portas!
Şu arabayı boşaltın.
Descarregue aquela prateleira.
Odayı lütfen boşaltın.
Sai do quarto, por favor.
O binayı boşaltın!
Temos que esvaziar aquele edifício.
Boşaltın burayı!
Vamos embora.
Boşaltın!
Vamos! Vamos!
Odayı boşaltın!
- Saiam da sala!
Tüm birliğin ve tüm katların boşaltılması için emir verin
Temos de ir mais seguro.
İsrail hükümeti Ölüdeniz'in suyunun renk değişiminin... kimyasal artık boşaltılmasından kaynaklandığını ve bu durumdan... yeni düzen güçlerinin sorumlu olduğunu açıkladı.
O governo de Israel declara que a Força da Nova Ordem é responsável... pelo derramamento de químicos no Mar Morto... que causou uma estranha coloração na água.
Nedensiz yere hesaplarını boşaltıp, evini terk etmenden daha saçma değil.
Tal como levantar o seu dinheiro todo e abandonar a sua casa.
Sokağın karşısında boşaltılmış bir lokantada dört rehine var.
Quatro reféns numa cantina abandonada do outro lado da rua.
İçindekileri bu masaya boşaltın.
- Isso pode demorar horas.
Onun bir de boşaltım yapan kamyon sesini duymalısın.
Devias ouvir a fazer de camião basculante.
Ceplerinizi boşaltır mısınız lütfen?
Pode esvaziar os bolsos, por favor?
O Sentinel'leri hemen havaya fırlatın sonra da binayı boşaltın!
Ponha os Sentinelas no ar!
Ceplerini boşaltır mısın?
Pode esvaziar os bolsos?
Banka hesapları boşaltılmış, kredi kartların limitleri dolmuş.
Levantou o dinheiro da conta. Os cartões de crédito estão no limite.
Kaçarken onu takip edemesinler diye bilgisayarların içini boşaltır.
Ele limpou a memória do computador ao escapar para que não pudessem localizá-lo.
Evet, banka hesaplarını boşaltıp, ortadan kaybolmuş.
Sim, esvaziou as contas e desapareceu.
Sıvının boşaltılması lazım, ama hemofili olduğu için onu kurtarmaya çalışırken öldürebilirim.
Precisa de ser drenado, mas por causa da hemofilia posso matá-lo ao tentar salvá-lo.
Orman yangını varmış, bütün mahalleyi boşaltıyorlar, evden hemen çıkmamız lazım.
Há um incêndio, e estão a evacuar. Temos que sair agora.
Sen de lastiklerinin havasını boşaltıp, telefonunu mu çaldın?
Aí tu furaste-lhe os pneus e roubaste-lhe o telemóvel?
Eninde sonunda, adanın boşaltılması gerekecek.
Finalmente, as ilhas terão de ser evacuadas.
Kanını boşaltıp, karnını çekirdeklerle dolduruyormuş.
Drenava-os e enchia os seus estômagos com sementes.
Hemen binanın boşaltılmasını istiyorum, binada kimse kalmasın.
Quero o edifício vazio e todos lá fora.
Evlat, beni gerçekten gündelik boşaltımımı yaparken yakaladın.
Rapaz, hoje na verdade, consegues pagar os meus pecados.
Annenle babanın ayrılmasına olan üzüntünü boşalt.
Deixa sair toda a dor do divórcio dos teus pais.
Dolabın alt katını boşaltıp benim yetişkin bir adamı golfte yenmemi konuşmak?
Comem restos e falam de como eu venci um homem adulto no golfe? - Vocês estiveram a jogar? - Pára.
Çöplüğün birkaç gün boşaltılmayacağını hesaplamış.
Achou que o contentor não seria esvaziado durante uns dias.
Bay Rossitano aslında kavanozlarını oradan boşaltıyordu.
Sr. Rossitano esvazia os frascos ali.
Yani rahmin içinden bebeğin beynine girer karıncıklar arasında, sıvının bir kısmını boşaltıp basıncı hafifletecek bir delik açarım.
Ou seja, atravesso o útero e entro no cérebro do bebé ; abro um buraco entre os ventrículos que extrairá o fluido e aliviará a pressão.
Bütün fişekleri üzerine boşaltırım ve pembe bir duman yığınına dönersin!
Vou despejar ambos os cartuchos em cima de ti e transformar-te em nevoeiro rosa.
Hergele, 6 ay önce tüm banka hesaplarını boşaltıp ortadan kayboldu!
O cabrão pagou as contas, desapareceu há seis meses.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]