Brain translate Portuguese
308 parallel translation
Birisi Brain'i görmek istiyor, çok önemli- -
Alguém quer ver o Miolos. É importante...
Brain'i görmek istiyor.
Ele quer falar com o Miolos.
Oh, şu Brain. Harikadır.
Oh, o Miolos é o máximo.
Brain'in metresi.
A miúda do Miolos.
Duke onu Brain'i mutlu tutmak için verdi.
O Duque deu-a ao Miolos, para o manter feliz.
Brain?
Miolos!
Brain! Sana birini getirdim.
Trouxe uma pessoa para te ver.
Bana Snake Plissken'ı tanıdığını hiç söylemedin, Brain.
Nunca me disseste que conhecias o Serpente Plissken, Miolos.
Hey, Brain. Biraz benzin alabilirim.
Miolos, preciso de gasolina, se me puderes dispensar.
Brain, söylemezsen ikimizi de öldürecek!
Ele mata-nos os dois, Miolos! Conta-lhe!
Brain!
Não. Miolos!
- Seni arıyor, Brain.
- Está à tua procura, Miolos.
Brain, burası Broadway.
Miolos, isto é a Broadway.
Ne istiyorsun, Brain?
O que é que queres, Miolos?
Emirlerim, Brain, kimseyi içeri sokmamak.
Ordens específicas, Miolos, é de não deixar entrar ninguém.
Şu Brain tam bir baş belası.
Aquele Miolos é um chato do caraças.
Arkadaşın mı, Brain?
É um amigo teu, Miolos?
Diyagramı istiyorum, Brain.
Quero esse diagrama, Miolos.
Git hadi, Brain.
Põe-te a andar, Miolos.
Bunun için gelmedin, Brain.
Tu não devias estar aqui, Miolos...
Brain kaçırdı!
O Miolos levou-o!
Beni tekrar kandıramayacaksın, Brain.
Não devias ter-me traído outra vez, Miolos.
Sen ve Brain birbirinize elveda diyin.
Tu e o Miolos digam adeus um ao outro.
- Kaset nerede, Brain? - Ne kasedi?
- Onde está a cassete, Miolos?
Bullet through the brain?
Uma bala no cérebro?
Brain'ın elinden elektronik gitarını alıp, kulağını çekerim.
Quero que retires o ar das bochechas com força. Assim! Soberbo.
Brain, senin ev ödevin yok mu?
Brian não tens trabalhos de casa para fazer?
Güzel. Brain, maske taksan iyi olur.
Brian é melhor usares uma mascara facial.
Hadi Brain, seni yatıralım artık.
Brian, vamos para a cama.
Pastanın üstünde ne istediğine karar verdin mi Brain?
Brian, já decidiste o que queres na cobertura do teu bolo de aniversário? Frosty!
Neden Brain'ın kendi pasta süsünü seçmesine izin vermiyoruz?
Porque é que não deixamos antes o Brian escolher que tipo de cobertura é que quer?
Brain'ın doğum günü yüzünden çok üzüntülüyüm.
Eu estou muito deprimido com o aniversário do Brian.
Kelimeleri kullan, "balığa git, Brain, kapı zili çalmak"?
As palavras : "Vai pescar, Brian", dizem-te alguma coisa?
Rahatla Brain, Flakemeister kimseye uzaylı olduğumu söylemeyecek.
Relaxa, Brian. O Flickmeister não vai dizer a ninguém que sou um alienígena.
Haydi, Brain, iştahımızı kaçırmayalım.
Anda Brian, vamos estragar os nossos apetites.
Görünmeden Brain'ın oyununu izleyebilmen için senin için yaptık.
Foi feito especialmente para puderes ver a peça do Brian, sem seres visto.
Aferin, Brain.
- Acertaste, brian!
Brain'ı Lynn'ın yanına yerleştiririz, sen de onun odasını kullanabilirsin.
Podemos pôr o Brian a dormir com a Lynn, e fica com o quarto dele.
Sakal, Kuzu Siki ; alalım öne sizi.
Big Boy, Brain Cell, you two first.
Sen hiç pes etmez misin Brian? İsmindeki iki harfı değiştirirsen "Brain" diye mi okunur?
Ei, Bri, já parou para pensar, se trocasse duas letras do seu nome ficaria "cérebro", em inglês?
# And I find you spinning round in my brain #
E rodopias no meu cérebro
Şef O'brain, reaktör ikideki güç akışları durdu.
A transmissão energética do reator dois foi desligada.
O'brain, uyumlu bir ara yüz bağlantısı kurup bilgileri yükleyin.
Tente estabelecer uma interface adaptativa e descarregar informação.
Bu, tam da Marslılar Beynimi Yedi'de olduğu gibi.
Parece saído do "Martians Ate My Brain".
- Bir problemle karşılaştılar. Fakat Şef O'Brain alıcı-verici 4 saat içinde çalışır diyor.
O transmissor-recetor estará em linha daqui a cerca de quatro horas.
Benim yaşlanmam, O'Brain'ın kayıp mürettebatları,... istasyona sabotaj yapılması, senin anormal davranışın.
Eu a envelhecer, a tripulação perdida, a sabotagem e o vosso comportamento.
"Delirmiş Beyini" biliyor musunuz?
Conhecem "Insane in the Brain"?
Ve bu kadar sessizken... ne anlama geldiğini bilir misin Beyin?
E quando está muito calmo... Sabes o que significa, Brain?
Evet Brain.
Então...
Brain'ın elinden elektronik gitarını alıp, kulağını çekerim.
O Brian digo...
Merhaba, Rain.
Olá, Brain.