English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Buzsuz

Buzsuz translate Portuguese

115 parallel translation
Deniz yine buzsuz ve sombalığı kaçtı. Günlerdir yiyecek yok.
Mais uma vez o mar está livre do gelo e os salmões se foram.
Bayan Julie, ben ne zaman bir beyefendiye buzsuz şurup ikram ettim ki?
Miss Julie, desde quando sirvo bebidas sem os copos gelados?
Buzsuz idare edeceğim demek.
Bem, parece que mais vale aceitar que não existe.
Sadece tropik bölge buzsuz.
Apenas a zona tropical está livre de gelo.
Sulu viski, buzsuz.
Whiskey com água, sem gelo.
Buzsuz lütfen.
Sem gelo, por favor.
Viski, susuz ve buzsuz.
Um uísque, puro.
Sek... buzsuz...
Puro, sem gelo.
Sanırım yaşamınız boyunca hiç buzsuz kalmadınız.
Provavelmente nunca saiu do gelo a vida inteira.
Scotch lütfen, buzsuz.
Escocês, por favor, cheio até cima.
Rom ve kola, buzsuz.
Rum e Coca, sem açúcar.
Buzsuz.
Não há gelo.
Bir tabak bezelye ve büyük boy da kola ver. Buzsuz olsun.
Dê-me um prato de vagens e uma Cola grande, sem gelo.
- Buzsuz?
- Puro?
- Buzsuz kola alabilir miyim? - Bir kola, buzsuz, geliyor.
- Arranja-me uma cola sem gelo.
Bana bir martini ver lütfen, buzsuz, iki zeytinle.
Queria um martini, sem gelo, 2 azeitonas.
Ve bende buzsuz klüp sodası alayım.
Uma gasosa sem gelo.
Viski alabilir miyim lütfen? Buzsuz. Hey!
Um whisky sem gelo, por favor.
- Limonlu, buzsuz Perrier.
- Perrier com limão, sem gelo.
Öncelikle, ben bir Manhattan istedim, buzsuz, iki kirazlı.
Primeiro, pedi logo um Manhattan, com duas cerejas.
Sek, yani buzsuz olsun.
Puro, sem gelo.
Tekila lütfen. Buzsuz.
Um shot de tequilha, puro.
Meyve suyu, buzsuz.
Sumo, sem gelo.
- Buzsuz, susuz ve uzun bardakta.
Sem gelo, sem água, no copo longo.
Tatlım, bir soda alayım. Buzsuz.
Queria uma água com gás, sem gelo, querida.
Rom ve kola, buzsuz!
Rum e Cola, sem gelo.
Krater ve fümerollerden çıkan ısı, eğimli yüzeyin buzsuz ve karsız kalmasını sağlar, bu da Chinstrap'ların güneydekilerden daha erken yumurtlamaya başlamasına olanak verir.
O calor da cratera e das fumarolas mantém os declives sem gelo e neve permitindo aos pinguins começar a procriar mais cedo do que os do sul.
İki bardak, biri buzlu, biri buzsuz.
Dois copos. Um com gelo, outro sem.
- Sizin için buzsuz.
- Sem gelo para si.
Buzsuz, votkasız, Kahlua'sız.
Sem gelo, sem Vodka e sem Kahlua.
Buzsuz.
Sem gelo.
- Buzsuz olsun.
- Não, com gelo.
Buzsuz su.
Água sem gelo.
Barmen! Johnny Walker Black Label, buzsuz, lütfen. Barmen!
Sr. empregado!
Johnny Walker Black Label, buzsuz, lütfen.
Johnny Walker Black Label, sem gelo, por favor.
Benim şerefime buzsuz vermut martini mesela?
Um Martini triplo, em minha honra.
- Kentucky viskisi. Buzsuz mu?
- Bourbon de Kentucky.
Buzsuz. - Tabii bayan.
- Sim, senhora.
Bu durumda, ben viski alayım. Buzsuz.
Neste caso quero um uísque.
Buzsuz nasıl buz-atlatmamız gerekecek?
Como é suposto fazermos esquivação ao gelo sem gelo?
Sade su, buzsuz olsun.
Água. Sem gás. Sem gelo.
Buzsuz.
Água.
Makine bozuk. İçeceğini buzsuz içmek zorundaymışsın gibi görünüyor.
Parece que vais ter que emborcar o teu sumo sem gelo.
Ben bir cin martini alacağım, buzsuz ve çok soğuk.
Quero um martini com gin. Gelado.
Bombay Safiri ve tonik, buzsuz olacak.
'Bombay Sapphire'e água tónica sem gelo.
- Peki. Buzsuz.
Sem gelo.
Evian buzsuz lütfen.
Evian, sem gelo.
Diyet kola. Buzsuz.
Uma Diet Coke, sem gelo.
Wild Turkey, buzsuz.
Wild Turkey, seco.
Buzsuz Wild Turkey.
- Wild Turkey, puro.
Su. Buzsuz.
Água.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]