Clubs translate Portuguese
43 parallel translation
O kadar uzun süre açık kalmazlar.
Os clubs não ficam abertos até essa hora.
Ve Richard'ın tüm şehir kulüpleri, ev projeleri, iş meseleleri yüzeysel konular.
E a vida do Richard country clubs, decoração de interior e jantares é demasiado superficial.
Stephanie, iki Havana Clubs, lütfen.
Stephanie, dê-nos dois Havana Clubs.
Eğer orada olmazsak Three of Clubs'ta oluruz, tamam mı?
E se não estivermos lá, estamos no Three of Clubs.
O gün hep birlikte eğlenecektik. Bara gidecektik. Max ve Elise oraya gidecekti.
Uh, nós íamos até à cidade, alinhar numas festas, visitar uns "clubs", e, uh, Max e Lisa deviam encontrar-se connosco à meia-noite.
Herşey güzel.
Os Clubs são um triunfo.
ve Lindy Hop ve Shimmy, ve sonra beni hemşirelik okuluna gönderdi ve Kiwanis Clubs
Levava-me a lares de idosos e a clubes "Kiwanis"... E actuávamos.
Acaba fazla kiloIarı atıp strip kuIübüne mi gitsek?
O que é que dizes tu e eu deixamos esse peso morto e vamos para os strip-clubs?
Gofret yiyen ödlekler için sağlık kulüpleri.
Health Clubs para panascas que comem doces.
- O gece kulübünün patronu gangsterin teki...
Chamam-no de "Rei dos Night-Clubs". É muito rico e importante. Ele é também perigoso como um gangster...
Three of Clubs'da adamın tekiyle kavga ettim.
Meti-me com um tipo no Three of Clubs.
Jack of Clubs filminden Eddie Murphy.
Com Eddie Murphy a fazer de Valete dos Clubes.
Doğru mu? Suçluyum evet.
É verdade que foste expulso de todos os strip clubs de Albany?
Birkaç sene sonra, restoran, gece kulübü zincirlerinin sahibi olacağım.
Em poucos anos, vou ter uma cadeia de de restaurantes e "Clubs".
Ace of Clubs.
O Ace of Clubs.
Her an Chole seni Ace of Clubs adlı bara davet edebilir.
A qualquer minuto, a Chloe vai convidar-te para ir a um bar chamado "Ace of Clubs".
Ace of Clubs.
Ao "Ace of Clubs".
Neredeyse tüm ergenliğini kulüplerde geçirdi.
Ele passou practicamente toda sua juventude em clubs.
Bu pis domuzlar gece kulübü işletiyorlar.
Esses... cães, gerem clubs nocturnos.
Yukarı ve aşağı batı yakasında klüpler, restoranlar ve otelleri var.
Têm clubs, restaurantes, boutiques em hoteis por toda a costa oeste.
"Benimle Ace of Clubs'da buluş."
" Vai ter comigo ao'Aces of Clubs'".
Ace of Clubs'ın dışında Alman bir işadamına saldırmış.
Encontraram um agente alemão junto ao'Aces of Clubs'.
Ace of Clubs'da ne olduğunu bilmem gerekiyor, Jimmy.
Preciso de saber o que aconteceu no'Aces of Clubs', Jimmy.
Ace of Clubs'daydı ve işler biraz karıştı.
Estava no "Ace of Clubs" e as coisas ficaram feias.
Tüm araçlar Ace of Cubs, 12. cadde ve Maryland.
Todos os carros para o Ace of Clubs, na 12 com a Maryland.
Bu gece Ace of Clubs'a vahşi bir saldırı oldu.
Houve um grande ataque no Ace Of Clubs esta noite.
Rahat cezaevlerinden mi?
É uma daquelas prisões que parecem country clubs?
Rahat mı?
Prisões que parecem country clubs?
Yine Fianna Fail Partisi ile Kuzey İrlanda'yla ilgili politika değişiklikleri hakkında konuşma yaptık. Republican Clubs Hareketi eylemlere ara verdi ve üyelerini..... geçen geceki saldırılar konusunda dikkatli olmaları için uyardı.
Além disso, enquanto falamos com o partido Fianna Fáil sobre as suas alterações políticas quanto à Irlanda do Norte, o Movimento Republicano suspendeu as reuniões e avisou os membros para estarem de sobreaviso, após os ataques generalizados na noite passada aos seus membros.
Jimmy Ace of Clubs'da olmalı.
O Jimmy deve estar no Ace of Clubs.
Ya striptiz kulüpleri ve iğrenç hikâyeler?
O quê? E os clubs de strip? E as histórias nojentas?
Ace of Clubs'da müzik gecesi var.
É noite de grandes baladas no Ace of Clubs.
Ve arabalara hayranlık duymanın eziklik ve striptiz kulüplerinin iğrenç olduğunu düşünen birisini istiyorum.
E quero alguém que ache que gostar de carros é mau e que os clubs de strip são nojentos.
Bugün Ace of Clubs'da imza günüm var. Uğrayın.
Esta noite, no Ace of Clubs, irei assinar autógrafos.
Sizinde bildiğini gibi, Sayın Vali Amerika'nın Kızlar ve Erkekler kulübü benim için özel anlam ifade etmektedir esasen çünkü - "Etmektedir" mi "ediyor" mu?
Como sabe, governador, a Boys Grils Clubs of America tem um significado especial para mim, principalmente porque... Diz-se "teve" ou "tem"?
Fiziksel olarak fit ve çok çalışıyor olabilir yani sık sık ucuz spor salonlarında veya sağlık klüplerindedir.
Ele está em boa forma física e, provavelmente, faz bastante exercício. Então, deve frequentar ginásios baratos ou "health clubs".
Kuru temizleme ve sağlık klüplerini de içeren bir iş zincirim var.
Tenho uma rede de negócios, que inclui lavandarias e "health clubs".
Anladığınız kadarıyla Bay Roja'nın parası sağlık klübü işinden mi geldi?
É do seu entendimento que o dinheiro do Sr. Roja veio dos seu negócio de "health clubs"?
Bay Roja'nın sağlık klübünün örnek üyelik listesi gibi görünüyor.
Parece uma lista de membros dos "health clubs" do Sr. Roja.
Sağlık klübünün üye listesiyle işaretli olanlarını kıyaslar mısınız?
Poderia comparar os nomes aí destacados com a lista de membros dos "health clubs"?
Kalantor tiplerle oynamak nasıl bir şey diye hep merak etmişimdir.
Sempre imaginei como seria jogar com o pessoal dos verdadeiros "country clubs".
- Evet. Örneğin üç yıl önce Penny'nin pop tartlarımı yediğini öğrendiğimde sinirlenip kin gütmek yerine zemine kasa yaptırdım.
Por exemplo, há três anos atrás quando descobri que a Penny comia os meus Social Clubs, em vez de ficar zangado ou vingativo, comprei um cofre de chão.
Ace of Clubs'da yer ayırttım.
Reservei o Ace of Clubs.