Conny translate Portuguese
26 parallel translation
Eğitimine çok az konsantre oluyor ve fazlasıyla Conny Bailey'e.
Dedica-se pouco aos estudos e demasiado à Conny Bailey.
Merhaba. Conny Contino çamaşır makinelerini aldı mı?
A Conny Contino recebeu as máquinas de lavar?
Wulf, Conny ve Alexandra nöroloJide...
Wulf, Conny e Alexandra, neurologistas,
- Ama Connie ve Peder Drake...
- Mas, Conny e o Padre Drake...
Conny Blom ve ben.
O Conny Blom e eu.
Buna Conny de katılıyor.
O Conny concorda.
Ama Connie çok meşgul.
Bem, Conny está muito ocupada.
Bu hiç hoş olmadı Conny.
Isso não foi muito fixe, Conny.
Elimde sopa vardı. Conny'ye o kadar sert vurdum ki onu acile götürdüler.
Eu tinha um bastão, e bati no Conny tão forte que ele teve que ir à emergência.
Bu arada Conny'ye iyi oldu.
A propósito, foi fixe o que fizeste ao Conny.
- Kendini beğenmişliklerinden usandım.
Falei alguma coisa sobre a Conny? Não.
Hiç hoş değildi, Conny.
Conny, não teve muita piada.
Beni bir buz çukuruna itmeye çalıştılar, ama ben elimdeki sopayla Conny'e o kadar sert vurdum ki acil servise kaldırıldı.
Eles tentaram empurrar-me para um buraco no gelo, mas eu... Tinha um pau e bati no Conny com tanta força que ele teve de ir às Urgências. - Oskar?
Ha gayret, Conny.
Vai-te a ele, Conny!
- Ağır mı işitiyorsun, Conny?
- De que te ris? - Estás a ficar surdo, Conny?
Bu arada iyi işti. Conny'e yaptığını diyorum.
Gostei do que fizeste ao Conny.
Bak, anlaşmamızın koşullarını şöyle bir düşündüm de Conny senin o boktan küçük yatırım şirketinde çalışmayı istemediğime karar verdim.
Estive a pensar melhor nos termos do nosso acordo, Conny, e decidi que já não estou interessado em trabalhar para o seu fundo nojento.
Tamam Conny, ilk sensin.
Muito bem, Conny, você é o primeiro.
Yatmak demişken sen ve Conny bir o yana bir bu yana koştururken bu fiyasko olan adam kaçırma operasyonundaki suç ortağınızın hala dışarıda olduğunu ya da onca zaman ölü olduğunu biliyor muydunuz?
- E por falar em dormir, quando tu e o Conny andavam agitados a darem voltas na cama, por saberem que o cúmplice daquele sequestro aldrabado, estava à solta... ou será que ele não estaria já morto?
İşimi bölmenin iyi bir sebebi olsa iyi olur.
É bom que essa interrupção seja justificável. Isso dizes-me tu, Conny.
Sen söyle, Conny şu anda Porter'larla beraberim.
Estou a visitar os Porter enquanto falamos.
Conny seni cidden gerçek bir inanana dönüştürdü mü?
O Conny converteu-te num fiel?
- Kes sesini!
- Vamos, Conny. - Mandei-te calar a boca!
Conny'yle ilgili bir şey dedim mi?
Não me interessa.
Acele et, Conny.
Despacha-te, Conny!
- Gidelim, Conny. - Kapayın çenenizi dedim!
- Vamos embora, Conny!