Dallas translate Portuguese
1,679 parallel translation
Dallas şehir merkezinde bulunan... ileri teknoloji iletişim şirketi.
É uma companhia de comunicação de alta tecnologia... que fica no centro de Dallas.
- Dallas'dan Washington'a kadar enkaz ve tahribat izleri görülüyor.
... deixando um rasto de destruição e detritos entre Dallas e Washington.
Dallas'tan Washington'a kadar her yerde enkaz parçaları görülüyor.
Os detritos foram vistos por todo o lado entre Dallas e Washington.
-... düşünüyoruz.
- de D.C. a Dallas.
Dallas gibi olacak.
- Seria como o Dallas.
Dallas gibi ama Washington'da. - Evet.
- Como o Dallas mas em Washington.
Washington D.C.'de geçiyor ama Dallas gibi.
Dallas passado em Washington.
Gösteriş, iktidar. - Dediğimi anlıyor musun?
- O glamour, o poder... é o Dallas.
- Tıpkı Dallas gibi.
- Percebes o que digo?
Aynı Dallas gibi ama Washington'da.
É como o Dallas... mas em Washington.
Bilmiyorum, Dallas gibi ama Washington'da geçen bir dizi.
Não sei, era tipo o Dallas mas passava-se em Washington...
Ne yoluymuş bu? Dallas'dan olduğunu gördüm de!
Eu vejo que você é de Dallas.
Havaalanı da El Paso'da. Belirli bir yere uçmak istiyorsan, Dallas'a devam etsen daha iyi olur.
Se quiser ir a um lugar em específico, o melhor é ir até Dallas.
Dallas'tan 20 derece dönerek Lubbock'a gidin.
Vão 20º para lá de Dallas, para Lubbock.
Nasılsın, Dallas?
Como vai isso, Dallas?
- Burada ne işin var, Dallas?
- O que fazes aqui, Dallas?
Bilmiyorum, Dallas.
Não sei, Dallas.
- Dallas, yapma.
- Dallas, não faças isso.
Bunu yapmana gerek yok, Dallas.
Não tens de fazer isto, Dallas.
Dallas dedi ki..
- Ela disse "Dallas".
"Dallas otobüsü, terminal 1'den çıkıyor."
Autocarro para Dallas, parte do Terminal 1.
Dallas'a gidiyordum.
Vou a caminho de Dallas.
Dallas'ta F.B.l. ile görüşeceğim.
Tenho uma reunião com o FBI em Dallas.
F.B.l. Merkezi, Dallas
Sede do FBI, Dallas
Dallas Emniyet Müdürlüğü
Polícia de Dallas
Beş yıl sonra Dallas'a dahil olacağız.
Daqui a cinco anos faremos parte de Dallas.
D.C.B. Taşımacılık'ın sahibi Traxel Byrne diye biri. Şirket Dallas'ta.
A DCB Transport pertence a um homem chamado Traxel Byrne, com sede em Dallas.
Kuzeydeki boru hattına mı, Dallas'ın güneyindeki rafineriye mi?
Ao oleoduto no norte ou à refinaria a sul de Dallas?
Dallas emniyetinden bir şey çıktı mı?
Tiveste sorte com a Polícia de Dallas?
Dallas trafiği, ben geliyorum.
Trânsito de Dallas, aqui vou eu.
FBI KARARGAHI DALLAS
INSTALAÇÕES DO FBI - DALLAS
Burası Dallas değil şehirli çocuk.
Isto aqui não é Dallas.
Burası Dallas değil.
Não estamos em Dallas.
Sağol, Dallas'tan Patrick Duffy.
Obrigado, Patrick Duffy de Dallas.
Dallas'ta yerel bir gazetede çalışıyor.
É de uma filial local em Dallas.
Denver, Dallas San Diego ve Honolulu'yu.
Dallas, San Diego e Honolulu.
Tamam. Dallas'a indiğimde seni ararım.
Bom, ligo-te quando aterrar em Dallas.
- Annemle Dallas'a taşınıyoruz.
- Eu e a mãe vamos mudar-nos para Dallas.
Dallas?
Dallas?
Ziyaret için gelmiştik ve Dallas'a geri dönmedi, bu yüzden de...
Vim cá de visita, mas como ele não queria ir para Dallas... Posso falar contigo?
Aile yakınınmış. Dallas'tan gelmiş.
Diz que é da tua família, veio do Dallas.
Demek istediğim Dallas'tan buraya, bütün yolu, araba almak için geldi.
Ele veio de Dallas só para me comprar um carro.
Geçen hafta kitabımı imzalamak için Dallas'taydım.
Estive numa livraria em Dallas na semana passada.
Dallas'a gidiyordum, ama seni bırakabilirim.
Estou a caminho de Dallas, mas posso-te ir lá levar.
Pilota söyle doğruca Dallas'a gitsin, bak bakalım Prelada benle buluşur mu.
Diz ao piloto para se dirigir directamente para Dallas e vê se o Prelada se pode encontrar comigo no meu escritório.
Austin, Dallas, Houston, Lubbock, Odessa, El Paso, Amarillo, Texarkana, San Antonio, Corpus Christi and Hanoi.
Este é o Austin, Dallas, Houston, Lubbock Odessa, El Paso, Amarillo, Texarkana, San Antonio, Corpus Christi e Hanoi.
Dallas'ta eğitimdeydim.
Estive a fazer um estágio em Dallas.
Johnny Dağ, Dallas Yağış?
JOHNNY MOUNTAIN ( Montanha )...
Jackson Hale, örneğin.
DALLAS RAINES ( Chuvas )...
Anne, hiç Dillon'dan başka bir yere taşınmayı düşündün mü?
Mãe, já pensaste em mudar-te de Dillon? Eu mudei-me de Dillon para Dallas aos 18 anos.
On sekizimde Dallas'a taşınmıştım.
E o que aconteceu?