Dante translate Portuguese
1,259 parallel translation
Bir düşün, günün sonunda Dante Jones, Amerika'daki bütün kanalların bir numaralı haber olacak.
Pensa nisso, ao fim do dia, o Dante Jones vai ser a história principal de todos os noticiários.
Viv, Dante'yle çıkıyor muydun yoksa...
Viv, tu e o Dante namoram ou...
Dante dün akşam için çok heyecanlıydı.
O Dante estava tão entusiasmado com ontem à noite.
Sonra zamanlarda Dante'nin birileriyle sorunları var mıydı?
O Dante teve problemas com alguém recentemente?
Menajer limuzin göndermişti ama Dante, o yıldız muamelelerini sevmez.
O promotor mandou uma limusina, mas ele não gosta de ser uma estrela.
Dante'yle çok yakınlardır ama erkek kardeşleri bilirsiniz.
Ele o Dante são muito próximos, mas sabe como são os irmãos.
- Dante.
- Dante.
Dante'ye olanları duymuş olabileceğini ve uçağa atlayıp buraya geldiğini düşündüm.
Pensei que soubesse do Dante e se tivesse metido num avião de volta.
Dante, Andre'nin eski uyuşturucu arkadaşlarından olduğunu söyledi.
O Dante diz que era um dos traficantes velhos amigos do Andre.
Dante'ye inanmıştım.
Eu acreditava no Dante.
Eğer Dante kaçtıysa, güvenlik görevlisinin kaybolmasını nasıl açıklıyorsunuz?
Se o Dante se foi embora, como explica o guarda desaparecer?
Dante?
E o Dante?
Organize suça karışmış birkaç adam o gece Dante'yi arıyormuş.
Uns tipos que podem estar metidos em crime organizado... procuraram o Dante naquela noite.
Dante temizdi.
O Dante estava limpo.
Andre'nin başı ne zaman belaya girse Dante kurtarır.
Sempre que o Andre se metia em sarilhos, o Dante safava-o.
Dante ve Andre, Catskills'de, Andre'nin kampa getirdiği bir adam yüzünden tartışmışlar.
O Dante e o Andre discutiram em Catskills... por causa de um tipo que o Andre levou lá.
Ama Dante kendini ondan sorumlu hissediyordu.
Mas o Dante sentia-se responsável por ele.
- Maçtan bir gece önce son dakika işlerini halletmek için şehire geri döndüm ve Dante beni aradı.
- Na noite antes do combate... fui à cidade tratar de uns assuntos de última hora... e o Dante telefonou-me.
Dante'nin mali durumunda bir şey var mı?
Alguma coisa nas finanças do Dante?
Kayıtları geçen hafta Dante Jones'e bir ev sattığınızı gösteriyor.
Os registos deles demonstram que vendeu uma casa a Dante Jones.
Birkaç ay önce Dante beni aradı.
O Dante telefonou-me há alguns meses.
Dante burada uyuyor olmalı.
Deve ser aqui que o Dante dorme.
Dante'nin antrenörü onu robot resimden Andre'nin uyuşturucu arkadaşı olarak teşhis etmiş.
O treinador do Dante identificou-o como o amigo do Andre.
Bayan Marks, Dante Jones'in banka hesabından size yazılmış birkaç çek ile karşılaştık.
Menina Marks, deparámos com diversos cheques... da conta bancária do Dante Jones passados em seu nome.
Dante'nin çocuğu olduğunu bilmiyordum.
Não sabia que o Dante tinha filhos.
Yani Dante, Andre'nin ödemelerini kapatıyordu?
Então o Dante fazia os pagamentos do Andre? Sim.
O zaman parayı Dante'den istemeliyim!
Então talvez devesse pedir o dinheiro ao Dante!
Yani Dante'yle de mi yatıyordunuz?
Também dormia com o Dante?
Dante çekleri bana direkt göndermeye başladı.
E o Dante começou a enviar-me os cheques directamente.
Dante'yi hayır.
Ao Dante, não.
Dante'nin o kadar nakiti yoktu.
O Dante não tinha tanto dinheiro.
Annesi, Andre'nin, Dante'nin yatırımlarına yardım ettiğini söylememiş miydi?
A mãe não disse que o Andre ajudava nos investimentos do Dante?
Dante onu yakaladı, bırakması için tehdit etti, Andre sertleşti.
O Dante apanha-o, ameaça cortar-lhe as asas, e ele fica violento.
Lütfen Dante'yi benim için bulun.
Por favor, encontre o Dante.
Sokaklarda, maça saatler kala Dante'den büyük para çekildiği lafı dolanıyor.
Diz-se na rua que a maioria das apostas era contra o Dante... nas horas anteriores ao combate.
Dante yenilmek istemedi.
O Dante não queria perder de propósito.
Dante kaçtı ama maalesef bedelini Andre ödedi.
O Dante fugiu e, infelizmente, o Andre pagou o preço.
Dante böyle bir şeyin bir daha olmasını engellemek için her şeyi yapardı.
O Dante faria tudo para impedir que voltasse a acontecer.
Dosyamdan Dante'nin resmini aldı.
Tirou a fotografia do Dante da minha capa.
Dante gibi korkak olduğumu söyledi.
Disse que eu era um cobarde como o Dante.
Dante'yi buldun mu?
Encontraste o Dante?
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama bence senin çocuk Dante panikledi.
Sabes, detesto dizer-te, mas acho que o teu amigo Dante entrou em pânico.
- Dante'nin menajeri Chris Rowland mı?
- O promotor do Dante, o Chris Rowland?
Maçtan bir gün önce Andre'nin Michael Chambers'ı neden Dante'nin kampına götürdüğünü biliyor musun?
Sabe por que o Andre levou o Michael Chambers... - ao acampamento do Dante no dia antes?
Dante'nin maçta yenilmesi için Andre'ye üç yüz bin dolar verdin.
Deu ao Andre $ 300.000 para que o Dante perdesse de propósito.
Sadece Dante'ye yardım etmeye çalışıyordum.
Só estava a tentar ajudar o Dante.
Aman Tanrım, Dante.
Meu Deus, Dante.
Dante, buna karışmam doğru mu bilmiyorum.
Dante, não sei se me posso envolver nisto.
Dante'yi dünyadaki bütün kötü şeylerden korumaya çalışıyordunuz.
Estava a tentar proteger o Dante de todas as coisas más do mundo.
Ama Dante'yi Andre'den koruyamadınız.
Mas não o podia proteger do Andre.
Onlar Dante'dendi.
Eram do Dante.