Darin translate Portuguese
194 parallel translation
Ben Henry Darin.
Fala Henry Darin.
- Henry Darin mi?
- Henry Darin?
Dur, Darin, ben hallederim. Bu harika.
Dá cá, Darin, deixa-me fazer isso.
Darin.
Darin.
Darin ve ben birkaç hafta önce geldik.
O Darin e eu viemos para cá há algumas semanas.
Darin ve Ben.
O Darin. Eu.
Darin!
Darin!
Darin galiba annen senin için endişeleniyor.
Darin penso que a tua mãe está preocupada contigo.
Değişiklik var mı, Darin?
Alguma alteração, Darin?
Darin'in köpeği kusara bakmazsa, tasma kliplerini de kanca olarak kulanı cam.
Se o cão do Darin não se importar as molas da trela vão ser os meus mosquetões extra.
Darin yaralıyken yemeyeceğini söyledi.
O Darin disse que ela não come enquanto estiver ferida.
Bak, Darin kartallar ayrılırsa yumurtaların üzerine oturup yavruları büyümemeyi başaramayacaklarını söyledi.
Olhe, o Darin disse que se as águias se separam nunca vão poder chocar os ovos ou criar os filhotes.
Darin, bu adam aynı kişi mi...?
Darin, tens a certeza que este homem é o mesmo...
- Kaç, Darin!
- Corre, Darin!
Darin, bu büyükbaba'na aitti.
Darin, este era do teu avô.
Bobby Darin, Perry Como. Tony Bennett.
Bobby Darin, Perry Como, Tony Bennett.
Benim için Darin'le konuş.
Tem uma conversa com o Darin.
Darin.
Darin?
Bu da diğer oğlum, Darin.
E este é o meu outro filho, o Darin.
- Merhaba, Darin.
- Olá, Darin.
Bak, bu Darin Romick, yaşayan en harika illüzyonist.
- É o Darin Romick o maior ilusionista vivo.
Darin Romick orada değildi ama asistanı bizimle konuşacağını söyledi.
O Darin Romick não estava, mas a assistente falará connosco.
Darin Romick yaşamış en harika kişi... ve sırlarının açığa çıkmasından hoşlanacağını sanmıyorum.
O Darin Romick é o maior mágico que já existiu. E acho que não ia gostar de ver revelados os seus segredos.
Ay ve yıldız deseni 2 kutu yapmışlar... ve her ikisi de Darin Romick'e ait.
Foram feitas apenas duas com aquele modelo e ambas pertencem a Darin Romick.
Darin 1 sene kadar önce çok zor bir dönemden geçti.
O Darin passou por uma fase muito difícil há um ano.
- Darin'in yaptığını düşünmüyorsunuz...
- Não acha que o Darin...?
Bayanlar ve baylar, Darin, Romick.
Senhoras e senhores, Darin Romick.
Darin Romick'in tüm hayatı boyunca kendi fikri olmadı.
Darin Romick nunca teve uma ideia sua durante toda a vida.
Rahatla, Darin.
Relaxa, Darin.
Darin Romick onu bulduğumda beş para etmez kart hilecisiydi.
O Darin Romick era um batoteiro falido quando o encontrei.
Bobby Darin'in şarkısını.
A canção do Bobby Darin.
- Bobby Darin değil.
- Não é do Bobby Darin.
- Evet, Bobby Darin.
- Sim, a canção do Bobby Darin.
Corey Hufferd, Darin Oswald, Burke Roberts ve -
Corey Hufferd, Darin Oswald, Burke Roberts e Billy...
Peter.
- Darin Peter.
D.P.O. Darin Peter Oswald.
- D.P.O. Darin Peter Oswald.
- Tanrım, Darin, beni korkuttun.
- Céus, Darin, assustaste-me. - O quê?
Merhaba, Darin, az önce telsizle haber verdiler.
Darin, acabei de receber uma chamada pelo rádio.
Terbiyeli olmak para ile değil, Darin, bedavadır.
As boas maneiras não custam dinheiro, Darin. São grátis.
Kızlar senin gibi geğiren bir serseriyi ne yapsın ki?
Que rapariga é que vai querer um idiota como tu que arrota? - Darin?
- Hey, Darin? - Bilsen şaşardım zaten.
- Talvez ficasses surpreendida.
- Darin Oswald.
- Darin Oswald. - Mas por que razão?
Darin tuhaf biridir. Bunu inkâr edecek değilim.
O Darin não vale muito, sou a primeira a dizê-lo.
Darin'in dolabında bir yıllık var.
Há um livro de curso no armário do Darin.
- Kiveat. Darin'in çalıştığı tamirhanenin adı Kiveat Auto Body.
A garagem onde o Darin trabalha chama-se Auto Kiveat.
- Darin Oswald hakkında soracaktım.
- Gostava de falar consigo sobre o Darin.
Tüm gördüğü Darin Oswald'ın, Kiveat'ın göğsüne dokunduğuymuş.
Só viu o Darin Oswald a tocar no peito do Kiveat.
- Darin. - Bana dokunma, dostum!
Não me toque, meu.
- Darin, hayır. - Ama yapabilirim.
- Darin, não.
- Oh, Darin, Lütfen.
- Darin, por favor.
Darin Oswald.
Darin Oswald.