English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ D ] / Defalarca

Defalarca translate Portuguese

2,439 parallel translation
Bunu konunun üstünden defalarca geçtik. En yakın telefon, bizden 300 kilometre falan uzakta.
Sim já falámos disso, não há um telefone em 300 km à volta.
Bu konuyu Lacey ile defalarca konuştum.
Já tive esta conversa mais do que uma vez com a Lacey.
Bir hemşire olarak iyi beslenme ve dinlenmenin strese iyi geldiğine defalarca kez şahit oldum.
Enquanto enfermeira vi várias vezes que a melhor receita para o stress é descanso e boa comida.
Bu mektubu defalarca zihnimden geçirdim ve dokunaklı bir şeyler yazmak istedim.
Escrevi esta carta na minha cabeça tantas vezes... Eu queria fazer uma coisa tão bem feita mas parece que não encontro as palavras.
Bakın, nişancılar hedef alanlarını özel modellere göre defalarca tararlar.
- Não falhou. Os atiradores são treinados a analisar a área. Uma e outra vez em padrões específicos.
Benden aynı şeyi daha önce de defalarca istedin.
Nunca me pediste muitas vezes antes.
Anayasa Mahkemesi'ne kadar bir seri mahkeme Bay James Meredith'in Mississippi Üniversitesi'ne kabulünü defalarca uygun görmüştür.
Uma série de tribunais, até chegar ao Supremo Tribunal, determinaram reiteradamente a entrada de Mr. James Meredith na Universidade do Mississípi.
Sen ve adamların gemiye geldiğinden beri bu gemiyi defalarca yok olmanın eşiğine getirdiniz.
Desde que vocês vieram para bordo, levaram a nave quase até à destruição.
Köprüüstünde Dr. Franklin'i defalarca gördüm ve onunla konuştum.
Tenho visto e falado com o Dr. Franklin muitas vezes, na ponte. Então, foi isso que lhe aconteceu?
Simulasyonu defalarca çalıştırdık.
Corremos a simulação uma dúzia de vezes.
Defalarca adını haykırmıştım.
Continuava a chamar pelo nome dela.
Tabii ki bütün dünya senin ölümünü defalarca seyretmeden önce benim kimliğimle ilgili tüm bilgiler kaldırılacaktır.
Claro que todo o relacionamento com a minha identidade, será removido antes do mundo se gladiar a ver-vos morrer, uma e outra vez...
Senden defalarca özür diledim, Nihal.
Já implorei o teu perdão, Nihal.
Defalarca aradım.
Liguei-te várias vezes.
Sanırım kullanıma göre defalarca yeniden oluşturulmuşlar ve bugün bile, su geri dönüşüm planları için duyurulmuşlardı.
Assim de uma maneira ou outra, creio, tinham de ser modificados, para se adequarem aos anunciados planos de reciclagem de água.
Onlarla defalarca yattım. Bazen, belki yüzlerce kez.
Já dormi com elas muitos vezes, talvez centenas de vezes.
Ayrıca Quebec civarındaki ATM'lerden son birkaç ayda defalarca para çekmiş. Kanada'ya mal yolluyordun sen.
E ela retirou dinheiro nos últimos meses... em vários locais no Quebec.
Düzgün yapana kadar defalarca.
Mais e mais, até o fazermos bem.
Defalarca dosyalara baktım ama sorun olan kısım ; ne aradığımı bilmiyorum ki.
Já examinei o ficheiro uma dúzia de vezes, o problema é que não sei o que estou a procurar.
Hikâyemin üzerinden defalarca geçtim.
Já decorei a minha história.
- Bunu defalarca konuştuk.
- Já falámos tantas vezes disto.
Evet, ama son yıllarda defalarca başvurduk.
Mas já tentámos várias vezes... -... ao longo dos últimos anos, como pode ver. - Sim.
Evet, beni suçladığını biliyorum ve defalarca burayı aradı.
Eu sei, telefonou-me várias vezes.
Defalarca.
Repetidamente.
Bence bunu defalarca yapmıştır.
Aposto que o fez muito mais vezes.
Keşke kamerayı bir hafta önce gizlemiş olsaydım. Bunların çok daha fazlasını çekerdim ve annemler defalarca bana elektrik vermezdi.
Se tivesse escondido a câmara na semana passada, teria apanhado tudo isto, e os meus pais não me electrocutavam tantas vezes.
Bu lanet sandalyeye defalarca oturmama rağmen bu sefer ki rahat.
Embora, já me tenha sentado nesta cadeira muitas vezes. Até é repousante.
Defalarca.
Muitas vezes.
Görünüşe göre, boru veya sopa gibi ağır silindirik bir şeyle defalarca vurulmuş.
Aparentemente, foi atingido várias vezes. Com um objecto cilindrico, tipo um cano ou um bastão.
Sol şakağına defalarca ağır bir cisimle vurulmuş.
Parece que foi golpeada várias vezes na têmpora esquerda.
Defalarca karısını dövmüş, kadın da kızı Kristi Anna'yı alarak adamı terk etmiş.
Agrediu a mulher várias vezes, depois ela deixou-o, e levou a filha Kristi Anna, com ela.
Bunu kendime defalarca soruyorum ve sanırım cevap "evet".
Pergunto-me isso, muitas vezes. Acho que a resposta é "sim".
Size defalarca açıklamış olduğum üzere Paris'te param var ama şu anda müsait değil.
Como já lhe expliquei inúmeras vezes. Tenho dinheiro em Paris, mas está bloqueado.
Silahlar, ilk sahiplerinin ardından defalarca el değiştirmiş.
Elas mudaram de mão tantas vezes, desde o primeiro dono...
Vücut parçalarını günler boyunca bıçaklarla defalarca keserlerdi.
Eles pegavam em facas, retalhavam partes do corpo para além do limite.
Böyle olduğuna inanmak için kendi kendine bu hikâyeyi defalarca tekrar mı ettin?
Contou a si mesmo essa versão tantas vezes que acredita mesmo nela?
Bluzumun ve sutyenimin arkasından defalarca göğüslerime dokunmasına izin verdim.
Deixei que tocasse directa e repetidamente nos meus seios.
Hayır, bütün çatalları defalarca kontrol ettim.
Não, verifiquei duas vezes todas as bifurcações.
Limburg'a defalarca gittim.
Sim, Limburg. Estive lá muitas vezes.
Oh, ve benim kraliçenin defalarca ganimetleri olmalı.
Minha rainha os teus caprichos vão ser atendidos repetidamente.
Bu yüzden defalarca soğuk içki gönderdiler.
Eu sei, por isso é que mandaram este tipo. Os asiáticos trazem má sorte.
Seni defalarca en iyi arkadaşım olarak gösteriyorum.
Disse várias vezes que és o meu melhor amigo.
Emirlere uyuyordum aynen senin defalarca yaptığın gibi.
Estava a cumprir ordens... Como tu fizeste tantas vezes.
Alex, sana defalarca Bölüm'den çıkman için fırsat verdim ama sen hiçbirisini kullanmak istemedin.
Alex, eu dei-te muitas hipóteses para deixares a Divisão, e tu passaste em cada uma delas.
Yardım etmem için geldiğinde sana defalarca söyledim fakat önceden de söylediğim gibi bu işin uzmanı değilim.
Fico feliz que tenha vindo ter comigo pedir ajuda, mas como lhe disse antes, não sou nenhum entendido.
Neyse, adam daha ince de defalarca aramıştı ve tavrı hep aynı.
De qualquer forma, esse senhor já ligou várias vezes, e a sua maneira tem sido sempre a mesma.
Grey's Anatomy'nin her bölümünü defalarca izledim.
Assisti a todos os episódios de Grey's Anatomy.
Bunu defalarca ama defalarca yaptım.
Já fiz isto muitas vezes.
Britches, daha önce defalarca kez bunu konuştuk.
- Porquê, Blake? Britches, já discutimos isto milhões de vezes.
Az önce defalarca vurulduk.
- Fomos demasiado atingidos. - Qual o valor mínimo de segurança?
Defalarca mektupları gördüm.
Deve achar que eu sou parvo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]