English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ D ] / Dâhil

Dâhil translate Portuguese

1,703 parallel translation
İşte o sırada olaya Bonnie dâhil olacak.
É nessa altura que entra a Bonnie.
Kardeşini kurtarmak için her şeyi feda etti seni de dâhil.
Sacrificou tudo para salvar o irmão. Incluindo a tua pessoa.
Eğer bu soruşturmaya dâhil olmaya yeltendiğini görürsen işte o zaman izin veriyorum, onu vurabilirsin.
A menos que o vejas a tentar participar na investigação. Nesse caso, estás autorizado a dar-lhe um tiro.
- Eski eşiniz de buna dâhil mi?
- Incluindo a sua ex-mulher? - Sim.
Harlan bölgesiyle olan tüm bağlarını kesmeni şart koşuyorum her şeyi bırakacaksın demek istiyorum, buna Bennett'ler de dâhil.
Com a condição de isso cortar os laços entre ti e Harlan. E refiro-me a tudo, incluindo os Bennett.
Bence şu anda içine düştüğün durumdan kurtulmak için her şeyi yapar ve söylersin. Ölü kardeşim de dâhil.
Acho que agora, vai fazer ou dizer tudo para sair desta confusão em que se meteu, inclusive sobre o meu irmão morto.
Bunu biliyorsunuz ama en üstü de dâhil her seviyedeki suçla ve yolsuzlukla savaşmak benim görevim.
Sabe disso. Mas digo que o meu trabalho é combater o crime e a corrupção, inclusive ao nível mais alto.
Büyük bir RICO davası açacağız. Romero da dâhil.
Estamos a tentar um caso de crime organizado, com o Romero envolvido.
"Dâhil" derken?
Envolvido como?
Hayatlarına dâhil olamazsın.
Participar das suas vidas.
Polisin dâhil olduğu iki türlü çatışma vardır :
Há dois tipos de tiroteios a envolver polícias que eu trato :
- Senin aleyhinde cinayet, uyuşturucu satıcılığı haraç kesme de dâhil birçok suç için ifade verecek.
Ele vai testemunhar contra si numa lista de acusações, incluindo o homicídio, tráfico de drogas, extorsão...
Buna siz de dâhil misiniz, efendim?
E inclui a senhora?
Seni vasiyetime dâhil edeyim mi?
Devo incluir-te no meu testamento?
Bir hiç uğruna olaya dâhil olduğumu söyleme sakın bana.
Quer dizer, diz-me que não pus a cabeça de fora para nada...
Kimileri bunu ahlâkî hak görüyor ki ben de kendimi bu gruba dâhil ediyorum.
Alguns chamam de direito moral, e eu sou uma dessas pessoas.
Her neyse, tam bu sırada sen konuya dâhil oluyorsun.. ... hastalığının teşhisinden başlıyorsun. 1 ve 2. sayfalarda.
De qualquer maneira, é aí que tomarás o controlo, começando pelo teu diagnóstico, páginas um e dois.
Şu an üç farklı kıtada Louis Pasteur da dâhil olmak üzere topluluğumuzun ileri gelen beyinleri sentetik kan üzerinde çalı- -
Agora, em três continentes, as mentes mais brilhantes da nossa comunidade, incluindo Louis Pasteur, trabalham na síntese... - Pasteur é vampiro?
Bütün hayvanlar diyorum ; insanlar da buna dâhil.
Qualquer animal na terra, incluindo outras pessoas.
Polo sporu ücretleri de dâhil!
Incluindo as dívidas do pólo!
Eğer ARC'a dâhil oldularsa, göz kulak olabilirsin.
Se eles continuassem no CPA, poderias vigiá-los.
Sanırım, Abby'yle Connor'ın askeri kurallar yürürlüğe girmeden önce eski personelimiz olduğunu düşünürsek, teknik olarak o kurallara dâhil olmadıkları ortaya çıkar.
- Philip. Dado que a Abby e o Connor foram contratados antes da regra sobre os passado militar entrar em vigor, tecnicamente, não estão sujeitos a ela.
Hepsini, yani Rex de dâhil mi?
Todos, mesmo o Rex?
Tüm KVK memurlarım silahlarını teslim ettiler, ben dâhil.
Todos os meus oficiais da APS entregaram as suas, excepto eu.
KVK ve SF'ler dâhil.
APS e expedicionários também.
Buna babam da dâhil.
O meu pai também.
Ama hepimizin çocuğu kayıp, Tom da dâhil.
Mas todos temos crianças desaparecidas, incluindo o Tom.
Genç Vettius da buna dâhil.
- Incluindo o jovem Vettius.
Hayatını istediğin gibi yaşayabilirsin. Ama eğer ki, eğer ki AS piyes sınavın da dâhil notların A'nın altına düşerse Mayberry'ye dönersin.
Vive da forma que quiseres, mas no momento, no momento em que obtiveres uma nota menor que 20, a começar com a peça de teatro, voltarás ao Mayberry.
Hayır. Gönüllüler listemiz de dâhil, her şeye baktım.
Verifiquei tudo, incluindo a lista de voluntários.
Alacağımız intikama, bu haneye saldıran herkesten öç aldıktan sonra intikam diyebiliriz. Genç Vettius da buna dâhil.
A vingança seria inútil, se não fosse preenchida com uma retribuição contra todos os que prejudicaram esta casa, incluindo o jovem Vettius.
Harcanmış gençliğime bakıp oyuna hâlâ dâhil olan biri var mı diye bakarım.
Eu podia voltar à minha louca juventude, ver se ainda conheço alguém...
Hazırlık maçları ve playofflar da dâhil.
Pré temporada e finais.
Playofflar da mı dâhil?
Play-of's também?
Ama görünen o ki yaklaşık yedi ay içinde hayatımıza ulu bir çınar ya da onun gibi bir şey dâhil olacak. Bu yüzden, artık plan yapmam gerek.
Mas um carvalho poderoso ou lá o que é vai aparecer nas nossas vidas daqui a uns sete meses, portanto agora tenho de fazer planos.
O karın diye çalışmaya dâhil etmeme düşüncesinden sıyrılman gerek.
Tens de deixar de pensar nela apenas como tua mulher.
- Chuck'ı sonra dâhil ederiz.
Podemos envolver o Chuck depois.
Beni de davaya dâhil ettiğin için teşekkürler.
Obrigada por me trazer.
Bu kişi belirli bir projeye aşırı derece odaklanmış durumda. Başkasını işine dâhil etmiyor.
É uma pessoa extremamente obcecada com um único projecto e que se fecha do resto.
Bu kısmı şarkılara dâhil etmezler.
Não põem essa parte nas canções.
Karev, arkanı kolla çünkü fare J. beni yarışa dâhil etti.
Karev, tem cuidado, porque o rato J fez de mim um forte candidato.
Ama gösteri devam ediyor herkes oyuna dâhil.
Mas isso só prova que não podemos excluir ninguém.
Cinayet de dâhil.
Incluindo... homicídio.
Patrona ötüp, ben dâhil teşkilatın yarısını nezarete mi attıracaksın?
Vai em frente, prende metade da força, incluindo eu mesmo.
Annesi de dâhil herkesten önce yeğenimle iyi bir zaman geçirmeliyim.
Passar tempo de qualidade com a minha sobrinha antes de todos, incluindo a mãe.
Buna ben dâhil değildim.
Não me incluía a mim.
O yüzden ya hep ya hiç dediler. Onu da olaya dâhil edecekmişim, yoksa işlerini başka yerde görürlermiş.
Disseram que era tudo ou nada, teria de convencê-lo, senão iriam fazer negócios noutro sitio.
Onu da dâhil etmek için vurdun mu adamı? Hayır!
- Para isso disparou contra ele?
Sen dâhil kimse böyle bir şeyin getireceği acıları çekmek istemez.
E ninguém, inclusive você, vai querer sentir a dor que isso causará.
Sen bu işe dâhil değilsin.
Não fazes parte disto.
Hem kendi pisliğimizi temizleriz hem de Bakan'ın Noel tebriki listesine dâhil olursun.
Está bem.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]