English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ E ] / Elden bir şey gelmez

Elden bir şey gelmez translate Portuguese

41 parallel translation
- Elden bir şey gelmez.
- Bem, é inútil.
- Bazı şeyler için elden bir şey gelmez.
- Foi no que deu.
Onlar öldükten sonra elden bir şey gelmez çünkü.
"Ninguém pode ajudar os pais quando já estão na sepultura."
Elden bir şey gelmez.
Não o podemos evitar.
- Elden bir şey gelmez.
- Não o podemos evitar.
Görev başındaysan elden bir şey gelmez, değil mi?
Não é divertido passar a noite aqui, não é?
Elden bir şey gelmez.
Não dá para ajudar.
Ne yapalım, elden bir şey gelmez.
Não se pode fazer nada.
Elden bir şey gelmez.
Quanto a isso nada há a fazer.
Elden bir şey gelmez.
Não posso evitá-lo.
Ama senyaku için olduğundan, elden bir şey gelmez.
Mas com é pelo elixir da vida, temos que nos sujeitar.
Yardım etmek isterdim, ama elden bir şey gelmez.
Eu adoraria ajudar, mas isso está fora das minhas mãos.
Aslına bakarsan sen bir batakhane gülüsün, elden bir şey gelmez.
O facto de seres um hispânico seboso, não tem nada a ver.
İş bir şekilde devam etmeli ve bunun için ödeyeceğim bedel buysa, elden bir şey gelmez.
Tenho que manter o negócio e se esse é o preço, não há nada a fazer.
Şayet bunun için çabalıyorsa bir kanıt sunulmadığı müddetçe ne diyeyim, elden bir şey gelmez.
Mas, se ele está a tentar isso, não há nada que o indique. A não ser que encontremos algo.
Olmuşu değiştirmek için elden bir şey gelmez.
Nada pode mudar o passado.
Elden bir şey gelmez.
Agora não podemos fazer nada.
Pekala, ona da elden bir şey gelmez.
- Bem... Isso não pode ser evitado.
Ama biri seçilince, elden bir şey gelmez.
Mas não é possível fazer nada, quando se é escolhido.
Elden bir şey gelmez mi?
É simplesmente como é?
- Ama elden bir şey gelmez.
Mas, é assim que é.
- Bana tekrar bu tabiri kullanma. - Elden bir şey gelmez.
Nunca uses essa frase novamente... "É assim que é".
- Ama, arkadaşım... elden bir şey gelmez.
- Mas, meu amigo, é assim que é.
- Elden bir şey gelmez.
É assim que é.
Elden bir şey gelmez mi?
Nada pode ser feito?
- Elden bir şey gelmez.
- Não podem ser evitadas.
Yaralılarla ilgilenildi ve ölüler için elden bir şey gelmez.
Os feridos já foram tratados. E não podemos fazer nada pelos mortos.
Üzücü bir durum ama elden bir şey gelmez.
É triste, mas não há nada que possa fazer.
Sisteme bir kez girdi mi elden bir şey gelmez.
Assim que entra no sistema, não há nada que eu possa fazer.
Hepsi aynıdır, bu konuda elden bir şey gelmez.
Elas são iguais, não há nada a fazer.
Elden bir şey gelmez.
Não posso evitar.
Birliğimden ayrılmak zorunda kaldım ama elden bir şey gelmez.
Tive de desistir da minha comissão, mas não pude fazer nada.
Elden bir şey gelmez. Şimdi söyle bana öğrencime ne oldu.
Diga-me o que aconteceu ao meu aluno.
Durumunu anlıyorum Jackson ama korkarım ki annenler için elden bir şey gelmez.
Compreendo, Jackson, a sério, mas, receio que a tua mãe seja uma causa perdida.
San Antonio'da haber çıkmıyorsa elden bir şey gelmez.
Lamento se não acontece nada em San Antonio.
Onun için elden artık bir şey gelmez ama bana öyle geliyor ki hiç böyle hırsız görmemişsindir.
É tarde demais para fazer alguma coisa quanto a isso, mas parece-me que nunca viste um ladräo como este desde que eu nasci.
Elden başka bir şey gelmez...
É tudo o que podes...
Elden bir şey gelmez.
Não podemos fazer nada.
- Öyleyse, elden hiç bir şey gelmez.
- Então, nada pode ser feito.
Ancak bazen elden "kek" bir şey gelmez.
Mas às vezes, não há nada que você possa "comer".
Elden bir şey gelmez.
Não dá para evitar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]