English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ F ] / Fedex

Fedex translate Portuguese

127 parallel translation
Gerekli tüm malzemeleri Fedex'le Florida'ya gönderdim.
Mandei-lhe os documentos.
- FedEx.
- Federal Express.
FedEx formunu üç dakika önce imzaladın.
Recebeste a disquete há três minutos.
Bu arada Viking annemelere senin için bir paket göndermiş.
É verdade : a Viking enviou uma encomenda pela FEDEX, para ti.
Evet, sana FedEx'le göndermişlerdir.
! - Sim! Tenho a certeza que to enviaram pela FEDEX.
FedEx'le gelen paket duruyor mu?
- Olá. - Ainda tens a encomenda?
Elimizde onların bilgisayar kayıtlarında geçen FedEx U.P.S. posta servisinin ticari kuryeleri var.
Pedimos à FedEx, UPS, ao serviço postal e todos os correios comerciais para procurar nos registos.
Fedex'i arayıp üzerine bir not koymalarını söyleyeceğim.
Caraças. Vou ligar à FedEx a saber onde andam.
Eğer postalarınızı kargolarsanız, sizin adınıza açıp göndermekten memnun olurum.
Se me enviar a correspondência por FedEx, eu abro e vejo.
Fed-ex ile gönder! - Ne!
Manda-la pela Fedex!
Steve'e Fed-ex ile gönder!
- O quê? Manda-as pela Fedex para o Steve!
Fed-ex ile mi göndereyim?
Envia-las pela Fedex?
E-mail, telefon, faks makinası, kargo, teleks, telgraf.
- E-mail! Telefones, faxes, FedEx, Telex, telegramas, hologramas!
Bir posta kuruluşu ile geliyor. "Kişisel ve Gizli" olarak damgalanmış.
Vem pela FedEx, com o carimbo "Pessoal e Confidencial".
Şu FedEx kamyonunu görüyor musunuz?
Estão a ver aquele camião da FedEx?
Birgün, o bu adreste de duracak bir adam içeri girecek ve birkaç FedEx zarfını masama bırakacak.
E um dia, parará aqui... e um homem entrará e deixará cair sobre a minha secretária uns pacotes.
Demek sizce ben resim yapmak istesem, FedEx hemen gelir de gardiyanlar sadece terapi olduğunu mu düşünür ben hücremde çılgınca orijinalinden bir Monet'yi taklit ederken?
Acha então que se eu quiser pintar, é só vir o tipo do Fed Ex? E os guardas vão ficar a pensar que é terapia, enquanto eu na minha cela copio um Monet a partir do original?
Chinaman'dan haraç alırken FedEx kamyoneti açıktı.
Fui cobrar ao chinês e a carrinha da FedEx estava aberta.
FedEx normalde çok titizdir.
FedEx... nem brinques. Eles costumam ser muito cuidadosos.
Onlar FedEx ile geliyor.
- Vêm pela Fedex.
Bu yüzden her FedEx bürosunda bir saat vardır.
Por isso, todos os escritórios da FedEx têm um relógio.
Az önce ilk FedEx paketini teslim ettin.
Acabas de entregar a tua primeira encomenda da FedEx.
Bunu kendime yollama cüretinde bulundum. Memphis'ten ayrılmadan FedEx'ledim.
Tomei a liberdade de enviá-la para mim, pela FedEx, antes de sair de Memphis.
Tahiti Kule'ye, FedEx 88.
Controlo do Taiti, FedEx 88.
Tahiti Kule'ye, FedEx 88.
Controlo de Taiti, FedEx 88.
Tahiti Kule. FedEx 88.
Controlo de Taiti.
Görüş mesafemiz yok.
Aqui FedEx 88, a emitir às cegas.
Tahiti Kule, FedEx 88.
Controlo de Taiti, FedEx 88...
Tahiti Kule, FedEx 88.
Controlo de Taiti, FedEx 88.
Dört yıl önce FedEx ailesi 5 oğlunu yitirdi.
Há quatro anos, a família da FedEx perdeu cinco dos seus filhos.
FedEx!
FedEx!
İnanabiliyor musunuz bir ya da iki yıla kadar Meksikalı taşıma şirketleri... Birleşik Devletlere girecek sonra Meksikaya geri dönecekler... tıpkı UPS, DHL ya da FedEx gibi.
Já viram que dentro de um ano ou dois as companhias de camionagem mexicanas... vão poder ir dos E.U.A. ao México e voltar... com a mesma liberdade que a U.P.S., D.H.L., FedEx?
Mike, Elimize içinde resimler olan bir zarf ulaştı.
Mike, nós temos várias impressões no envelope da FedEx e da própria foto.
Bir daha öyle dersen, hayalarını koparıp, dalağını kızartıp kalbini FedEx ile annene postalarım, tamam mı?
Chama-me isso outra vez e fica com os tomates numa travessa, o baço num pau e o coração num embrulho, está bem?
Her gün kapısına FedEx'le "Skin" dergisi... ve bir kutu mendil gidiyor.
Todos os dias, recebe uma encomenda com uma revista pornográfica e uma caixa de lenços. Ali está o sinal.
Beş dakika içinde kitabı postaya vermem gerekiyor.
Tenho de apanhar a FedEx dentro de cinco minutos.
FedEx gibi mi?
Como pela FedEx?
- Sen bir FedEx adamısın.
- És um homem da FedEx.
Ertesi gün, Halkla İlişkiler yapan iki kız, FedEx'ten bilinmeyen bir Triple-X aldılar.
No dia seguinte, duas RP receberam uma cassete anónima da FedEx.
Eh, Fedex Kinko ile birleşti. Bir sürü ofisleri var.
Bem, há sempre o Kinko's.
Sally şirkette uyuşturucu bulundurmaktan tutuklandı.
Sally foi presa por usar a conta da FedEx da empresa... para despachar drogas.
Bu arada Fed Ex hesabına uyuşturucu gönderen de oydu.
Era ele quem distribuía drogas pela FedEx.
15.000 $ Iık FedEx için teşekkürler.
Billy, escuta! Obrigado pelos $ 15 mil.
Başrolü son gördüğümde Fedex reklamında oynuyordu.
Vi-o num anúncio da FedEx.
Kuryeyle göndermemişlerdi ama.
Hei, Kirby. Eles não estavam exactamente a usar a FedEx.
Yani fedex'i aramak yerine, beni mi aradın?
- Então ao invés de chamares a "FeDex", ligaste-me?
- Fedex kadar hızlıyız.
- Somos tão rápidos como a FedEx.
Laurie, Meksika dayız! Burada Fed-ex yok.
Laurie, estamos no México, não há Fedex aqui.
Neden FedEx değil?
Porque não um estafeta?
Fedex paketim nerde?
- Onde está a minha embalagem Fedex, perdeste-a?
Hayır, Fed Ex var.
Não, quem existe é o Fedex.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]