Fig translate Portuguese
100 parallel translation
Kapı açılıyor ve içeriye bir kurabiye giriyor.
As portas abriram-se e entrou a bolacha Fig Newton.
Fig, bekle!
Fig, espera!
- Eleventh and Fig'de.
- Na Eleventh com a Fig.
- Fig Newtons?
De figo? De chocolate?
Bırakın adı dilden dile gezen Charley Fig ile ya da muhasebecisi...
Ela que se desse com o notório Charley Fig, se quisesse.
İsterse masadan kalkabilir Fig.
Ela é livre de se ir embora, Fig.
Bütün gece oturup... Jimmy D'Abbs, Charley Fig gibi adamlarla kumar oynuyormuşsun.
Que passa a noite a jogar... com o Jimmy D'Abbs, o Charley Fig e outros dessa laia.
- Kim bu adam?
- Doug Ross, pediatra das Urgências,... este é Tony Fig, expedidor. - Quem é este tipo?
- Orada ne var Rory?
- Fig Newtons.
Sana gülmek istememiştik.
- Adoramos os teus Fig Newtons.
Onları onurlandırıp, gururla yiyeceğiz.
São só Fig Newtons.
- Öyleyse sorun yok. Hiç değilse Fig Newtons'ı keseyim.
Só para comprar os snacks de figo, por favor.
Ait ve fig'e gidiyorum. Polisleri ara.
Vou à Sixth com a Fig. Chame a polícia.
Reklamını yapmayacağı sponsor olmayan Ricky Bobby'nin ön camında bir Fig Newton çıkartması var.
Ricky Bobby, que nunca conheceu um patrocinador que não impingisse... Pensas que o NASCAR o vai penalizar por isso.
Bu çıkartma tehlikeli ve uygun değil. Ama Fig Newtons'a bayılıyorum.
O autocolante é perigoso e inconveniente mas eu adoro Fig Newtons.
Hayır, Fig Newton dedim.
Não, disse Fig Newton.
Borsada kaybettiğim zaman, tüm gün yatağa yatıp incirli kurabiye yerim.
Quando perco no mercado, fico na cama e como Fig Newtons ( biscoitos ) o dia todo.
İkincisi, kazanırsan o hep kurtarmaya çalıştığın Fig'deki aşevi için bahsin 10 katı değerinde bir çek yazacağım.
Se tu ganhares, eu vou passar um cheque de 10 mil para aquela cozinha de sopas na Fig para a qual tu estás sempre a tentar poupar, está bem?
Süs. Süs kim?
Fig. Fig quê?
Süs, küçük kardeşimin sakat beyni.
Fig, penso que a minha irmãzinha tem alguma coisa partida no cérebro.
Hayatta annenin evine adımımı atmam, Fig.
Jamais irei a casa da tua mãe, Fig.
Fig, arkayı kolla!
Depressa!
Fig nerede?
Onde está o Fig?
- Fig? Fig?
Fig?
- Tanrım!
Fig?
Hayvanat bahçesindeki bir maymunla Fig newton arasında ortak ne var?
O que tem um macaco do jardim Zoológico em comum com "Fig Newton"?
Güzel, daha genç görünüyorsun.
- Fig. Você parece mais jovem.
Protonlar, fotonlar, newtonlar, elektronlar, nötronlar... ve zaman... ve uzay...
Protões, fotões, fig-newtons, electrões, neutrões e tempo... e espaço...
Deodorant, Rulokat, iç çamaşırı...
Desodorizante, Fig Newtons, roupa interior...
Vernon'da doğu tarafındayız. Onları sıkıştırmamızı istiyor musun?
Vamos para leste em Vernon, passando a Fig. Quer que os mande parar?
Ich machen dachen zeit yachen... tick wagen fahr Fig Newton... in BMW en zag.
"Ich machen dachen zeit yachen... tick wagen fahr Fig Newton... in BMW en zag".
5. Caddenin köşesinde, kahveci Fig'de buluşalım.
Escuta, vemo-nos no cruzamento entre Bastidor e Fig, naquele bar.
5. caddedeki Fig'de görüşürüz.
Encontra-nos na 5ª com a Fig.
7 ve Fig'in birleşimi.
Rua 7th com a Fig.
Fig Newtons buradan mı geliyor?
É daí que vêm os figos Newton?
Hayır, Fig Newtons Massachusetts'te ufak bir kasabanın ismi.
Não, os figos Newton têm o nome de uma cidade do Massachusetts.
Fig Newtons, Massachusetts'te küçük bir kasabaydı. Bilim adamı değil.
Os figos de Newton têm o nome de uma cidade do Massachusetts, e não do cientista.
Sonra yerinde durması için Fig Newtons verdim, sırf dursun diye. Çünkü Fig Newtons'a bayılır.
Então, dei-lhe um Fig Newton só para a imobilizar, só para parar com aquilo porque ela adora Fig Newtons.
"Al canım, Fig Newtons." dedim.
E digo : "Toma, querida, toma um Fig Newton."
"Onlara Fig Newtons denilmiyor." dedi.
E ela : " Não se chamam Fig Newtons.
"Adı Fig Newtons."
Chamam-se Fig Newtons. "
"Hayır, canım. Onun adı Fig Newtons."
"Não, querida, chamam-se Fig Newtons."
Bu gerçek fig.
Este é um figo real.
Bones sence, bir patates tüfeği ve bir fasulye silahı her inç karede aynı Fig Newton'ları üretebilir mi?
Ei, Bones, achas que uma arma de batatas e uma arma de feijões Podiam gerar os mesmos Fig Newtons por metro quadrado?
Fig adında bir kertenkele hakkında gerçekten güzel kitaplar.
Uns muito bons... sobre um lagarto chamado Fig.
O halde Fig adında bir kertenkele duymamışsındır.
Então muito provavelmente nunca ouviu falar do lagarto chamado Fig.
Aslına bakarsan araştırmayı Harvard Seksoloji Bölümü'nden Doç. Dr. Helen Fig yapmış.
Na verdade, o estudo foi levado a cabo pela Dra. Helen Fig, sexóloga da Universidade de Harvard.
Bekle, güneye döndü Fig... - F-Figueroa.
- É para o sul na Fig...
- İncirli kurabiye.
- Fig Newtons?
Fig!
Fig!
Epps!
Fig!