English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ F ] / Flintstones

Flintstones translate Portuguese

51 parallel translation
"Gilligan" in adası ", "Çakmaktaşı Ailesi"
"A llha de Gilligan", "Os Flintstones".
Taş Devri gibi.
É como nos Flintstones.
Keşke New Jersey'de Taş Devri'ni seyrediyor olsam.
Quem me dera estar em New Jersey, a ver The Flintstones.
Karşınızda ÇakmaktaşIar!
Aqui estão os Flintstones!
" Çünkü ÇakmaktaşIarIa birIikte
" Com os Flintstones
* Taş Devri * * Biz taşdevrindeyiz * * Biz modern Taş devri ailesiyiz * *
Flintstones, somos os Flintstones Uma família moderna da idade da pedra
Burada Çakmaktaşlar yaşıyor olmalı.
Os Flintstones devem morar aqui.
Saat 3 oldu, ama Çakmaktaşlardaha yola çıkmadı.
São quase 15 : 00. Os Flintstones ainda não partiram.
- Hiç Taş Devri'nde oynadın mı?
- Tu não és um dos Flintstones? - O quê?
Bana da Çakmaktaş çiğnenen morfinden getirir misin?
Trazes-me a morfina mastigável dos Flintstones?
- Çakmaktaş çiğnenen morfin.
- Morfina mastigável dos Flintstones.
"Çakmaktaşlarla birlikteyken"
" Com os Flintstones
Şimdi sırada : Çakmaktaşlar, Jetsonlar ile tanışıyor.
Já a seguir, Os Flintstones Encontram os Jetsons.
Eğer Dino bir velociraptor olsaydı, bütün Flintstones'ları yerdi.
Se o Dino fosse um velociraptor, teria devorado os Flintstones.
Biri "Balayıcılar" ı aşırmasaydı asla... "Taş devri" yapılmazdı.
Se não tivesse havido alguém que plagiasse The Honeymooners não teríamos os The Flintstones.
- Taş Devri'ni severim.
- Adoro os Flintstones.
- Ben de Taş Devri'ni severim!
- Também adoro os Flintstones!
- Ben Çakmaktaşları seviyorum.
- Prefiro as dos Flintstones.
Baba, neden Çakmaktaşlar hiç plaja gitmezler?
Pai, porque é que os Flintstones nunca vão à praia.
Sanırım bunu "Taş Devri" nin bölümünde gördüm.
Acho que já vi isto num episódio dos Flintstones.
Çakmaktaş'ların elektrikli süpürgesini ödünç almıştı.
Pediu o aspirador dos Flintstones.
"Çakmaktaşlar" gibi mi?
- O quê? Como os Flintstones? - Está na Bíblia.
Hiç Taş Devri'ni izledin mi?
Alguma vez viste os Flintstones?
"Flintstones" reklamında oynamıştık.
Fizemos um anúncio às vitaminas Flintstones juntos.
Haydi ama baba, her yerden kesintiler yapıyorum benzin parasından kurtulmak için, arabada Taş Devricilik yapıyorum.
Vá lá, pai, estou a cortar em todo o lado. Para poupar gasolina estou a transformar isto num carro Flintstones.
League Of Their Own, The Flintstones...
- Sim. Liga de Mulheres, Os Flintstones...
* Çakmak taşlar, çakmak taşlar *
* Flintstones, conheça os Flintstones *
Bunu Cakmaktaslar'da gorebiliyoruz.
À excepção dos Flintstones...
Hatta birinde Çakmaktaşlar varmış.
E até tem aquela com os "Flintstones"!
Çakmaktaşlar mı?
Os Flintstones?
Çakmaktaşlar'la ilgili bir şeyler.
- Algo sobre os Flintstones.
Barney olmadan "Taş Devri" ni düşünebiliyor musun Ed Norton olmadan "The Honeymooners" ı?
Consegues imaginar "Os Flintstones" sem o Barney, os "The Honeymooners" sem o Ed Norton?
En sevdiğin film "Çakmaktaşlar Rock Vegas'ta" sanıyordum.
Pensei que "Os Flintstones em Viva Rock Vegas" fosse o teu filme favorito.
Şu Çakmaktaş haplarından aldım bir tane.
Ontem à noite fui a uma rave para bebés, fiquei agarrado a um multivi - taminico dos Flintstones.
O eski kaskı takınca aynı Taş Devri'ndeki periye benziyor.
E quando usa o capacete grande e velho, parece o Gazoo dos "Flintstones".
Bu çakmaktaşlar değil, Tavayla kafasına vurup düzelmesini bekleyemeyiz!
Isto não são os "Flintstones", Não basta dar-lhe na cabeça com uma frigideira!
Tam da çakmaktaşlar dövmesinin üstüne sapladın.
Acertaste-me mesmo na minha tatuagem dos Flintstones.
Bilirsiniz, zengin insanların sorunları. Yani hepinizin boruları ve odunları olsa da... Vay canına, şu kısa boyluda yumrularla kaplı bir sopa var.
Eu sei, problemas de gente rica, e apesar de vocês terem bastões e canos e o baixote ali ter um taco com altos, ao estilo dos Flintstones alguém tem uma pistola?
- Wilma, ba-bam-bam!
- "Meat the Flintstones."
Çakmaktaşlar'ı size Winston sigarası sundu.
The Flintstones foram apresentados pela Winston.
Ve o muhteşem çakmaktaşı parmaklarını.
- E os teus perfeitos... - Dedinhos dos Flintstones.
Vitamin sakızı da var isterseniz.
Tenho até gomas dos Flintstones.
"Çakmaktaşlar'daki kasabanın adı neydi?"
É como a cidade dos "Flintstones"?
Çakmaktaşlar'da mı?
Nos "Flintstones"?
Beni dinle, Flintstones simgeleşmiş bir klasiktir ve açık olarak şu gerçeği yansıtır...
Os Flintstones são um clássico que prova, claramente...
Taş Devri'ndeki çocuk o.
Esse é o miúdo dos Flintstones.
"Çakmaktaşlar Çakmaktaşlarla'la tanışın"
" E aqui estão os Flintstones
O biftek sanki "Çakmaktaş"'lardan kalmış gibiydi.
Sim. Aquela costela parecia saída directamente dos "Flintstones".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]