English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ G ] / Guido

Guido translate Portuguese

411 parallel translation
Profesör Guido, yönetici.
O professor Guido, empresário.
Beyefendiye ilgilenin.
Guido, atende ali o senhor.
Bak, Guido'nun ailesi bile Anzio savaşta ölünce adayı terk edip gitti.
Olha, aquela família inteira partiu para o continente, quando o Alfio morreu na guerra.
- Guido'yu çağır.
- Chama o Guido. - Está bem.
- Guido, saçını kes hadi.
É preciso dar uma aparadela no cabelo dela.
- Basit bir kesim, tamam mı?
É só para aparar, Guido. Está bem.
Guido, ben bu tarafa gideceğim. Tamam.
Desculpa, Guido, eu tenho de ir.
Gerçekten bilmek istiyorsan, Guido ve Fernando'ya sormam lazım.
Se queres saber, também marquei encontro com o Guido e com o Fernando.
- Merhaba, Guido.
- Guido!
Buzu hazırla, ahbap.
Faz lá esse gelo, Guido.
Burası çok güzel bir ev, Guido.
A tua casa é maravilhosa, Guido.
Sen iyi bir adamsın, Guido.
Guido, és um bom homem.
Iz, zavallı Guido'yu yalnız bırakma.
Oh, lz, Por favor não deixes o pobre Guido sozinho.
Guido!
Guido!
Çiftçiler arasıra kartalları vurması için Guido'yu tutarlar.
De vez em quando os rancheiros contratam o Guido para disparar contra as águias.
Oh, Guido ve Isabelle!
Oh, o Guido e a Isabelle!
- Guido!
- Guido!
- Haydi ona içeriyi gösterelim.
- Anda ver cá dentro, Guido.
Gel, Guido. Diğer şeyleri göstereyim.
Anda, Guido. quero mostrar-te o resto.
Neden Guido, bu evin bir parçası.
Mas, Guido, faz parte da casa.
- Guido, yine oraya gitmiyor değil mi?
Guido, ele não vai entrar outra vez, pois não?
Lütfen, Guido.
Por favor, Guido.
Merhaba, Guido.
Olá, Guido.
Lütfen, Guido, öldürme bizi!
Por favor, Guido, não nos mates!
En azından "Merhaba, Guido" de.
Ao menos diz "Olá, Guido."
Evet, Guido.
Sim, Guido.
Guido, ben çok üzgünüm.
Guido, lamento.
Guido?
Guido?
Guido, bak hava ne kadar karanlık.
Guido, Olha para a escuridão que está.
Aslında Guido'nun.
Ou a casa do Guido.
- Yakınlarda olmalılar, Guido.
- Eles devem estar perto daqui, Guido.
Yatır yere artık, Guido!
Atira-o para o chão, Guido!
Neden çeneni kapamıyorsun, Guido?
Porque é que não te calas, Guido?
- Sonra görüşürüz, Guido.
- Vejo-te por aí, Guido.
Guido!
- Guido!
Hey, koca Guido, nasılsın?
Vai-te... - Olá, Guidone! Como estás?
Eee, koca Guido. Tezgahta ne var? Dişe dokunur bir şeyler...
Guidone, preparas algo de bom?
Guido, bu siyah kadifenin kırışacağını düşünmüştüm.
Estava convencida que este vestido se iria amarrotar.
Guido uslu dur.
- Era um dinossauro... Guido! Está quieto.
Bak Guido. Küçük bir şey için bana söz vermiştin.
Guido, aquela coisa que prometeste...
- Guido, beni birazcık olsun seviyor musun?
- Guido... Mas gostas de mim?
Birazcık daha ilgilenemez miydin sanki?
Guido, não podias tratar tu disso?
Daha pek anlamadım.
Ainda não percebi bem, Guido.
Guido! Elimden geleni yapıyorum.
Guido, faço o que posso.
Zavallı Guido. Yorgunsundur.
Pobre Guido, deves estar cansado.
Bana daha anaç bakmam ve daha çok makarna yemem söylendi.
Ainda não sei nada. Disse ser maternal. - Guido.
İyi akşamlar. Selam, Guido.
Boa noite, comendador.
Guido, bir şey bilmediğim doğru değil mi?
Não sei nada, certo?
Ne demek bu?
Guido, mas o que significa?
Nasılsınız, Guido'cuğum?
Levanta-te, podes magoar-te.
Guido'ya yok mu?
- Obrigado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]