Günther translate Portuguese
61 parallel translation
HMS Royal Oak gemisini Scapa Flow'da batıran Günther Prien sualtı bombasıyla vuruldu ve öldürüldü [17].
Gunther Priem, que afundara o "Royal Oak" em Scapa Flow... foi atingido por uma carga de profundidade.
- Burada neler oluyor Günter? - Almanya'da neler oluyor?
O que se passa realmente aqui, Günther?
- Günter, o da burada.
Günther está cá.
Bu arada Günter o 40'lı yaşlarda, çekici biri ve Fransız değil.
Günther's tem 40 anos, atraente e não é francês.
- İyi akşamlar, Günther.
- Boa noite, Günther.
Gunter Rushien doğuya giden trende yerini aldığında kaderini öğrenmişti.
Enquanto o comboio que transportava Günther Ruschin viajava para Leste, ele soube do seu destino a partir de uma fonte inesperada.
Günther'den hediyeydi.
Era um presente de Günther.
Günther burada mı?
- Günther chegou?
Günther bunu çok söyler.
- Günther também diz isso.
Günther?
Günther?
Ilse ve Günther öpüşüyorlar.
Ilse e Günther estão se beijando.
Ilse ve Günther!
Ilse e Günther!
Günther, seni asla sevmedim.
Günther, eu nunca te quis.
Günther... Bu konuda konuşalım.
Günther... vamos conversar.
Aynı Günther ile, Ernst ve herkesle olduğu gibi
Igual com o Günther e Ernst e todos os demais.
Herzaman onun başarcağını,
Sempre achei que Günther ganharia
Günther öldü.
Günther morreu.
- Gunther mi?
Günther?
- Harvard mezunlarından, Profesör Malcolm'un'Kodelt Endüstri'deki araştırma ekibinden. - O olabilir mi?
"Günther Steinberg, formou-se em Harvard e juntou-se á equipa de investigação do Professor Malcom McKenzie nas Indústrias KodeIt." Será ele?
- Yemin ederim, kızı öldürürüm dedim!
- Juro que a mato. Largue a arma, Günther.
- Her şey bitti Gunther.
- Acabou-se Günther, largue a arma.
Bugün ABSP MK Ekonomi Sekreteri Günther Mittag Batı Berlin'deki,
"Hoje Günther Mittag, secretário da Economia na CC do SUD,"
Günther
Günther
Lütfen, Günther şimdi değil.
Por favor, Günther, agora não.
- Huu Günther, geliyorum.
- Günther. Aqui. - Ronnie?
Günther, üniformanda leke var.
- Tens manchas no teu uniforme.
Günther verdi.
Porreiro, não?
Hayatımda dünden beri değişen bir şey yok, Gunther.
Günther, a minha vida é igual à de ontem.
Bilmiyorum, Gunther.
Não sei, Günther.
- Elinde olan tek şey bu mu, Gunther?
- Só tens isso, Günther?
Gunther?
Günther?
Bu senin elinde, Gunther.
Está nas tuas mãos, Günther.
Elimden geleni yaparım, Giinther, ama arkanı kolla.
Farei o que puder, Günther, mas tem cuidado.
Gunther Bachmann?
Günther Bachmann?
Peki tipin ne, Gunther?
- Qual é o teu género, Günther?
Yapma, Gunther, muhtemelen onun hakkında senin bildiğin kadar şey biliyoruz.
Vá lá, Günther, provavelmente sabemos tanto sobre ele como você.
Lütfen bu olayda bizimle çalış, Gunther.
Por favor, trabalhe connosco neste caso, Günther.
Gunther, bankacı aradı.
Günther, o banqueiro ligou.
Öyle bir etkim yok, Gunther.
Não tenho esse tipo de influência, Günther.
Hadi, Gunther.
- Vá lá, Günther.
- Beni etkilemeye çalışıyorsun, Gunther?
- Está a tentar impressionar-me, Günther?
Gunther?
Günther.
Sağ ol, sevgili Pinky.
Obrigado, caro Pinky. Obrigado, Günther.
Sağ ol, Günther. Sağ ol, Kurt.
Obrigado, Wolf.
Günther yeraltı mezarlığında katledildi.
O Günther foi morto nas catacumbas.
- Günther Anders.
- Günther Anders.
Hazır olduğunuzda Günther e haber verin, o size ikametgahınızı gösterecek.
Avisa o Gunther quando estiveres pronta e ele mostrar-te os teus aposentos.
Onun hatası.
A culpa é do Günther.
Torpido gözünde Günter'in kartviziti olacaktı.
Os cartões de visita do Günther estão no porta-luvas.
- Gunther.
- Günther.
- Elbette, ne sandıydın?
Eram do Günther.