Hapı yuttum translate Portuguese
73 parallel translation
Hapı yuttum.
Estou num sarilho.
Şimdi hapı yuttum işte.
Agora estou mesmo tramado.
Hapı yuttum desenize.
Então isso significa...
Hapı yuttum.
Estou lixado! Lixado!
Hapı yuttum, beni katlettiler, paramı çaldılar.
Estou perdido! Estou a morrer! Eles levaram o meu dinheiro!
Hapı yuttum.
Estou perdido!
Beni kesti... - Hapı yuttum
- Estou perdido...
- Hapı yuttum.
Eu fui assassinado!
- Hapı yuttum.
Estou perdido!
Adalet, Tanrım! Hapı yuttum! Beni öldürdüler!
Assassinos Justiça, ó céu piedoso!
Tanrım! Hapı yuttum!
Estou a morrer!
Gerçekten hapı yuttum.
Estou mesmo lixado!
Hapı yuttum!
Estou lixado!
Hey... İşte şimdi hapı yuttum.
Agora estou mesmo em apuros.
Benim işim bitti Sandy. Hapı yuttum.
Sandy, estou feito num oito.
Şimdi hapı yuttum.
Que grande sarilho...
Hapı yuttum.
Estou morto!
Hapı yuttum.
- Estou tramado.
Eğer biri beni vurmak isterse, hapı yuttum.
- Podia ajudar-vos.
Bu sefer gerçekten hapı yuttum. Hayır, beş günde on beş bin dolar yapabilirim.
15.000 em 5 dias, posso conseguir.
Kokpit delinirse hapı yuttum.
Se a cabine estala, morro.
Genel olarak hapı yuttum, o yüzden söylemek zor.
Estou todo fodido, por isso é difícil avaliar.
Gerçekten hapı yuttum.
Estou mesmo lixado.
- Hapı yuttum.
- Estou lixado.
Hapı yuttum. Öyle söyleme.
É tarde demais, Geoff.
Eyvah! Hapı yuttum.
Meti o pé na argola...
Hapı yuttum!
Estou fodido.
Ve eğer geçemezsem o zaman hapı yuttum.
E se eu não passar, ela vai matar-me.
- Yani hapı yuttum diyorsun.
- Então estás a dizer que estou lixado.
Hapı yuttum.
Lixado.
Gerçekten hapı yuttum.
Estou mesmo lixada.
Öyleyse hapı yuttum.
- Então, estou lixado.
Hapı yuttum, değil mi?
Estou lixado, não estou?
Hapı yuttum.
... Vindo da cova - Então.. vou para a cova
Tamam, hapı yuttum, oldu mu?
Está bem, fiz merda.
Oh, hapı yuttum.
Oh, estou tão tramado!
O halde hapı yuttum. Ne hissettiğimi bilmiyorum.
- Então estou lixada Não sei o que sinto.
Eğer sana bunları getirdiğim öğrenilirse, hapı yuttum demektir.
Vou ser esventrado como uma sarda se descobrem que te trouxe isto.
O zaman hapı yuttum.
Então eu estou ferrado.
Ben hapı yuttum.
Estou tramado.
Hapı yuttum. 3 aydır TV kayıtlarımı dağıtıyorum ama hiçbir şey çıkmadı.
Ando a mandar a minha gravação há três meses, e nada.
Hapı yuttum.
Deixe que eu me afogue.
Hapı yuttum.
Fui caçado.
Şimdi hapı yuttum!
Estou lixado!
Ameliyat olamayacağımı biliyordum. Bu yüzden kendimi öldürmeyi denedim. Bir avuç hap yuttum.
Como não faria a operação tentei matar-me.
Senden kaçmak için bir avuç hap yuttum.
Tomei comprimidos para me livrar de ti.
Hapı yuttum!
Fiz merda!
Michael, eğer ifade verirse, hap yuttum demektir.
Michael, se ele testemunha, estou lixado.
Bir hap yuttum, sadece bir hap ve beni 24 saat uyuttu.
Tomei um comprimido. Um só. E dormi 24 horas seguidas.
Bu biraz utanç verici ama yanlışlıkla birkaç hap yuttum.
Isto é um pouco embaraçoso, mas eu... eu tomei alguns comprimidos por engano.
- Hapı yuttum ben.
- Eu estou fodido!