Hayal translate Portuguese
26,393 parallel translation
... belki de bir hayal, bilmiyorum ama... Gerçekti.
Um fantasma ou uma visão, não sei, mas ela era real.
Bu yüzden de bunu hayal edebileceğin en sadist şekilde yok etmen gerekiyor Unut gitsin
Por isso tens que destrui-lo no jogo mais sádico que poderes imaginar.
Hayal edilebilecek en kötü şeyleri yaptılar.
Fizeram coisas terríveis.
Hayal ettiğin şey, kardeş... Ahlaksızca.
O que tu imaginas, irmão, é impuro.
Böyle bir şeyi sesli olarak söyleyeceğimi hayal bile edemezdim.
É uma frase que nunca pensei que diria em voz alta.
Umarım her şey hayal ettiğin gibidir.
Espero que seja tudo o que tenhas imaginado e muito mais.
Beni hayal kırıklığına uğratmadın, Mazikeen.
Não me decepcionaste, Mazikeen.
İnsandan insana dolaşarak ardında hayal edilemeyecek bir yıkım bırakıyor.
Passando de humano para humano, deixando um rasto inimaginável de destruição à sua passagem.
İnsanlarla takıla takıla hayal görmeye başlamışsın, anne.
Acho que a ilusão humana está a meter-se em ti, Mãe.
Seni hayal kırıklığına uğrattığım düşüncesiyle yaşayamadım.
Não podia viver se te decepcionasse.
Bunu hayal bile edemem anneciği eğer bana küçücük bir iyilik yaparsan.
Nem sonharia fazê-lo, mamã... Se... me fizeres um pequeno favor.
Bu Nazi pislikleri halletmek için okulu bıraktım. Annemin hayal ettiği gibi değil ama ne yapabilirsin ki?
Sim, bem, desistir da faculdade para destruir cadáveres nazis não era bem o sonho da minha mãe, mas o que se pode fazer?
Bunun yerine inanılmaz bir hayal kırıklığısın.
Ao invés é uma inconcebível decepção.
Küçüklüğümden beri avukat olmayı hayal ettim çünkü bir fark yaratmak istiyordum.
Desde pequena, que sonho em ser advogada porque eu queria fazer a diferença.
Her zaman böyle durumlar için bir volkanın altında gizli bir sığınağın olduğunu hayal ederdim.
Sempre imaginei que tinha um esconderijo secreto por baixo de um vulcão para ocasiões destas.
Hayal ediyordum.
Que estavas a fazer?
Şarapları seviyorum. Kendimi hep yetiştiricisi olarak hayal kurmuştum.
Adoro vinho, sempre me imaginei como viticultor.
Bunu hayal etmiyordun. Hatırlıyordun.
Não estavas a imaginar nada, estavas a recordar.
Aklımdaki şey senin hayal edebileceğinden daha saf.
O que tenho em mente é mais puro do que possa imaginar.
Asla kavga etmezler, sinirlenmezler endişelenmezler ve seni hayal kırıklığına uğratmazlar.
Nunca discutem, nunca se exaltam, não se preocupam ou desiludem.
- Hayal ettiğimden daha zor.
É mais difícil do que imaginei.
Bu kadar kötüye gidebileceğini hayal edemezdim.
Nunca imaginei que corresse assim tão mal.
Hayal gücünün bir parçası mıyım sence?
Achas que sou um fragmento da tua imaginação?
Seni hayal etmedim.
Não te estou... a imaginar.
Rus kardeşlerimin yıllardır yapmayı hayal ettiği şeyi başardın.
Fizeste algo que os meus irmão russos já sonhavam há anos.
Ve CIA'nın eski başkanının Başkomutan olduğunu düşünürsek gerekli kaynaklar derken neyi kastettiğini hayal gücünüze bırakıyorum.
E com um comandante-chefe que tinha estado à frente da CIA... Bem, usem a imaginação e calculem o que significa "recursos apropriados".
Tüm bunlara sahip olacağımızı hayal etmiş miydin?
Alguma vez imaginaste que tivéssemos tudo isto?
Yeğenim büyürken bu anın geleceğini hayal bile etmezdi.
Quando a minha sobrinha era nova, eu pensava que este dia nunca chegaria.
Eğer kokain yasal olsaydı, ne olurdu hayal edebiliyor musunuz?
Imagina o que aconteceria, se a cocaína fosse legal?
Gözlerinin içine baktığınızda, şeytan sizi hayal kırıklığına uğratıyor.
Quando se olha para o diabo, é uma deceção.
Bu büyük hayal kırıklığıyla beraber korkarım programın sonuna geldik.
E naquela terrível decepção, Receio que seja hora de terminar.
- Hep bu anı hayal etmiştim.
Sonhei com este momento.
Küçük şekerleme damlan, seni hayal kırıklığını uğratmayacak.
O teu pequeno caramelo de manteiga não te vai desiludir.
Ateşli, kırık dişli ve günde 18 saat çalışmayı hayal edenlerle.
Animadas, dentes tortos, e com vontade de trabalhar 18 horas por dia.
Swagger hayal dünyasında yaşıyor.
O Swagger está a delirar.
Julie, bunun senin için ne kadar zor olduğunu hayal bile edemem... Ama DNA'sını ve metal protezini buldular.
Julie, não consigo imaginar como isto tem sido difícil para ti, mas eles encontraram o ADN dele na prótese da anca.
Hayal bile edemezsin.
E ainda mais difícil de imaginar.
Babamla konuştuğunu hayal ederdim...
Fazia de conta que ele ainda falava com o meu pai.
Sadece söylüyorum. Annemi hayal kırıklığına uğratmamak için endişelenmeyi bırak.
Só estou a dizer que não podes continuar a ter receio de decepcionar a mãe.
Ben sadece... Zımbayı hayal ettim de.
Só estava imaginar o agrafador.
O günü hatırlıyorum, ama... hayal meyal.
Gostaria de dizer que me lembro desse dia, mas... mal me lembro.
Bunu tahmin edebiliyorum çünkü başka biri olmayı hayal ettiğin yüzünden okunuyor.
Estou a adivinhar, porque tem uma cara que diz que sonhava em ser alguém diferente.
- İnanılır gibi değil! - Hayal dünyasında yaşıyor. Gücünün asâdan kaynaklandığını bile fark etmiyor.
- Ele está a delirar, e não percebe que o poder vem da varinha.
-... sizi hayal kırıklığına uğrattım.
- Dececionei-te, dececionei o teu pai...
Etkisiz, beceriksiz ve hayal kırıklığı yaratan biriyim.
Eu sou uma incapaz e, no geral, uma grande deceção e incompetente.
Şimdi gözlerini kapatacağız ve beyaz bir ekran gördüğümüzü hayal edeceğiz. Üzerinde küçük siyah bir delik olan beyaz bir ekran.
E agora vamos fechar os teus olhos e vais imaginar que há um ecrã branco, todo branco e com um pequeno buraco negro.
Bazen annemi ve kız kardeşlerimi hayal ediyorum.
Por vezes sonho com a minha mãe e com as minhas irmãs.
Hayal ettiğimden daha korkunçtu.
Vê se pedes a alguém para te fotografar, será a primeira vez.
Aklımda olan şey hayal edebileceğinden daha saf.
O que tenho em mente é mais puro do que pode imaginar.
Şunu hayal edin :
Imaginem isto...
Bu kadar ağaç görebileceğinizi hayal ediyor muydunuz? Belki 100 tane kuş gördüm.
Olha para estas árvores, não imaginava que ia ver tantas.
hayalet 78
hayaller 22
hayal et 37
hayal kırıklığı 16
hayal meyal 31
hayal bile edemezsin 21
hayaletler 48
hayalet mi 23
hayal gücü 25
hayal edebiliyorum 38
hayaller 22
hayal et 37
hayal kırıklığı 16
hayal meyal 31
hayal bile edemezsin 21
hayaletler 48
hayalet mi 23
hayal gücü 25
hayal edebiliyorum 38