Helikopter translate Portuguese
2,448 parallel translation
Bilmeni istedik, istediğin helikopter yolda.
Só queria avisar que o helicóptero que pediu está a chegar.
Helikopter firması. Güzel.
Companhia de helicópteros.
Daha önce Bajoran'ın Helikopter Tesisi'ne gittiniz mi? Ya da başkasından gitmesini istediniz mi?
Já estiveste na Bajoran Helicopter ou pediste para alguém ir até lá?
Bu helikopter de neyin nesi?
O que se passa com este helicóptero?
Helikopter olması normal.
Os helicópteros aparecem.
Helikopter sesi duyduğumu hatırlıyorum.
Lembro-me do som de um helicóptero.
Dün akşam Batı 30. helikopter pistinden özel bir helikopter, içindeki üç adamla birlikte şehir üstünde bir tur atmak için havalanmış ancak geri dönmemişler.
Um helicóptero particular, levantou da 30 oeste na noite passada, com três homens dentro, para um passeio, mas não voltaram.
Helikopter bulunmuş.
Temos o helicóptero.
Saydığım kadarıyla diğer adam ve bir de helikopter pilotu olmalı.
Então temos um outro atirador, e o piloto.
Helikopter birazdan burada olur. 3 saat oldu.
O helicóptero deve estar a chegar, já passaram três horas.
Helikopter her an burada olabilir, değil mi?
O helicóptero está a chegar?
Helikopteri duymuyorsun çünkü : A - helikopter hayali. B - hayali helikopterler gelmez!
Não ouves o helicóptero porque é imaginário e porque o helicóptero imaginário nunca há-de chegar.
Şikayet ettiğim falan yok fakat nerede bu helikopter?
E não chegou. Não estou a queixar-me, mas onde está ele?
Havada iki helikopter desteği istiyorum ve burayı hemen kuşatın.
Quero dois helicópteros no ar e bloqueio de 2 kms quadrados nesse perímetro.
- Wall Street helikopter pisti.
- Heliporto de Wall Street.
Real Time, az önce AmEx'in adamıyla ilgili bir ipucu yakalamış. Bir helikopter kiralamış.
Ele acaba de usar o Amex dele para alugar um helicóptero.
- O yüzden mi onu Küba'ya götürecek özel uçağa götürmesi için helikopter kiraladı?
- Por isso, alugou um helicóptero para levá-lo a um jatinho para Cuba?
Ya helikopter?
- E um helicóptero?
Buraya bir helikopter yollayın.
Enviem um helicóptero.
Güneyden gelen helikopter sizi alacak.
Vou enviar o helicóptero para vos ir buscar acerca de 1 km de onde estão.
Helikopter birazdan gelir.
- Um helicóptero chegará em breve. - Está bem.
Saat altı yönünde bir helikopter var.
Temos um helicóptero atrás de nós.
Buralarda küçük bir helikopter olacaktı.
Eu tinha um helicóptero por aqui.
43 numaralı helikopter görüntüyü yaklaştırıyor.
Helicóptero 43, aproxime a imagem. Aí está.
Helikopter 43, tamam, kapatıyorum.
Helicóptero 43, Terminado.
Pinball, burası Helikopter 3.
Pinball, fala o Heli 3.
Helikopter enkazındaki dişleri saydım.
Contei o número de dentes nos destroços do helicóptero.
- Helikopter yolluyoruz.
- Pedimos um helicóptero.
Vietnam, Saigon'da helikopter uçurdum.
Eu pilotei helis no Vietname, em Saigão.
Bir helikopter ya da SWAT ekibi görürsek sıçtığımızın resmidir.
Estamos fodidos se virmos um helicóptero e se virmos a SWAT.
Kontrolden çıkan bir helikopter, tam bir faciaya yol açmak üzereyken aniden ortaya çıkan gizemli bir adam, bir kahraman, helikopterin masum insanlara çarpmasını engelleyerek, günü kurtardı. Ve mucizevi bir şekilde Carol Ferris'i düşen bir reklam panosunun altında ezilmekten kurtardı.
Um helicóptero a ficar fora de controlo, a dirigir-se para uma certa tragédia... quando de repente, um homem mistério, um herói, salva o dia... a desviar incrivelmente um helicóptero de destruir pessoas inocentes... e a salvar miraculosamente a Carol Ferris.
İki kilometre batıda beş helikopter düştü.
Temos cinco aeronaves dois quilómetros a oeste.
helikopter geldiğinde sedyeyi kaldırmak için yardım isteyeceğim.
Santos, quando o helicóptero chegar, preciso de ajuda com esta maca.
Helikopter düştü.
Temos um helicóptero abatido.
Başka helikopter gelecek mi?
Vêm mais helicópteros?
Tek söylediğim, belki Çalışanlar Bayramı senin için Saygon'dan kalkan son helikopter olabilir.
Cá para mim, o Dia do Trabalhador, pode ser a última oportunidade que tens.
Helikopter sizi oraya götürecek, adamlarınız sizi takip edecek.
Está um helicóptero à sua espera para o levar. Os seus homens irão no Puma.
Yarın sabah. Gazetecilerle, helikopter ile geliyorum.
Amanhã de manhã, com os jornalistas, de helicóptero.
Elinin altında 30 tane polis, federal ajan lanet olası bir helikopter, yarı zamanlı kullandığın bir partnerim var.
Tens 30 policias, tens os federais, a merda de um helicóptero, tens o meu colega em part time.
Ben size helikopter gönderteceğim.
Certifico-me de trazer o helicóptero para tirá-los daqui.
Şu anda Sultan'ın silahlı kuvvetlerinde helikopter uçuruyor. Ne güzel.
Acabou a pilotar helicópteros para as forças armadas do sultão.
Oraya ayak bastıktan tam 24 saat sonra da bir helikopter tam çıkarma yapılan yerde olacak.
Haverá um helicóptero exactamente no lugar de extração exactamente 24 horas depois que os seus pés tocarem o chão.
Helikopter orada olsa iyi olur.
É bom que este helicóptero esteja lá.
Dışarıda yalnızca bir helikopter var.
Há apenas um helicóptero ali fora. Um helicóptero da bófia.
Helikopter çağır!
Chama a evacuação aerotransportada!
Phoebe, helikopter uçurdum.
Phoebe, eu pilotei um helicóptero.
Ya da helikopter.
Nem helicópteros.
Helikopter buraya gelemeyeceğe benziyor.
A assistência automóvel chegou aqui e o helicóptero não.
- Helikopter geliyor.
Temos que encontrar um abrigo. - O helicóptero está a vir.
Helikopter 43, yaklaştırabilir misiniz?
Helicóptero 43, podes aproximar a imagem?
Helikopter 43 bu fevkalade olayı tam üzerinden izledi.
O helicóptero 43 registou este feito extraordinário.