English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ H ] / Henriette

Henriette translate Portuguese

77 parallel translation
En büyük oğlumuz Ludwig Henriette Mendel adındaki artistle evlenmeyi aklına koymuş.
Ludwig, o nosso filho mais velho, meteu na cabeça casar com a actriz Henriette Mendel.
Ludwig. Henriette Mandel'le evlenmeyeceğine söz vermedikçe buradan gitmeyeceğim...
Não me vou embora até que me prometas que não vais casar-te com Henriette Mendel.
Karım Henriette, ben ve Mariechen.
A minha esposa, Henriqueta e essa é a Mariechen.
- Henriette'i hatırlıyor musun?
- Lembras-te da Henriette? - Sim, claro.
İnanabiliyor musun?
Calcula, tu! A Henriette!
Gizemli Henriette'miz.
Ah, a misteriosa Henriette.
Bir zamanlar güneşli bir günde, Bebek Bubu'nun dadısı Henriette dedi ki " Bebek Bubu, bugün şahane bir maceraya atılmalısın.
"Num lindo dia de sol, a menina de de baby Boo, Henrietta disse : " Baby Boo, hoje você terá uma grande aventura "
Sizin düğün geceniz, benim değil. Henriette!
É a vossa noite de núpcias, não a minha.
Ben kendi gözlerimle Markizi ve Bayan Henriette'i kurtardığını gördüm.
Vi-o, com os meus olhos, salvar a Sra. Marquesa e Madame Henriette.
- Evet. Bayan Pompadour ve kralın kızı Bayan Henriette...
Sim, a Madame Pompadour leva a Madame Henriette ao Rei, seu pai.
.. Henriette!
Henriette! Para a cama!
Burada Henriette Lupin adında biri var. Oğlu her yerde aranıyor.
Um dos seus aposentados é Henriette Lupin.
- Henriette Lupin, savcılık emriyle...
Henriette Lupin, - Por ordem do Procurador...
Gerçek adınız Arsène Lupin, 1874 Blois doğumlusunuz. Théophraste ve Henriette Lupin'in oğlu. Hırsızlık ve cinayetten aranıyorsunuz.
O vosso nome é Arsene Lupin, nascido em Blois em 1874, filho de Theophraste e Henriette Lupin, sois procurado pela polícia por roubo e assassínio.
Carsten ve Henriette'nin ayrıldıklarını duydunuz mu?
Soube que Carsten e Henriette vão se separar também?
Konuşma terapisti Henriette'le tanıştım.
Falei com a ortofonista, a Henriette...
Merhaba, ben Henriette Durand. Berck-sur-Mer hastanesinde konuşma terapistiyim.
Chamo-me Henriette Durand e sou ortofonista no Hospital Naval de Berck-sur-Mer.
Henriette'le biraz alıştırma yapmalıyım.
Terei de me treinar com a Henriette.
Hiç espri anlayışın yok, Henriette.
Não tens senso de humor, Henriette.
Henriette!
Henriette!
Henriette'e yerleri sildirdiklerini biliyor muydun?
Sabias que eles obrigam a Henriette a fazer a limpeza?
Henriette! Arkaya git ve işini bitir.
Henriette, volta para o trabalho e acaba o que tens de fazer.
Henriette! Gitmene izin vermiyorum.
Henriette, proíbo-te de saíres daqui!
Henriette?
Henriette?
Sence de öyle değil mi Henriette?
Não está de acordo?
Bırak koklasın, Henriette.
Deixa-a cheirá-la, Henrietta.
Siz olmasanız da...
A menos que a Henriette...
Henriette.
Henriette.
Yani kısacası, bu pastoral manzarayı inceleyip bunun bir parçasıymış gibi davranırsam... Henriette'nin bütün bu fani mutluluğu sırf benim için bırakması gibi muhteşem bir fikir beni çok sevindirir. Bütün her şeyini benim için feda etmesi.
Resumindo, quando observo estes serões idílicos e finjo que ali pertenço, empolga-me a ideia de a Henriette desistir desta vida mundana por minha causa, que o sacrificaria aos meus pés.
Affet beni, Henriette. Ben bu adımı, benim için atmanı bekliyordum. Çünkü benim acımı kendi acın olarak kabul edecektin ve beni bunun için sevecektin.
Perdoe-me, Henriette, julguei que tomaria esta decisão por minha causa, que partilhasse o meu sofrimento e me amasse por isso, e não por ter medo de morrer.
" Henriette... Seninle ölmeye olan isteğim beni sevebileceğin ve benim de seni seveceğime olan umudum her zamankinden daha da güçlü.
" Henriette, a minha vontade de morrer consigo, na esperança de que me ame e eu a ame a si, é mais forte que nunca.
Her zaman olduğuna inandığım insan mısın?
Será a Henriette a pessoa que eu sempre acreditei ser?
Asla, Henriette, seni asla unutmam.
Jamais poderia esquecê-la, Henriette.
Henriette, her şeyi denemeliyiz.
Henriette, temos de tentar tudo.
Henriette... Her zaman bana sadık oldun.
Henriette, sempre estiveste ao meu lado.
Sonra Emone ve Henriette geldi.
E, depois, foram a Emone e a Henriette.
Size kardeşim olan Philippe, Orleans Dükü... ve eşi İngiltereden Henriette kabinimin Başbakanı Colbert'i....... ve Mlle de la Valliare yi sunmak isterim.
Permiti que vos apresente o meu irmão, Filipe, Duque de Orleães, a sua esposa, Henriqueta de Inglaterra, Colbert, meu ministro de Estado, Mademoiselle de la Vallière.
Bu arada Henriette'nin çevresi o kadar bitkindi ki ben de minnoşkom için bir fırsat yaratayım dedim.
Por falar nisso, o círculo de Henriqueta estava um nada gasto, por isso criei uma oportunidade para a minha querida menina.
Henriette ile mi?
Com Henriqueta?
Henriette!
Henriqueta?
Hoş geldin, Henriette.
Bem-vinda Henriette.
Henriette!
Mas tu és tão diferente.
Henriette izliyor mu?
E a Nevers, ela fica a ver? Parece que gosta disso.
Ve Henriette de geliyor.
E a pequena Henriette também...
Önceki gün. - Henriette'i mi?
A Henriette!
Henriette Lupin.
Henriette Lupin!
- Henriette Lupin'in odası.
Onde é o quarto de Henriette Lupin?
Ben Henriette.
Chamo-me Henriette.
- Henriette!
- Henriette!
Henriette!
Henriette...
İş mahkemesine başvuracağım!
Henriette!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]