Horne translate Portuguese
186 parallel translation
Geçen yıl daha içerilere nehir havzasına gönderildiler, Big Horns'un doğusundaki topraklara.
No ano passado os empurramos mais, para a baía do Rio Powder... nas terras à leste do Big Horne.
O kendi yolundan gitti, Ben ise onlar tarafından Bridger yolu denilen Big Horn'un batısından, Sioux topraklarının dışından gittim.
Ele foi por sua pista e eu fui por outra chamada de Pista Bridger... pelo oeste de Big Horne, fora do território Soul.
PER OSCARSSON ve GUNNEL LINDBLOM ve OSVALD HELMUTH SIGRID HORNE-RASMUSSEN BIRGITTE FEDERSPIEL uyarlama :
OSVALD HELMUTH, SIGRID HORNE-RASMUSSEN BIRGITTE FEDERSPIEL adaptação :
- Oradaki Lena Horne değil mi?
- Não é a Lena Horne que ali está?
Gloria Horne.
Gloria Horne.
Van Horne.
Van Horne.
Daryl Van Horne.
Daryl Van Horne.
Van Horne dışında isim vermedik.
Só mencionämos o nome de Van Horne.
Neyse ki, Lena Horne'a benzemek istediğimi bilmiyordum.
Felizmente, nunca me quis parecer com a Lena Horne.
Kimse Lena Horne'a benzemek istemezdi.
Ninguém queria ser a Lena Horne.
- Audrey Horne?
- Audrey Horne?
Bay Horne döndüğünde Laura Palmer'ın ölümünü duymayacaklarına emin ol.
Quando o Sr. Horne regressar, faça tudo para que eles não saibam da morte da Laura Palmer.
Bayan Horne?
Sra. Horne?
Benjamin Horne, yerel iş adamı.
O Benjamin Horne, o manda-chuva local.
Benjamin Horne. Sümüklü hergelenin tekisin sen. Ve hayatının geri kalanını bir cehenneme çevirmek arzusundayım.
Benjamin Horne és um rato asqueroso e pretendo fazer do que resta da tua patética existência um inferno.
Ben Horne benimle karakola gelmeni istiyorum.
Ben Horne gostaria que me acompanhasse até à esquadra.
Laura'nın öldüğü gece, Ben Horne'un bürosundan telefonu açan da Leland'dı.
Foi o Leland que ligou para a Laura na noite em que ela morreu.
Bulduğumuz kan Ben Horne'a değil, ona aitti!
Encontrámos o seu sangue, não o do Ben.
Şerif Truman, telefonda Ben Horne var.
Xerife Truman, tenho Ben Horne no telefone para si.
Bay Horne, ben Lucy.
Sr. Horne, aqui é Lucy.
Şerif Truman, Ben Horne'u size aktardım.
Xerife Truman, transferi Ben Horne para o si.
Audrey Horne kayıp.
Audrey Horne está desaparecida.
Einar Thornson'la görüşecektim.
Ben Horne para Einar Thornson.
Ben Jerry Horne, Einar.
Jerry Horne, Einar, só quero saudá-lo.
Bana Audrey Horne derler ve istediğimi elde ederim.
Eu sou a Audrey Horne e consigo o que quero.
Bay Horne kızları bizzat eğlendirmeyi bir vazife olarak görür.
O Sr. Horne introduz as raparigas no negócio.
Audrey Horne'un da kaybolduğunu öğrendim.
Também soube que Audrey Horne desapareceu.
Dert mi Bayan Horne?
Problemas, Srta.
Onun anlamını bile bilmiyorsunuz.
Horne? Não sabe o que são problemas.
Evet, Bayan Horne.
Sim, Menina Horne.
İyi geceler Bay Horne.
Boa noite, Sr. Horne.
Ben Horne da henüz ödeme yapmadı.
E o Ben Horne também não me pagou.
Ben Horne böyle şeylere dikkat eder.
O Ben Horne repara nestes detalhes.
Eğer bu işi kaparsam,... paraya para demeyeceğiz.
Se eu conseguir este emprego com o Ben Horne, estaremos numa boa.
Pardon ama, sen Horne mağazasında çalışan Dick Treymayne misin?
Desculpa, mas és o mesmo Dick Tremayne, que trabalha na loja do Horne?
- Audrey Horne'in kurtarılışı.
- O resgate de Audrey Horne.
- Audrey Horne'in kurtarılması.
- Para resgatar a Audrey dos seus raptores.
Ben Horne'u tutukladığımızı biliyor mu?
Ele sabe que prendemos o Ben Horne?
Laura'nın cinayetinden ötürü Ben Horne'u tutukladık.
Ben Horne foi preso pelo assassínio de Laura.
Laura'nın öldüğü gece Bay Horne'da olağan dışı bir şeyler hatırlarsan mümkünse bana anlatır mısın?
Se se lembrar de qualquer coisa estranha no comportamento do Sr. Horne na noite em que a Laura morreu, eu gostaria de saber.
Jeremy Horne, Conzaga Üniversitesi, 1974.
Jeremy Horne, Universidade de Gonzaga, 1974.
Bay Horne bunun ne olduğunu biliyor musunuz?
Sr. Horne, o senhor sabe o que é isto?
Bir gün Ben Horne hakkındaki her şeyi dünyaya açıklayacağım.
Um dia contarei ao mundo quem é Ben Horne.
Ben Horne...
Ben Horne...
Bay Horne'a ekspres mektup.
Entrega especial para o Sr. Horne.
Laura Palmer cinayetinden, hakkında suç duyurusunda bulunuyorum!
Ben Horne, está acusado do assassínio de Laura Palmer.
Van Horne istasyonu.
Van Horne.
Ben Horne'un kan testi sonuçları.
A análise sanguínea do Ben Horne.
Ben Horne'un kan grubu uymuyor.
A análise de sangue do Ben Horne, é do tipo errado.
Bay Horne sizi beklemiyormuş.
O Sr. Horne não estava à sua espera.
Fabrikayı Ben Horne'a satmış.
Ela vendeu a serração ao Ben Horne.