Hunan translate Portuguese
40 parallel translation
Bugün Tungting Gölü ve Hunan Nehirlerinde boy göstermek için gezmeye başlayacağız.
Hoje começamos a navegar para mostrar a bandeira no lago Tungting e rio Hunan.
Hunan bölgesinden bir rahip.
Um humilde monge da província de Hunan.
Hunan'dan bir rahip.
Também um monge de Hunan.
Hunan mı?
Hunan?
Sevmedin mi yoksa?
Não gostaste do Hymie's Hunan?
Szechwan güzeldir.
- Há bom Szechwan. Hunan.
Hunan da. Tabelacı, tabelayı berbat etmiş.
- O pintor do cartaz lixou o cartaz.
"The Hunan Wok" yazacağına, "The Human Wok" yazmış.
Em vez de pintar "The Hunan Wok" pintou "The Human Wok".
Bu beyler hunan dan saygın insanlardır.
Estes cavalheiros são claramente médicos de Hunan.
Benim ailem Hunan Eyaletindendir.
A minha família é da provincia de Hunan.
Hunan Balkonu'na gidicez.
Vamos ao Hunan Balcony.
Buğday kremalı çin yemeği mi?
Creme de trigo à moda de Hunan?
Hunan Moonan'dan her gün 57 menü almanın can sıkıcı olduğunu sanırdım.
Achei irritantes as 57 ementas que recebo diariamente do "Hunan Munan".
Hunan Palace'ta bir keresinde bayılmıştım.
Senti-me mal no Hunan Palace.
Ünlü arkeologlardan ve arkeoloji ödülü sahibi profesör Robert Burns Çin'de tutuklandı.
Eis um alerta informativo. O conhecido arqueólogo e vencedor do prestigioso Prémio Winthrop... o professor Robert Burns, foi preso na província chinesa de Hunan... durante uma excavação arqueológica.
Mutfak için yorgunsan Hunan Kitchen'ı, çıkmak için yorgunsan Robert'ı ara.
Não pode cozinhar, liga ao chinês. Não pode sair e foder, liga ao Robert.
Hunan Sarayı'nda Cuma Çin yemeği.
Na noite de sexta-feira um chinês em Hunan Palace.
Beijing, Guangdong, Hunan?
Pequim, Guangdong, Hunan?
Siz nereye gidiyorsunuz?
- Hunan... e tu? - Sim
Bu ya Hunan ya da Szechuan yemeği.
Ou são os do Hunan ou os do Sichuan. São muito picantes!
Guang Dong'da seramikler, Hunan'dan ipekler.
Cerâmicas de Guangzhou, sedas de Hunan.
Hunan Bölgesi mi?
Província de Hunan?
Görünüşe göre bu şey, Çin'in Hunan Bölgesine olan gezisinden dönen, Newberg'in evdeki misafirinden kaynaklanmış.
Que esta coisa parece ter sido originada pelo hóspede da Newberg após a sua recente viagem à província de Hunan, na China.
Unan nedir?
O que é Hunan?
Hubei'nde, Hunan'da, ve Jiangsu'da, Tongmenghui'nin aktif üyeleriydi, bu olaydaki, anladığım kadarıyla
Hubei, Hunan, e Jiangsu, são membros activos do Tongmenghui, a Liga de Restauração.
Yine de buraya gelirsen çabucak Hunan Palace'a uğrayıp bana Lo Mein ve bir Szechuan biftek alabilirsin.
Embora, se viesses, talvez pudesses passar no Hunan Palace e comprar comida chinesa.
Hunan Palace, Hunan Palace, Hunan Palace Restoran.
"Hunan Palace", "Hunan Palace", "Hunan Palace".
Hunan Palace sana bir hediye sepeti gönderdi.
O "Hunan Palace" enviou-te um cesto de oferta.
Hunan.
Huzzah.
Ben de Hunanlıyım.
Sou de Hunan também.
Nerelisin?
- Hunan.
- Hunan.
E o senhor?
Çin'in Hunan Eyaleti'ne gidiyorduk.
Íamos para a Província de Hunan, na China.
Yıllar önce, Çin'in Hunan eyaletindeki bir köy yok edilmiş, her erkek, kadın ve çocuk.
Há anos, uma aldeia na província de Hunan, na China foi destruída.
Ailem Hunan eyaletinde, diğer kasaba halkıyla birlikte öldürüldü.
Os meus pais foram mortos na província de Hunan com todas as pessoas da aldeia.
Hunan eyaletinde ölen insanlar kasaba halkı değildi.
As pessoas que morreram na província de Hunan não eram aldeões.
Kendisi Hunanlı, .. ama her zaman Pekin'de takılır.
Ele é de Hunan, mas está sempre por Pequim.
Hunan'a.
Hunan
- Hunan'dan mısın?
- De Hunan?