Idea translate Portuguese
81 parallel translation
Fikrimi değiştirdim.
Mudei de idea.
2 tane fıçı olsa hiç de fena olmaz.
Não sería uma mal idea ter dois barris.
Madem gidemiyorsun..... ve de aynı zamanda kalamıyorsun benimle birlikte gelmen hiçte fena fikir sayılmaz.
Ja que não tens aónde ir, nem ónde ficar, não sería ma idea que te venhas comigo.
"Harika bir fikrim var."
Tenho uma grande idea!
İyi fikir bodur.
- Boa idea, anão.
I got a better idea.
Tenho uma ideia melhor.
Bu harika bir fikir!
Que grande idea!
O da mı öldü? - Sonraki ben olacağım.
Não faço idea, e eu sou o seguinte, sou a seguir a ele, maldito seja!
Ne ilginç bir fikir.
Que idea interessante! ...
İyi bir fikir değil miydi?
Não foi uma boa idea?
ve eminim çoraplarını aynı zamanda gözden kaybolmuştur, ve idea ederim ki, eşleri hiçbir şey bilmiyorlardır.
Está aqui, preto no branco. Assinaste-o quando eu tinha oito anos.
Well, Jeb's idea of playing host is soak the guests.
Jab estava com alguns convidados em sua casa e nós eramos seus hóspedes também.
- I have a better idea.
- Tenho uma ideia melhor. Qual é?
Nereden bileyim? Herhangi bir şey olabilir.
- e não tenho idea, entende.
İlk gece ateş yakmadık ve hiçbir şey olmadı.
Exacto, era o que eu tinha em mente. - É uma boa idea. - Não acendemos na primeira...
Zaman paylaşımı güzel fikir ve siz bunu kıskandınız.
Sabes que a idea do tempo repartido é boa e estão com ciúmes.
Bir fikrim var.
Eu tive uma idea.
- General rütbesini yükseltebilir. Partinin yardımı olacağını düşünüyor.
Quer impressionar os Generais, penso que uma festa será uma boa idea.
Jamaicalı sizin ülkenizi ziyaret etmek istediğinde, bütün hayatı boyunca o hesap için neler yapmış olduğu olacağı düşüncesi aklınıza hiç gelmez.
A idea de que um cidadão da Jamaica teria de prestar contas... exaustivamente do porquê e de como vive para visitar o seu país natal, nunca passou pela sua cabeça.
Babana saati gönderdiğimde... I had no idea that Gates was gonna bogart everything from the feds.
Quando eu mandei o relógio para o seu pai... eu não tinha idéia que Gates iria entregar tudo tudo aos federais.
Falcon Fire için o komik reklamları yapmıştı.
Teve a idea daqueles anúncios do chip Falcon Fire.
Bu iyi bir fikir değildi!
Isso não foi uma boa idea!
Evet söz verdim.
Claro, era essa a idea.
- No idea.
- Não faço ideia.
Hiç bir fikrim yok.
Eu não fazia idea.
Jacob'ın hâlâ yaşadığını düşünüyor. Bizim eve uğrarsa ona Margaret'ın onu aradığını söylememizi istiyor.
Ela tinha esta idea de que o Jacob ainda estava vivo, e queria que lhe dissessemos que ela o procurava.
But I was also influenced by performance at and by the idea of life itself as a kind of performance piece.
Porém também estava influenciado pelo teatro e pela concepção da vida como uma peça teatral.
Öyleyse neden şimdiye kadar kimse bu büyük işi düşünemedi?
E porque tiveste essa grande idea?
- Bitir şu işi.
- Boa idea.
Aklıma bir fikir geldi.
Tenho uma idea.
Barcelona'da Idea adında bir reklâm ajansı var.
Há uma agência publicitária em Barcelona chamada Idea.
Ben Barcelona'daki reklâm ajansının başkan yardımcısıyım.
Sou vice-presidente executivo da Idea, uma agência publicitária de Barcelona. Enviou-nos o seu currículo.
Vay, Michael, böyle bir romantik hiçbir fikrim vardı.
Wow, Michael, I had no idea you were such a romantic.
No idea what she's serving tomorrow.
Não se sabe o que servirá amanhã.
... IDEA olarak bilinen bir algoritmayla çalışıyor.
Ele funciona com um algoritmo chamado IDEA.
Any idea which one of your patrons might have given him these bruises?
Faz ideia de qual dos seus clientes lhe pode ter feito estas nódoas negras?
They tell that it used their students Because of its brilliant idea.
Dizem que usava seus alunos por causa de sua genialidade.
Yaptıkları budur, böyle bir araçla çocukların beyinlerine kazırlar çünkü bilirler ki çocuklar bu denli karmaşık fikirlere karşı entelektüel bir savunma geliştirebilmek için henüz çok küçüktürler.
É isso que fazem com este tipo de coisa, impingem isto na cabeça dos miúdos,... porque sabem que as crianças são demasiado novas para engendrar uma defesa intelectual contra uma idea sofisticada como essa.
Eve gidiyorum ama Washington'da 200.000 kişi olay zaten oraya koşarak gitmek.
Para casa, a idea era ir correndo.
Bilmiyorum, Thomas, Hiçbir fikrim yok.
Eu não sei, Thomas, Não tenho idea.
- Yani ne demek olduğu hakkında hiç fikrin yok mu?
Então não tens idea do que as letras na mesa significam? Não.
Hayır, bir fikrim yok.
Não, não faço idea.
Bad idea.
Péssima ideia.
Bir fikrim var.
Tenho uma idea.
"Dinle Paton, harika bir fikrimiz var."
Ouve chefe, temos uma grande idea.
Dün gece birden kalkıp "Crazy idea" yı söylemeye başladı.
Padre Maurizio.
Bu fikrini asla değiştirmez demek değil ama şimdilik... bu olayı ertelesek iyi olur.
Isso não quer dizer que ele não vai mudar de idéia mas por enquanto temos que colocar essa idéa no congelador.
Söylesen Lemon, okumayı sever misin?
Boa idea.
Çok büyük.
Uma grandiosa idea :
Hazır ol, başla... % Müzik % ( İkisi ) anlaştık, İdea geçerlidir, Onu bozacak olan, mangalda kızartılsın!
Combinado, a aposta está no ar e quem desistir, será deitado ao mar.
Fikri olan var mı?
Quem mais tem uma idea?