English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ I ] / Irvine

Irvine translate Portuguese

100 parallel translation
70'ler sınıfı... arkadaşlar, aileler... 70'ler sınıfı ile ilişkili olanlar... şimdi sizlere sınıf konuşmacısı Bay William C. Irvine'ı sunuyorum.
Classe de 70... Amigos, pais, Parentes da Classe de 70...
W.C. Irvine.
W.C. Irvine, Hasty Pudding.
- Irvine.
- De Irvine.
Ardından, kasıtlı olarak servisi Irvine'in önünde küçük düşürmeye çalışıyorsun.
Depois quer deliberadamente envergonhar o departamento em frente do Irvine!
Nigel Irvine.
Nigel lrvine.
Benimle alay edebilirisin, Irvine.
Pode continuar com o sarcasmo, Irvine...
- Irvine, vericinin merkezinin burası olduğunu mu düşünüyor?
- O Irvine pensa que o transmissor está aqui? - Sim.
Irvine'a söyle Rumları şimdi alabilirler. Onlara sen öncülük et.
Diz ao lrvine para atacar os gregos agora.
Sir Nigel Irvine, lütfen.
Sir Nigel lrvine, por favor.
Sen ve Irvine bunu ayarladınız, değil mi?
O senhor e o Irvine montaram tudo isto?
Barnett, John Irvine.
Barnett, John Irvine. Causa de morte :
Irvine, Santa Ana, Anaheim, Fullerton ve Commerce'den gelen,
Irvine, santa Ana, Anaheim, Fullerton e Commerce.
Şey, lrwing'in stokları son beş yılın en yüksek düzeyinde. Yani ben derim ki sonuç gayet verimli olacak.
As acções da Irvine estiveram em alta durante 5 anos... então parece óptimo.
Irwing Genetics hakkında tartışıyor olamazsınız değil mi?
Seria a fusão da Irvine Genetic?
Irwin, ortadasın.
Irvine, tu ficas ao meio.
Irvin'le anlaşmamız var. Irvin mi?
Temos um acordo com o Irvine.
Irvin evde köprücük kemiği kırılmış bir hâlde yatıyor.
O Irvine está em casa doente.
Irvine Medical Park'ta 308 numaradayım.
Estou no Irvine Medical Park. Suite 308.
Liseden sonra, lrvine'deki Fleuer Mühendislik'te iş buldum.
Logo que saí do liceu, empreguei-me na Fleuer Engineers em Irvine.
Halkı korkutuyorlar, silah ve kurşunlarla... Bugün bile Junior Murvin'i dinlediğimde bunu denediğimiz için ne kadar cesur olduğumuzu düşünüyorum.
Quando ouço a Julian Irvine hoje, penso... que como nos atrevemos a tentar.
Sadece Irvine'da 8.5 milyonluk yere sahibim.
Tenho 8 milhões e meio de metros quadrados só em Irvine.
- Stan lrvine mi?
Stan Irvine? Sim.
Annenin limuziniyle beni yeneceğini mi sanıyorsun? Düzeltmeliyim bay Irvine.
E tu achas que vais vencer-me na limusine da tua mãe?
Seni üstünde modifikasyon yaptığım aneminin limuziniyle yeneceğim.
Na verdade, Sr. Irvine... vou vencer-te na limusine da minha mãe, na qual fiz modificações.
12 yıldır buna yelteniyor ama U.C. Irvine'den ötesine geçemedi hiç.
Nos 12 anos em que tentou, nunca foi além de UC Irvine.
Kuzenin üniversiteden burs almaya çalışıyor.
Sei do teu primo que está a tentar arranjar uma bolsa para a Universidade da Califórnia, em Irvine.
Irvine, California'da, Los Angels'ın biraz güneyinde yaşıyor.
POLÍCIA Ela vive em Irvine, Califórnia, a Sul de Los Angeles.
- Sadece buradan uzaklaşmak istiyorum.
Só quero é sair daqui para fora. Onde é que estacionaram o meu carro, Irvine?
Cenaze müdürleri konferansı için Irvine'e gitmeliyim.
Tenho de ir a Irvine, a uma conferência de agentes funerários.
Sokağın aşağısındaki Irvine Center Hesaplı Otel'de kalıyorum.
Estou no Irvine Center Quality Inn, ao fundo do quarteirão.
Irvine Center Hesaplı Oteli'ndeyim. Parçalanmış bir cesedi film yıldızına benzetebilecek bir adamla aklımı kaybedene dek seviştim.
Estou aqui, no Irvine Center Quality Inn, e perdi a cabeça de vez por um tipo que consegue fazer com que um corpo mutilado pareça uma maldita estrela de cinema.
İlk kişi, Irvine, Kaliforniya'dan bir travma cerrahıydı.
A primeira pessoa foi um cirurgião de traumatismos em Irvine, california.
Bu bir Hayırsever Katolik Gençlik örgütü. Irvine Turner'ın yürüttüğü bir yaz kursu.
É uma organização de caridade católica para jovens, programa de verão em Irvine Turner.
Çavuş Irvine, bana Kinsig milisleri ve Kumandan Shaloff hakkında elinde olan her bilgiyi vermeni istiyorum. Emredersiniz, Albay.
Sargento Irvine, dê-me toda a informação que tiver sobre a milícia de Kinsig e o comandante Shelov.
Çavuş Irvine, Kinsig milislerinin yöneticileri hakkında özet bir rapora ihtiyacım var.
Preciso de informações sobre as chefias da milícia de Kinsig. - É para já, meu coronel.
Bu hat Gürcistan direnişçileri tarafından dinlenen güvenlik açığı olan bir hat.
Essa linha está aberta às forças de segurança da Geórgia, muitos deles suspeitos de trabalharem com a resistência. - Sargento Irvine!
Aslında ben onun Irvine'da yakalandığını duymuştum. Fakat bir şey var...
Acho que veio de Irvine.
Buraya Irvine'den geldim.
Vim de Irvine.
IRVINE, CALIFORNIA
IRVINE, CALIFÓRNIA
Evet, Bayan Irvine!
Sim, Sra. Irvine!
Az önce Bayan Irvine aradı. Geçen hafta ne olduğunu anlattı.
Recebi um telefonema da Sra. Irvine sobre o que aconteceu às crianças na semana passada.
Ben Bayan Irvine'in evinin önünde daha dikkatli olurum.
Tipo, ter mais cuidado com o que faço à frente da casa da Sra. Irvine.
8 Temmuz 1924'de gabardin giysileri ve çivili botlarıyla yol arkadaşı Sandy Irvine ile son olarak zirvenin 250 metre altında görüldü.
A 8 de Junho de 1924, vestido com uma gabardine e botas com pregos, ele e o seu companheiro de escalada, Sandy Irvine, foram vistos pela última vez a 240 metros abaixo do cume.
Mallory ve Irvine'ın kaybolmasından 75 yıl sonra dağcı Conrad Anker Everest'in yüksekliklerinde cesetlerini bulma arayışında.
Maio de 1999 75 anos depois de Mallory e Irvine desaparecerem, o alpinista Conrad Anker participou numa expedição em busca dos seus corpos no cimo do Everest.
Mallory ve Irvin ince pamuk bir iple bağlıydı.
Ele e o Irvine estavam os dois atados por uma corda de algodão fino.
Mallory 1924'te zirveye çıkmayı başardıysa Irvin'le birlikte 8500 metrelik bir asılı kayayı tırmanmış olmalıydı.
Se Mallory foi capaz de chegar ao cume em 1924, ele e Irvine teriam tido que subir por este precipício de aproximadamente 8.400 metros.
"İkinci Adım" Mallory ve Irvine zamanında pürüzsüz bir kayaydı.
Foi a escalada de mãos limpas que Mallory e Irvine realizaram.
Irving Genetict hakkına ne düşünüyorsun Scott?
O que achas da fusão Irvine Genetic Wilcom?
- Arabam nerede, Irvine? Kusura bakmayın, Mr. Nichol.
Desculpe, Sr. Nichol.
Keşke Bob da evde olup dinleseydi.
Sargento Irvine, dê-me uma lista dos factos...
Çavuş Irvine!
- Meu coronel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]