Jaimie translate Portuguese
85 parallel translation
Ne oldu, Jaimie?
Qual se passa, Jaimie?
Jaimie'nin bağlantısı tanıştırdı.
O contacto que Jaimie fez a apresentação.
Jaimie, seni bu yüzden işe aldım.
Jaimie, este é o motivo pelo qual te contratei.
Bana şundan bir tane koysana, Jaimie.
Faz-me um desses, Jaimie.
Kendini kötü hissetmen için vaktimiz yok, Jaimie.
Nós não temos tempo para te sentires mal, Jaimie.
Sana bir şey soracağım, Jaimie.
Posso perguntar-lhe uma coisa, Jaimie?
Ve sen çok iyi bir yalancısın, Jaimie.
Você queria o inferno em Valley, Jaimie.
O aileleri bilir misin, Jaimie, hani filmlerde çıkan türden aileler... Mesela, bilirsin, güzel bir evi, beyaz çitleri, sevimli küçük bir köpekleri olan bir aile.
Sabes aquelas famílias que vês nos filmes, com uma casa bonita, cerca branca, cãozinho?
Amerika'yı harika yapan iki şeyi kullanırız, Jaimie aç gözlülük ve gurur. O kadar.
Só existem 2 coisas que fazem os EUA bom, orgulho e ganância.
Jaimie'yi takip edeceğiz.
Vamos seguir a pista da Jaimie.
Bu yaklaşımdan emin misin, Jaimie?
Tens a certeza que queres fazer isso?
Benim adım Jaimie.
O meu nome é Jaimie.
İyi işti, Jaimie.
"Bom trabalho, Jaimie."
Teşekkürler, Jaimie. Önemli değil, Carter.
"Obrigado, Jaimie." De nada, Carter.
Jaimie? Buluşma beş dakikaya başlayacak.
Amy, a reunião começará em 5 minutos.
Ty, Jaimie'yle şu Rubin'e gidin.
Bom. Ty, vai com a Jaimie.
Bu Jaimie'nin fikri miydi yoksa senin mi?
- Foi ideia tua ou dela?
Jaimie'nin.
- Dela.
Bak, Jaimie. Kurtarmaya çalışıyordum.
Estava a tentar salvar tudo.
Jaimie, biliyorum sana fazla yükleniyorum ama bu işi başarmalısın.
Sei que fui duro contigo, mas tem que fazer dar certo.
Tanışmakla ilgilenebileceğin birini tanıyor Jaimie.
Ela conhece alguém que podes querer conhecer.
Evet, benim işim bu, Jaimie.
É o meu trabalho, Jaimie.
Howard'ın adamıyla Rubin'in gittiğini görüyorum, Jaimie.
O Ruben tá sair com o gajo do Howard.
Hangi cehennemdeydin, Jaimie?
Onde estavas, Jaimie?
Jaimie!
Jaimie.
Adım Jaimie Allen değil, Jaimie Anderson.
O meu nome não é Jaimie Alan, é Jaimie Anderson.
Seninle ilgili gerçeği bilemiyorum, Jaimie.
- Eu só não te entendo, Jaimie.
Jaimie nerede?
Onde está a Jaimie?
Bugün burada olanlar senin hatan değildi, Jaimie.
O que aconteceu aqui hoje não foi tua culpa, sabes disso?
Ty ve Jamie'e haber ver. Ofiste buluşalım.
Liga para o Ty e para a Jaimie e encontrem-se lá comigo.
Jamie'yle ben, Bay ve Bayan La Porte olacağız.
Jaimie e eu fingiremos ser o Sr. e a Sra. Robert La Porte,
Umarım, fidyeciler Jamie'yi, Gloria'yı kaçırdıkları yerde kaçırırlar.
Então, esperamos que eles levem a Jaimie para o mesmo sitio que a Gloria?
Jamie'e verici taktınız mı?
A Jaimie vai usar um dispositivo de rastreio?
Bak, Jamie'nin bir suçlu olması bir şey kurban olması başka bir şey.
Uma coisa é a Jaimie ir como criminosa, outra coisa é ir como vítima.
Sen geridesin. Jamie'nin bana güvenmesi gerek. Çünkü özellikle üzerinde verici yokken ve de güvenli bir koruma sağlanamazken.
A Jaimie precisa de confiar em mim, principalmente por não ter um rastreio, nem cobertura.
Jamie ve ben dışarıda olacağız.
Jaimie e eu estaremos lá fora.
Ben de Dean Bendis. Jamie'le beraber çalışıyoruz. Evet.
Sou o Dean Bendis, trabalho com a Jaimie.
Jamie, ona gitmen gerek.
Jaimie, preciso que vás ter com ele.
Tekrar Jamie Anderson olman gerek.
Preciso que sejas Jaimie Anderson de novo.
Jamie, ne hakkında?
Jaimie, sobre o quê?
Jamie, küçük bir para bağlama işinde sana yardım ettiğini söyledi.
Jaimie, disse-me que te ajudou um pouco, num problema de dinheiro.
İnsanlara yardım etmek her zaman rahat olmayabilir, Jamie.
Sabes, nem sempre é "confortável"... ajudar as pessoas lá fora, Jaimie.
Beş yıl yattım, Jamie!
Eu cumpri cinco anos, Jaimie. Cinco anos por culpa tua!
Sen busun Jamie!
É isso que tu és, Jaimie.
O C.I. değil, Jamie.
Ele não é um informador, Jaimie.
Bak, Jamie, bu şefim tarafından onaylanmalı.
Ouve, Jaimie, isto foram relatos do meu chefe de departamento, entendes?
Jamie aradı ve dava anlaşmasıyla ilgili sorununuz olduğundan bahsetti.
Jaimie ligou-me a informar que teve problemas com o acordo.
Jamie'yi bütün bunlara bulaştırdığım için üzgünüm.
Desculpa por colocar a Jaimie no meio disto tudo.
Jamie, seninle iyi olup olmadığını nereden bilebilirdim?
Jaimie, como vou saber o que está bem ou não para ti?
Jamie, o gerçek adını biliyor mu?
Jaimie, ele ao menos sabe o teu verdadeiro nome?
Jaimie, değil mi?
Jaimie, não é?