English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ J ] / Jamaikalı

Jamaikalı translate Portuguese

186 parallel translation
Jamaikalı, şüphesiz.
Jamaicano, sem dúvida.
Jamaikalı bir herif.
Um jamaicano.
Banttaki seslerin Jamaikalı olduğuna yemin edebilirdim.
Podia jurar que as vozes na cassete eram jamaicanas.
Jamaikalı, Haitili. Bir vücut mikrofonu ve 40 dB statik ile farkı nasıl anlayabilirsin?
Jamaicanos, haitianos, num microfone com 40 decibéis de estática.
Üç Jamai... Üç Jamaikalı.
- Três jamaicanos.
Jamaikalılar silahlı saldırıdan sonra minibüsü terk edip yeni bir araca geçmişler.
Os jamaicanos largaram a carrinha depois do nosso tiroteio e usaram outro carro.
Önce üç manyak Jamaikalıya beni öldürtmeye çalışıyorsunuz, sonra da bir kutu bonbonla gönlümü almak istiyorsunuz.
Oferecem-me como isco a três jamaicanos doidos, depois trazem uma caixa de bombons e pensam que está tudo bem?
Sadece Jamaikalılar değil, herkes yapıyor.
- Não são só os jamaicanos.
Bölge nüfusunun yüzde birinden azı Jamaikalılardan oluşuyor ama müfreze olarak bilinen Jamaikalı çeteler, on binden fazla mensubuyla, yirmi eyaletteki uyuşturucu ticaretine hakim vaziyetteler.
Embora menos de 1º / º de imigrantes jamaicanos estejam envolvidos, os gangs jamaicanos, conhecidos como "posses", dominam o negócio da droga, com mais de 10,000 membros a traficar droga em 20 estados.
Geçen gün Maymun adında bir Jamaikalı'yı serbest bıraktın.
No outro dia foi fiador de um jamaicano, um tal Monkey.
Ben Jamaikalı bir polisim dostum, Vida Surat benim kariyerim olmuş!
Sou um polícia Jamaicano, meu, e o Screwface é a minha carreira. Olhe.
Sana özür borçluyum dostum. Çünkü bugüne kadar, Jamaikalılar'ın uyuşturucu satıcısı olduğunu sanıyordum.
Até agora pensava que os jamaicanos eram uns drogados.
Kolombiyalı ve Jamaikalı uyuşturucu çeteleri tekrar L.A'ı mezbahaya çevirdiler.
No momento em que novamente as gangues de drogas transformam LA num matadouro.
Hala San Pedro'da Jamaikalılar'la çatışıyorlar ve oradan ayrılamıyorlar.
Continuam naquele tiroteio com os jamaicanos em San Pedro.
- Jamaikalılar olmalı. - Onların stili ama hangi cehenneme kayboldular?
- Deve ter sido os jamaicanos.
Çatışmada, Kolombiyalı uyuşturucu çetelerinin beş üyesi polisler tarafından tuzağa düşürüldü, Jamaikalılardan biri ise yine polislerin beceriksizliği yüzünden iz bırakmadan kaçtı.
Num tiroteio cinco membros de uma gangue colombiana foram emboscados por seus rivais, os jamaicanos Vodu Posse, que escaparam sem deixar rastros - fazendo de bobos os...
Sevgili izleyiciler bir rivayete göre korkunç Jamaikalı Vodoo çetesiymiş.
Um relato indica que pode ter sido os temidos Vodu Posse...
- Jamaikalılar, Kral Wille'nin adamları.
- Jamaicanos. Os garotos do Rei Willie.
Jamaikalı şefler onun onayı olmadan hareket edemez hale geldi.
Os jamaicanos dependem da sua aprovação em tudo.
... ona göre bölgenin kontrolü Kolombiyalı ve Jamaikalı uyuşturucu tacirlerinin elinde.
... a área controlada pelos barões das drogas jamaicanos e colombianos.
Düşünebiliyor musun? Jamaikalı bir bobsled'çi.
Imaginas um corredor de trenó jamaicano?
20 yıl önce buraya Jamaikalı bir koşucuyu bir bobsled atleti yapmak için geldiniz ve bu şansı hiç bulamadınız.
20 anos atrás o senhor veio cá para ver se conseguia transformar um jamaicano num corredor de trenó, e nunca teve a oportunidade.
Yoksa Jamaikalıların seçmeleri geçmelerini mi umuyorsun?
Isto tudo é uma grande piada, ou realmente esperas que esses jamaicanos se qualifiquem?
Yul Brenner gibilerin sayısı arttıkça bu dünya daha iyi olacak. Özellikle Jamaikalılar için.
Quanto mais Yul Brenners se derem bem nesse mundo, melhor esse mundo será, especialmente para os jamaicanos.
"Jamaikalılar kızak kovalıyor"
JAMAICANOS PERSEGUEM TRENÓ
Jamaikalı bir takım bobsled müsabakalarına katılmak için Calgary'ye geldi.
... da Jamaica chegaram até aqui em Calgary, para competir no evento do trenó. O atleta segurando a bandeira é o capitão do trenó Derice Bannock.
Pek çok takım Jamaikalıların buraya ait olmadığını düşünüyor.
E há muitas equipas aqui no topo da montanha, que são da opinião de que os jamaicanos não pertencem neste evento.
Yapabileceğim en iyi şey Jamaikalı olmak.
E o melhor que posso ser é jamaicano.
Sana bir dost olarak söylüyorum. Jamaikalı gibi görünür, Jamaikalı gibi yürür Jamaikalı gibi konuşursak o zaman çok iyi bobsled yapan Jamaikalılar oluruz.
E digo-te como amigo, se parecemos jamaicanos, andamos como jamaicanos, falamos jamaicano e somos jamaicanos, então é melhor que a gente corra de trenó como jamaicanos.
Dikkat edin, Jamaikalılar geliyor.
Os jamaicanos estão a chegar.
Jamaikalılar bir olimpiyat madalyası kazanabilirler.
Inacreditável são os jamaicanos. Ainda têm hipótese de medalha.
- Bu hızlı çıkış sayesinde Jamaikalıların olimpiyat madalyası kazandıklarını görebiliriz.
Com o tipo de partidas de que esses rapazes são capazes,... é possível que vejamos os jamaicanos ganhar uma medalha.
Glenn Gould'un oda hizmetlisi olmuştum. Çünkü diğer hizmetlilerin çoğu orta yaşlı İtalyan ve Jamaikalılardı ve Glenn'den korkuyorlardı.
Tornei-me camareira do Glenn Gould porque as outras camareiras... que eram na sua maior parte mulheres italianas e jamaicanas, de meia-idade, tinham horror dele.
- Jamaikalı öldürdü.
- Foi um jamaicano.
- Jamaikalı mı?
- Um jamaicano.
Jamaikalı palavranı daha çok sevmiştin.
Sinceramente, gostava mais da história do jamaicano.
Jamaikalı kaçakçıları var.
Têm correios jamaicanos.
- Şu şişman Jamaikalı adam.
- O gordo à jamaicano.
Bay İyi Adama yarın saat 3.00'de... Jamaikalı kıçını evime getirmesini söyle!
Diz ao Sr. Simpático que traga o seu cu jamaicano a minha casa amanhã às 3 : 00!
Sence Samson neden Bay İyi Adam'ın Jamaikalı olduğunu düşünüyor?
Por que achas que Samson pensa que o Sr. Simpático é jamaicano?
Oh, çünkü Bay İyi Adam'ın Jamaikalı olduğunu ona ben söyledim.
Porque eu lhe disse que o Sr. Simpático era jamaicano.
- Kafamın içinde sanki Jamaikalıymış gibi geldi.
É que dentro da minha cabeça senti que soava a jamaicano.
Jamaikalıyı nereden bulacağız?
Onde vamos conseguir um jamaicano?
Dostum ben Jamaikalıymışım gibi yaparım.
Faço-me passar por jamaicano, homem.
Şey, bilirsin, Jamaikalıyım dostum. Tanrı seni korusun.
Bom, tu sabe', eu so'de'amaica, ve'o. Seño'tem piedade.
Jamaikalıyım.
Sou da Jamaica.
Jamaikalı olmasaydım, bu şapkayı takar mıydım?
Se não fosse jamaicano, então porque usaria este chapéu?
- Şu yeni Jamaikalı Bay İyi Adam hakkında ne biliyorsunuz? - Evet.
Que sabem acerca deste jamaicano novo, o tal Sr. Simpático?
Jamaikalılar'dan mal alıp arkadaşlarına satıyor.
- e vende aos amigos.
Sen de artık Jamaikalılar'a silah satıyorsun, ha?
Agora vende armas a Jamaicanos.
Geçen geceki olayda Jamaikalı çete tarafından kullanılmıştı.
Foi usado pelo gang de droga jamaicano na outra noite.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]