Katherine translate Portuguese
2,990 parallel translation
Hayır, hayır, Katherine, heyecanlıyım.
Não, Katherine, estou empolgada.
Katherine bu iş konusunda beni zorlayıp duruyor.
A Katherine continua a insistir comigo quanto àquele emprego.
Eşi Katherine, kızı Avalon, İsimlerini nereden aldılar bilmiyorum.
Esposa, Katherine, filha, Avalon, nome estranho.
Katherine buldu.
Foi a Katherine.
Jessa, Katherine'in ruju mu o?
Jessa, esse o batom é da Katherine?
Katherine nerede?
- A Katherine?
Bunu Katherine'e nasıl açıklayacağımı bilmiyorum.
Não sei como vou explicar isto à Katherine.
Katherine Beckett ama bunu kayıt altına almasak olur mu?
Katherine Beckett, acha que podemos manter isto fora do registo público?
Katherine Morton da kim?
Quem é a Katherine Morton?
Katherine Morton?
Ela era minha mãe.
Katherine Ann, buraya geliyorsun!
Katherine Ann, volta aqui!
Katherine.
Katherine.
Katherine... Artık senin için çalışmam mümkün değil.
Katherine, eu não posso voltar a trabalhar para si.
Teşekkür ederim, Katherine. Bunu teklif etmen büyük incelik.
Ele disse-lhe para cá vir?
Seni daha fazla sır olarak tutamam.
Obrigado, Katherine.
Meselemiz ihtiyaç değil, efendim.
Ele é adorável, Katherine.
Demek ki etti. Katherine, ne harika! Lütfen, hiçbir şey söylemeyin.
Pode garantir que as mulheres vão gastar o dinheiro nos seus perfumes e combinações?
Adı Katherine Glendenning, kasabanın en zengin kadınlarından birisi.
Que pensamento ridículo! Todas as raparigas da loja estão!
Kızlardan bazıları işlerini kaybedeceğini hissedenler hep ofisine çağırılmış.
É um triunfo, Moray. A Katherine Glendenning no The Paradise. Todos sabem que vai casar com ela.
Katherine'nin bir çok talibi vardı. Bazılarını sevdim de. Hiçbirine en ufak bir ilgi duymadı.
Já falei com os meus parceiros, e estão todos de acordo.
Kızımın sana tutkuyla bağlandığını biliyorsun.
A Katherine teve pretendentes.
Katherine'e olabildiğince nazik davranıyorum, efendim.
Mas ela não mostrou interesse em nenhum deles. Eu sei o meu lugar, senhor.
Kadınlar sanki senin iltifatların için geliyor. Katherine, bu konuda Moray ile aynı görüşteyim.
Seria catastrófico para os negócios nestes tempos tão conturbados.
Ağırdan al.
Katherine,
Ne zaman buna hazır olacağımı söyleyemem.
Lamento o que aconteceu, Katherine.
Artık Katherine Glendenning ile evlenmeyeceği için... -... onu yakalayabileceğini düşünüyorsundur.
Talvez agora que Katherine Glendenning não vai mais se casar com ele você imagina que você pode.
- Katherine.
É Katherine.
Katherine isteseydi Peter Adler'ın teklifini kabul etmeye hakkı vardı.
Katherine teve todas as oportunidades para aceitar o pedido de Peter Adler.
Katherine, bu konuda ne yapacağız biz?
Katherine, o que vamos fazer sobre isso?
- Katherine ile aranıza girdim.
Eu estava no seu caminho com Katherine.
Artık size hayır dualarımı sunuyorum, hatta desteğimi. Git Katherine ile konuş.
Gostaria agora de lhe oferecer a minha bênção de fato o meu encorajamento, para falar com Katherine.
Katherine ise tam tersi. Seni şüphesiz seviyor ve artık babası olarak buna saygı duymam gerek.
Katherine ao contrário, mas ela ama você e é hora do seu pai respeitar isso.
Katherine ile konuşayım diye hayır dualarını sundu.
Ele me deu sua bênção, para falar com Katherine.
- Katherine, şu an zamanı değil.
Katherine, este não é o momento.
Katherine, Dudley ile biraz konuşabilir miyim?
Katherine por favor eu poderia ter um momento com Dudley?
Katherine için nedenlerim vardı.
Eu tenho minhas razões para Katherine.
Siz Katherine Glendenning ile evleneceksiniz ve önemli olan da bu.
Você está para se casar com Katherine Glendenning e isso é tudo que importa.
Katherine Morton cinayeti.
O homicídio de Katherine Morton.
Neden Moray?
Isso não foi um não, o que significa que sim, que já fez. Katherine, isso é magnífico!
Seçebileceğin o kadar adam varken Katherine, neden o?
Por favor, não podem contar a ninguém.
Bu sadece bir kovalamaca, baba.
Katherine, de todos os homens que poderia ter escolhido, porquê ele?
Yani evet, efendim.
Aquela é a Katherine Glendenning, uma das mulheres mais ricas da cidade.
Katherine Glendenning sonunda The Paradise'da. Herkes onunla evleneceğini düşünüyor.
Não acha que já passou tempo suficiente?
Tahtada en başta ben vardım, ama Clara adımı sildi. Kimin sırası olduğuna karar verecek kişi benim.
Katherine.
Katherine.
Já estou a fazer os meus planos para ultrapassar a sua intransigência.
Sen de Katherine'e aynı duyguları besliyor musun?
Gostei de alguns.
Böyle bir hassas zamanda işimizi sekteye uğratır.
Katherine.
Olan şeyden pişmanım, Katherine.
A pressa é inimiga do amor. Leve o seu tempo.
Katherine!
Longe de mim, Senhor, assumir o papel do Sr. Dudley, mas se quisermos dar flores...
Süslü laflarla gözünüzü boyadığımı sanıyorsunuz.
Katherine, disse-me que isto era uma loja.
Katherine ne kadar iltifat ettiyse de sizi görünce yeterli değilmiş anladım.
Não.