Katılmıyor musun translate Portuguese
132 parallel translation
Sen de bana katılmıyor musun?
Não concordas comigo?
Katılmıyor musun?
Não achas?
- Katılmıyor musun?
- Não concordas?
- Evet. Bir taht koltuktan başka bir şey değil, biliyorum. ama sembolizm önemlidir, katılmıyor musun?
Sei que o trono não passa de uma simples cadeira, mas o simbolismo é importante, não acha?
Katılmıyor musun?
Não concorda?
Beni gördüklerimin en iyisi. Katılmıyor musun, Melodi?
Do melhor que já vi. Não achas, Melody?
Katılmıyor musun, Silanus?
- Não concordas, Silano?
Sen katılmıyor musun?
Vai me contrariar?
Buna katılmıyor musun?
Não concorda?
- Katılmıyor musun?
- Você não concorda?
Katılmıyor musun?
Não concordas?
Öne sürdüğün yeni isimler partinin liberal kanadında yer almıyor. - Katılmıyor musun, Francis?
Dos nomes que aqui indica, nenhum pode ser descrito como pertencendo à ala liberal do partido, não acha, Francis?
- Katılmıyor musun?
- Mas o senhor não concorda?
Sen Debbie'ye katılmıyor musun?
Não concorda com Debbie?
- Buna katılmıyor musun, Constance?
Não concorda, Constance?
Kehanet hakkındaki yorumuma katılmıyor musun?
Discorda da minha interpretação da Oitava Profecia?
- Ama buna katılmıyor musun?
- Mas, você concorda com isso?
Katılmıyor musun bana?
Não concordas?
Katılıyor musun katılmıyor musun?
Vais participar nisto ou não?
Buna katılmıyor musun?
Não concordas?
Said, katılmıyor musun?
Moços. Não está de acordo, Said?
Bir eğitim kurumuna katılmıyor musun?
Não frequentas nenhuma instituição escolar?
Katılmıyor musun Damar?
Não concorda, Damar?
- Buna katılmıyor musun Felix?
Não concorda, Felix? - É o que se diz...
- Bana katılmıyor musun?
- Concordas comigo não? - Claro!
Etkili bir çözüm, bana katılmıyor musun?
Uma solução eficaz, não concorda?
Katılmıyor musun Lee?
Não concordas, Lee? Nada sai da mesa.
Bana katılmıyor musun?
Não concorda?
Bana katılmıyor musun?
Não te parece?
Bana katılmıyor musun?
Não concordas?
Ve ne yani, sen katılmıyor musun?
E o quê, não concorda?
Buna katılmıyor musun?
Nao concorda?
- Katılmıyor musun, Doktor?
- e difícil. - Discorda, Doutora?
Katılmıyor musun, Charles?
Não concordas, Charles?
Katılıyor musun, katılmıyor musun?
Concordas ou não?
Buna katılmıyor musun?
Discordas?
Disiplinin gerekli olduğuna katılmıyor musun?
Não concordas que a disciplina é necessária?
- Bana katılmıyor musun?
- Não concordas?
Delilik. - Katılmıyor musun?
Não concordam?
Sen çirkeflere katılmıyor musun?
Não te vais juntar ao linchamento?
Katılıyor musun, katılmıyor musun?
Acredita ou não nisto?
Sen katılmıyor musun, Avner?
- Certo. - Não concordas, Avner?
Peki, katılıyor musun katılmıyor musun?
Concordas ou não?
Artık Kral'ın Kilisenin Başı olduğu fikrine katılmıyor musun?
E questionas a Suprema Autoridade do Rei como Chefe da Igreja na Inglaterra?
- Ne, katılmıyor musun?
- O que foi, não concordas?
Peki sen buna katılmıyor musun?
E você não concorda?
Bana katılmıyor musun?
Você discorda?
Bahar Bayramı'na katıldık diye ailemiz bize darılmıştı, hatırlıyor musun?
Lembras-te quando nos juntámos à procissão de May Day?
Buna katılmıyor musun?
Não concorda? - E qual é o móbil?
Hatırlıyor musun? 13 yaşındaydın herhalde seçmelere katılmıştınız.
Lembras-te de quando vocês as duas - devias ter aí uns 13 anos - foram a uma audição para crianças?
Ted, hani Lily üniversitede Paris'teki resim kursuna katılmıştı, hatırlıyor musun?
Ted, lembras-te da faculdade quando a Lily fez aquele programa de artes de Verão em Paris?
katil 463
katılıyorum 578
katiller 205
katil o 25
katılmıyorum 104
katıl bize 24
katil mi 30
katılmak ister misin 24
katılıyor musun 47
katılıyor musunuz 27
katılıyorum 578
katiller 205
katil o 25
katılmıyorum 104
katıl bize 24
katil mi 30
katılmak ister misin 24
katılıyor musun 47
katılıyor musunuz 27