Kinney translate Portuguese
125 parallel translation
- Bu Grace Kinny olayı nedir?
- Que se passa com a Grace Kinney?
Kinney, geçmişi hakkında ne buldun?
Kinney, o que descobriste sobre o passado dele?
Bay Kinney, bence ne diyorsa onu yapin.
Acho que é melhor fazer o que ele diz, Sr. Kinney.
Kinney'e yazik oldu, degil mi?
Uma chatice a do Kinney, não foi?
- Bay Kinney, yardimci olur musunuz?
- Sr. Kinney, importa-se ajudar?
Bay Kinney tipik bir tutuklama ve silahsizlandirma sahnesini canlandiracak.
Vamos simular um caso em que o 209 prende e desarma alguém.
Bay Kinney, silahinizi tehtidkar bir sekilde kullanin.
Sr. Kinney, use a sua arma de modo ameaçador.
Navarro, Kinney...
O Navarro, o Kinney...
Ne ise. " Murphy, John Kinney'i ve Dock Eye'den bir grup, Billy the Kid ve çetesini yakalamak için tutmuş.
"Contudo Murphy de Lincon, contratou nada menos que Jhon Kiney... e o seu bando para ajudar a caçar Billy the Kid e o seu bando."
John Kinney.
Jhon Kinney.
Bu John Kinney de kim?
Quem é o Kinney.
Doğuya olmaz, çünkü oradan Kinney gelecek.
Pelo Leste também não podia ser, porque o John Kinney apanhava-nos.
Artık sadece Murphy ve John Kinney sizi aramıyor, bütün ordu arıyor.
Não estão a só ser caçados pelo John Kinney... e os homens do Murphy, mas também pelo Exército!
Bu John Kİnney!
É o John Kinney!
Kinney, sınırın ötesini de biliyor.
O John Kinney conhece toda a gente ao longo da fronteira.
Bu John Kinney.
É o John Kinney!
Bu John Kinney.
É o John Kinney.
Hey Kinney!
Ei, Kinney!
Hey Kinney, orospu çocuğu!
Ei, você, Kinney, canalha!
- Kinney otoparkı mı? - Evet.
- O estacionamento Kinney?
Merhaba Kinney.
Estou, Kinney.
Jennifer Kinney.
Jennifer Kinney.
- Doug Kinney orada mı?
- O Doug Kinney está aí?
Kinney!
Kinney!
- Kinney.
- Kinney.
Evet, Bay Kene.
Sim... Sr. Kinney.
Abbott Kinney adına kayıtlı olan bir mülk hakkında bize ayrıca bilgi verirsen de sevinirim. 18385.
Há uma em especial que gostava que nos mostrasse, o no 18385 da...
Bay Kinney evine gidebilir.
Mr. Kinney tem alta.
Bırak onu Kinney.
Kinney, solta-a.
Bay Kinney iyi misiniz?
Está bem? Ajuda!
Gözlerinizi açın Bay Kinney.
- Senhor Kinney, abra os olhos.
Sanırım Kinney sonuçta infaz edilecek. Kim?
Ao final ao Kinney o vão executar.
Harika! Bu gece Showbox diye bir yerde Sleater-Kinney çalıyormuş.
Que fixe, o Sleater-Kinney vai ao Showbox logo à noite.
- Sleater-Kinney'i severim.
- Eu adoro o Sleater-Kinney.
Sleater-Kinney'i sever misin?
Tu adoras o Sleater-Kinney?
- Laura Kinney.
- Laura Kinney.
Laura Kinney'yi nerede bulabilirim, bana söyler misiniz?
Alguma de vocês pode-me dizer onde posso encontrar a Laura Kinney?
Sharon Kinney'yi gördünüz mü?
Viu Sharon Kinney?
Biz Uta'yla Sleater-Kinney gideceğiz Gelir misiniz?
Vou esta noite ver as Sleater-Kinney com a Uta. - Querem vir?
Bu kızlar karşınızda Sleater-Kinney!
Estas amigas são más até ao tutano. Uma salva de palmas para as Sleater-Kinney!
Alice nerdesin, Sleater-Kinney harika!
Alice, onde estás? As Sleater-Kinney são fantásticas!
Öyle tabii, sen orada durmuş, işine bakıyordun birdenbire çükün içime düşüverdi, aman derim!
Estavas na tua vidinha, a descer a Abbot Kinney, quando a tua pila caiu dentro de mim.
Sadece beni dinle. Bu çocuk, lise ikide, Harlan Kinney.
Um miúdo do primeiro ano, o Harlan Kinny.
Kinney'e, "bak, ben Filistinli değilim, Katolik'im" dedim.
Disse-lhe : "Não sou Filisteu, sou Católico."
Arkadaşım Kinney'i tuttu ve merdivenlerden aşağı sarkıttı.
O meu amigo pegou no Kinny e pendurou-o do lado de fora da escada.
Kanınızın kaynadığını hissetmiyor musunuz?
Como quando Kinney estava atrás de nós...
Kinney'i yakalayıp kafasını uçuracağız.
as balas a voar e o sangue a subir à cabeça?
Doug Kinney.
Doug Kinney.
18385 Abbott Kinney.
O 18385 da Abbot Kinney.
Bay Kinney.
- Senhor Kinney.
- Bay Kinney.
Senhor Kinney?