Lian translate Portuguese
176 parallel translation
Lian He.
Lian He.
Qiong Lian. Birlikteliğimizin sana ne zararı var?
Que preço pagarás por me dares ouvidos?
Zhao Hanım!
Lian
Er Kardeş'e bir tezgâh mı kuruyorsun? Karısı yüzünden mi? Kan akdimizi unuttun mu?
Tu vais matar Er-Hu... e tudo por causa de Lian?
Kardeşimin Hanımı Wu Yang sana veda etmeye geldi.
Lian, estou aqui para dizer adeus
Karısı öldü bile.
Lian está morta!
Karısı öldü bile! Onu öldürtmen için artık bir sebep yok.
Lian está morta... não há razões para matar o Er-Hu agora!
Karısı çoktan öldü!
Lian está morta!
Usta Crane, bu çiftçi Bayan Lian. Onlar bize yardım ediyorlar.
Mestre Garça... esta é a fazenda da Sra. Lian.
Kuyruğuna vur Lian Chu, ona dersini ver.
A cauda. Dá-lhe uma lição. Estás a ouvir-me?
Bu sözleşmeyle Şişko John ve şakşakçıları Lian Chu'nun tiksinç salyalı Mamular'ı tepelemesi karşılığında asil ejder avcılarına 24 altın ödemeyi taahhüt eder.
Sendo bem sucedida a caça à lagarta gigante, John, O Grandalhão, pagará a módica quantia de 24 guines aos valorosos caçadores.
Dönüp dolaşıp aynı şeyi yaşıyoruz.
É sempre o mesmo circo, Lian-chu.
Lian Chu, beni bekle!
Lian-chu, espera por mim.
Adım, Lian Chu.
Lian-chu.
Güneş doğmuş ve kana susayan ejderler her taraftan saldırıya geçmişti. Şövalye Lian Chu tek başınaydı ve tek başına hepsine karşı koydu.
O sol tinha nascido, dragões sedentos de sangue a atacar por todos os lados, o cavaleiro Lian-chu está sozinho, percebes?
Sonra Şövalye Lian Chu eline geçirdiği takozla ejderin dişlerini söktü.
E então, Lian-chu agarra-se a um telhado pelos seus dentes.
Sonra Şövalye Lian Chu kalabalığın içine atladı. Bir sağ çaktı, bir sol çaktı, tekme ister misin?
E depois disso, Lian-chu salta no meio da multidão, um gancho de direita, um directo de esquerda.
En büyük ejder avcıları Sir Gwizdo ve Şövalye Lian Chu...
Senhor Gwizdo e o cavaleiro Lian-chu, o maior caçador de dragões de...
Şey, soylu şövalye Lian Chu ülkelerin çoğunda çok ünlüdür. Ayrıca korku nedir bilmeyen yüreği çok kişiye esin kaynağı olmuştur.
O nobre cavaleiro Lian-chu é famoso em muitas terras, e os seus feitos inspiraram muitos depois dele.
Lian Chu haydi veda et, beyefendiyi rahatsız ediyoruz.
Lian-chu, diz adeus, estamos a incomodar o senhor.
Lian Chu, anlamıyor musun? Dünyanın sonu kimin umurunda?
Lian-chu, não percebes, quem se interessa pelos confins do mundo?
Vay be, o devasa kırmızı ejderin dersini iyi verdin Lian Chu.
Realmente dominaste muito bem aquele grande dragão vermelho, Lian-chu.
Kılıcını mı kaybettin? Beni de bekle Lian Chu.
A espada estranha?
Ben şimdi sana kılıcını bulurum.
Espera por mim, Sr. Lian-chu, vou encontrá-la para si.
Pekâlâ, Lian Chu'nun bir hayranı var ve bu gevezelikle bana kafayı yedirecek türden.
Está bem, fã do Lian-chu, a tua conversa de bastidores está quase a fazer-me perder o tino.
Batı Köprüsü'nde bir şövalye ağzından ateş çıkan kocaman kırmızı bir ejderle karşı karşıya kalır.
Estava Lian-chu na ponte oeste, com o grande dragão vermelho... que respirava fogo, e disse-lhe, com a sua voz grave e profunda :
Evet, ama buradaki güvenilirlik Arnold amcanın parasını alıp kaçmaktı Lian Chu.
Sim. Mas a ideia de ser credível, Lian-Chu era pegar no dinheiro do Tio Arnold e fugir.
Şövalyelerin yaktığı ateşi daima eğitimli tuhaf ve mavi bir köpekle birlikte söndürmek gerek.
A melhor amiga de Lian-Chu ia sempre procurar lenha para a fogueira acompanhada do engraçado cão azul que fala.
Hey, çabucak uyudu. Lian Chu, işte bize bir fırsat. Gidelim.
Ela é rápida a adormecer, Lian-Chu, é agora a nossa oportunidade, vamos.
Küçük çiftliğimiz işte burada Lian Chu. Ama sen küçük bir kız için vazgeçip...
A nossa quinta está mesmo aí e tu por causa de uma pequena miúda que...
Peki ya sen, sen yumurtayı sever misin Lian Chu?
E tu, gostas de ovos, Lian-Chu?
Hey, orada duran muhteşem şövalye Lian Chu World Gobbler'ı yakıp mahvedecek.
Aqueles são Gwizdo e o grande cavaleiro, Lian-Chu. E eles vão fazer o Ogre do Mundo em pedacinhos.
Söylesene Lian Chu, buralarda kötü bir koku var ha?
Sr. Lian-Chu... há aqui alguma coisa que cheira mal.
Galiba ben, eve dönmek istiyorum.
Sr. Lian-Chu, eu acho que quero voltar para casa.
Hey sen, yuh olsun sana. Bu şövalye çok güçlü, akıllansana.
Viva, vai-te embora, Sr. Lian-Chu é muito forte para ti.
Pekâlâ, büyük şövalye Lian Chu World Gobbler'a iki çift lâf edecek :
Claro... o grande cavaleiro Lian-Chu dizer ao Ogre do Mundo :
Senin ölmeni istemiyorum Lian Chu.
Não quero que tu morras, Lian-Chu!
Elveda ve iyi şanslar şövalye Lian Chu.
Adeus e boa sorte, cavaleiro Lian-Chu.
- Ya Lian Chu? - Ona ne olacak?
E o Lian-Chu, o que lhe vai acontecer?
Lian Chu?
Lian-Chu.
Sir Lian Chu!
Sr. Lian-Chu.
Lian Chu, Sir Gwizdo elleriyle garip şeyler yapıyor.
Lian-Chu, o Sr. Gwizdo está a fazer coisas esquisitas com as mãos.
Şövalye Lian Chu köyün giriş kapısının arkasına saklanmıştı.
O cavaleiro Lian-chu escondia-se atrás do portão da vila.
Gerçek bir şövalye nasıl olunur Lian Chu?
É ele, claro, Cavaleiro Gótico. Como se tornou num verdadeiro cavaleiro, Lian-chu?
Hey Lian Chu, uyuyor musun?
Lian-Chu, estás a dormir?
Haydi Lian Chu, kalk haydi.
Vamos, Lian-Chu, levanta-te.
Lian Chu?
Estás a ouvir?
Uyan.
Lian-Chu, acorda.
Lian Chu?
Levanta-te, vá lá.
Lian Chu, sen de rüya görür müsün?
Sr. Lian-Chu costuma ter pesadelos?
Bu normal mi Lian Chu?
Isso é normal?